Çocuklarımız okullarda, ebeveynleri sokaklarda şiddet uyguluyor veyahut şiddete uğruyor. Nasıl bu kadar yozlaştık?

Günümüzde oldukça sıradanlaşan saldırı, şiddet ve cinayet haberleri gündemdeki yerini koruyor. Taksicilere saldırılıyor, kadınlara saldırılıyor. Arka arkaya o kadar şiddet haberine maruz kalıyoruz ki isimler, olaylar hafızamızdan çabucak siliniyor. Bir yandan işini yaparken öldürülenler, diğer yandan bir ilişkiyi bitirmek isterken canından olan kadınlar… Akran zorbalığına uğrayan, şiddet gören gençler. Kavga esnasında engelli kalan çocuklar…

Korkunç bir nesil yetişiyor, farkında mısınız? Makale: Korkunç bir nesil yetişiyor, farkında mısınız?

Toplumumuz öyle bir hale geldi ki çıkan hiçbir haber bizi şaşırtmıyor, yalnızca üzüyor. Şaşırma yetimiz yok oldu adeta.

Çocuklarımız okullarda, ebeveynleri sokaklarda şiddet uyguluyor veyahut şiddete uğruyor. Nasıl bu kadar yozlaştık?

Yaptırımların caydırıcı olmaması şiddete en güçlü teşviktir. Şiddetin faili tutuklanır, ifadesi alınır ifadeyi gazetelerde okursunuz akabinde ertesi gün failin serbest bırakıldığını okursunuz. Tepki gösterirsiniz. Önünüze yeni bir şiddet haberi çıkar, o haberi okur tepki gösterirsiniz ve kısır döngü bu şekilde devam eder. Mahkemelerde verilen ‘haksız tahrik ‘iyi hal’ indirimleri toplum vicdanını derinden yaralar. Şiddet sonucu hayatını kaybeden, engelli kalan mağdura içimiz cız eder. Adalet istediğimizi vurgularız, mağdur için adalet ararız. Bulamayız.

Vatandaşlarımızın can güvenliği için caydırıcı cezalar şart olmuştur. Artık mağdurların nasıl olsa bir şey olmayacak, müdahale edilmeyecek düşüncesiyle şikayette bulunmak dahi istemediklerini bilmekteyiz.

Bu duruma acilen bir çözüm bulunmalıdır. Vatandaşlarımız özgürce ‘’bugün başıma ne gelecek?’’ korkusu olmadan yaşamalıdır. Vatandaşın can görevini sağlamak devletin asli görevidir.

Çocuğa şiddet, kadına şiddet, hayvana şiddet, sağlıkçıya şiddet, öğretmene şiddet...

Sayamayacağımız kadar türü var. Tek isteğimiz adalet, tek isteğimiz insanlarımızın yaşama hakkının elinden alınmaması. 

Kadına şiddete tepki paylaşımları yapan kadınlarımız birer birer cinayete kurban gitti. Hatırladınız mı?

Çocuğunu döverek öldüren bir baba vardı, hatırladınız mı?

Kafasına kürekle vurularak öldürülen köpekler vardı, hatırladınız mı?

Ayrılmak istediği sevgilisi tarafından çocuklarının gözünün önünde katledilen bir anne vardı hatırladınız mı?

Beyoğlu'nda öldürülen 66 yaşında bir kadın vardı, hatırladınız mı?

Saymakla bitiremeyiz. Vurgulamaya çalıştığım şiddet faillerinin genç, yaşlı, bebek, çocuk, hayvan dinlemedikleri. Durdurulmadıkları müddetçe de bu olayların art arda devam edeceği...