Bittiği iddia edilen Karabağ üzerinde o günden buyana birçok tartışma yapılıyor. Fakat Türkiye’de ve Azerbaycan’da iktidar medyası Karabağ meselesinin bittiği konusunda fikir birliği yaptılar.

Şimdi geçmişte yazdığımız birçok yazıya yoruma analize atıf yaprak biz demiştik demek istemiyoruz ama gelişmeler iktidar medyalarını daldıkları derin uykudan uyandıracak gibi. Azerbaycan Karabağ meselesi üzerinden iktidarını güçlendirmek, halkın haklı taleplerini ötelemek için kullandı. Hatta Türk dış politikasını uzun yıllar vesayet altında tutarak adeta Türkiye’yi dış politikada kımıldayamaz halde tuttu. 2009 Türkiye Ermenistan Zürih protokolleri sürecinde nerdeyse Türkiye Azerbaycan ilişkileri kopma noktasına gelmişdi. Azerbaycan bu gelişmeleri çok iyi kullanarak protokollerin bozulmasını sağladı. Rusya’nın da teşvik ve yönlendirmesi ile Türkiye Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi bir daha gündeme gelmemek üzere Azerbaycan’ın tutumu yüzünden rafa kaldırılmıştı. Belki protokollerin gözden geçirilmesi gereken maddeleri vardı ama en azından Ermenistan bölgede sorun olmaktan çıkacak Güney Kafkasya’ya barış hakim olması için ciddi bir adım atılmış olacaktı.

Rusya Ermenistan üzerinden bölgeyi gerginleştirerek yönetiyor, Azerbaycan ise Karabağ söylemi ile halkın taleplerini görmezlikten gelerek iktidarını devam ettirmeye çalışıyordu.

Azerbaycanın Seyit Onbaşısı Mübariz İbrahimov

Azerbaycan’ın Seyit onbaşısı sayılan ve tarihe geçen Karabağ’ın talihini değiştiren Mübariz İbrahimov, 19 Haziran 2010 tarihinde gece saat 23.30 civarında kimseye haber vermeden, sadece ‘Şehit olursam üzülmeyin. Vatan sağ olsun.’ diye bir mektup bırakarak tek başına mayın döşeli sınırı aşarak, Ermenistan Silahlı Kuvvetleri’nin bulunduğu karakola baskın düzenledi. Bu baskından sonra artık Azerbaycan için Karabağ savaşı kaçınılmaz hale gelmiş, fakat her şeye rağmen Azerbaycan iktidarının Rusyacı kanadı kesinlikle savaşın olmaması bölgede Rus çıkarlarının devam etmesi konusundaki tutumu her geçen gün kendini hissettiriyordu. Bir girdabın içerisine düşen Azerbaycan iktidarı halkın insanca yaşama istemlerini sürekli Karabağ işgali gerekçesi ile ötelenirken muhalefet ise haklı olarak Karabağ üzerinden iktidara yükleniyordu.
Azerbaycan’da müthiş bir sıkışmışlık oluştu ve halk patlama noktasına gelmişti. Aliyev sürekli lazım gelirse Karabağ’ı alacaklarını ifade ediyor halkı sürekli Karabağ meselesi üzerinden baskı altında tutuyor ve bunu bir yönetim biçimine dönüştürmüştü. Fakat bu gidişat nereye kadar böyle devam edecekti. Türkiye güney Kafkasya’da Azerbaycan merkezli bir politika izliyor ve Ermenistan ile oldukça gergin bir politika izleniyordu.

Türkiye Ermenistan sınır kapısını niye kapattı

1991de SSCB dağılınca Türkiye 3 güney Kafkasya ülkesi Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan’ı birlikte tanıdı. Sınır kapılarını açtı. Gürcistan ve Azerbaycan ile diplomatik ilişki kurarken Ermenistan ile Dağlık Karabağ meselesi yüzünden diplomatik ilişki kurulmadı. Ermenistan Rusya’nın desteği ile ihtilaflı Dağlık Karabağ dışında 7 Azerbaycan rayonu işgal edilince bu işgal gerekçe gösterilerek Türkiye Ermenistan sınır kapılarını kapattı. Bu konu üzerinden Türkiye çoğu kez suçlandı ve her türlü uluslararası platformlarda gündeme getirildi. Türkiye ısrarla bu konuya hep aynı cevabı verdi. 7 rayon işgalden kurtulmayınca sınır kapıların açılması mümkün olmadığı söylendi. Şimdi İlham Aliyev’in ifadesi ile başta Dağlık Karabağ olmak üzere Azerbaycan topraklarında işgal bitmiştir.
Türkiye Ermenistan sınır kapılarını yedi rayonun işgali üzere kapattığı için şimdi bu kapıların kapalı tutulması için ileri sürülen gerekçe ortadan kalkmıştır. Türkiye Güney Kafkasya’da barışın tesis edilmesi için en kısa zamanda Ermenistan sınır kapılarını açmalıdır. Azerbaycan bu konuda Türkiye’ye söyleyeceği her hangi bir sözü kalmamıştır. Türkiye Dağlık Karabağ konusunda Azerbaycan’a her türlü desteği vermiş ve Azerbaycan 44 günlük savaş neticesinde işgal altındaki toprakları işgalden kurtarmıştır. Şimdi Türkiye Ermenistan sınır kapılarını açma konusunda Azerbaycan’ın psikolojik baskılarının yersiz olduğunu göstererek sınır kapılarını açmalıdır. Ama görülen o ki Dağlık Karabağ’da İlham Aliyev’in ifade ettiği gibi işgal bitmemiştir. Bırakın işgali Dağlık Karabağ’da yeni bir yöntem olarak Rusya Ukrayna’da uyguladığı Donbass modelini uygulamaya koyuldu. Şimdi anlaşılan o ki Dağlık Karabağ’da bugün tarihin en karanlık dönemi yaşanmaktadır. Bunun öz sorumlusu ise İlham Aliyev’dir. Rus askerlerinin Azerbaycan topraklarını işgal etmesini resmiyete kavuşturmuş, Karabağ problemi bitti diye ifade ederek Türkiye’nin Ermenistan sınır kapılarının açılması önündeki hukuki problemin bittiğini söylemiş oldu ve Türkiye sınır kapılarını açmak üzere harekete geçecektir. Şimdi Azerbaycan’ın Türkiye’ye edeceği bir itiraz noktası kalmamıştır. Rusya 2009 protokollerinde olduğu gibi Azerbaycan Türkiye ilişkilerini bozmak için bu meseleyi kullanmak isteyecektir. Azerbaycan bu sefer Türkiye’nin elini zayıflatmamalıdır. Dağlık Karabağ konusunda Azerbaycan’ın Türkiye’ye yapacağı her hangi bir itiraz kalmamıştır. Türkiye Ermenistan ile başta sınır kapılarının açılması olmak üzere diplomatik ilişki kurarak Güney Kafkasya’da barışı tesis etmekten başka çare kalmamıştır.

Editör: TE Bilişim