Bu Gazi meclis;

Emperyalizmin piyonu Yunan ordularını dağıttı. Anadolu’da cereyan eden isyan ateşlerini söndürdü…

Büyük Millet Meclisi…

İnönü, Sakarya ve Başkomutanlık Muharebelerini yöneten Gazi Meclis!

Gazi Mustafa Kemal önderliğinde Türkiye Büyük Milletinin Meclisi… Dünyada bir emsali yoktur.

Refik Şevket ile Şevki beylerin, 23 Nisan’ın milli bayram yapılması hakkındaki önerisi pek tabii yerindeydi… Kabul olundu ve 1921’de o gün bayram kılınarak, 9 Eylül 1922’de utkumuz olacak neticeyi muştuluyordu…

Türk’ün makûs talihi, Mustafa Kemal ve onun kurdurduğu TBMM ile değişmiştir.

İster 1. Grup, deyin; ister 2.Grup, bu meclisi oluşturanların verdiği mücadele, vatan aşkı her türlü takdirin üzerindedir. Kuruluş Meclisini saygı ve şükranla anıyorum.

Elbette 1920 öncesine dayanan (kısa da olsa) bir meclis kültürümüzden bahsedebiliriz. Meşrutiyetçilerin meclis kültürüne katkısı yadırganamaz. Her ne kadar II. Abdülhamit baskısında sağlıklı bir meclis geleneğini sürmese de onun devamı son mebusan meclisi, Misak-ı Milli andını bağlayabilmiştir.

Sürecin devamında…

Savaş ateşinde ihdas olunan TBMM, hem bu Misakın, hem de vatan istiklalinin banisidir.

23 Nisan’ı Ulusal Egemenliğin tescili raddesinde değerlendiriyoruz. O dönem, Vehbi Hoca ve Ali Şükrü gibi kafalar, bu milli bayrama karşı çıksalar da meclis dinlememiş; Türk Milletine kuruluş gününü bayram olarak hediye etmiştir.

Mahmut Celal Bayar’ın kürsüden haykırdığı gibi; TBMM…: “ Biz tutsaklığı kesin olarak reddediyoruz. Bağımsız olarak yaşadık ve yaşayacağız… Bu bizim hakkımızdır.” iradesinin tecelligahıdır. Meclisin kuruluş günün kastederek “… bu bütün Müslümanlar için büyük bir gün değil midir?” cümleleriyle, Gazi meclisin antiemperyalist bir mücadele verdiğini not eder. Büyük Millet Meclisi Türklerin ve bütün mazlum milletlerin onur savaşını verir.

Mustafa Kemal, bütün mücadelesinde fikri teati ve meşverete önemsemiş bir lider. Erzurum, Sivas Kongrelerini toplaması ve ardından Ankara’da meclis teşekkülü kararı vermesi, Gazi’nin demokratik kişiliğine delalet ediyor.

23 Nisan 1920; Milli Hâkimiyet, demektir. Emperyalist taarruza karşı, mütareke İstanbul’unun soysuzlaşmış saltanat ve düzeneğine karşı ilk milli isyan dalgasıdır.

Bugün, Gazi Meclisi bir irade ve hâkimiyet tezahürünün merkezi görmek istiyoruz. Birkaç genel başkanın iki dudağı arasından çıkan emir ile hareket eden meclis, iş bu GAZİ RUHU aksettiremez!

Yasama iradesini milli iradeden alan, yürütmeyi tam manası ile denetleyen meclise olan ihtiyaç kaçınılmazdır. Umarım yeni nizamda Cumhurbaşkanlığı hükümet modeliyle meclisin otonom iradesi daha da pekişecektir.

Meclisi değerli yapan Türk Milletinin iradesi… O iradeyi temsil etmekle görevlendirilen vekillerin, bu sorumluluk dairesinde görev akdetmesi kaçınılamaz. Milletvekillerinin siyasi hülle ve tertiplerin piyonu yapılması üzücüdür. CHP’nin İyi Parti hakkında kotardığı kurnazlığın milli iradeyi yansıtmadığı pek aşikâr... Güneş Moteli vakasından sonra, ikinci büyük vakanın iki aktörü vardır; CHP ve İYİ PARTİ!

Madrabaz bir anlayışla mağdur yaratma anlayışının sebebi ne ola ki? San ki İYİ PARTİ seçime sokulmuyor algısı yaratarak, bir oyun ve algı yaratma derdinin ahlaki olduğunu kim iddia edecek?!.

Siyaset bilgi, ahlak ve kültür işidir. TBMM’nin farklı oyunlara teşne edilmesi 95 yıllık meclise züldür. CHP’nin taktiğine rıza gösteren İYİ PARTİ, bu demokrasi aldatmacasının 2. sanığı konumdadır.

Bütün yapılanlar boş bir hareketten öteye geçmedi. Siz millet karşısına sağlam bir iddia, proje ve güven ile çıkarsanız değerli olursunuz. Böyle Ali Cingöz oyunlarıyla değil!

Ne diyelim?!. CHP, İYİ PARTİ İTTİFAKI HAYIRLI OLSUN!

Bir kurgunun eseri olan 15 vekil operasyonu ne demokrasiye, ne sürece hiçbir fayda sağlamadı. Ezcümle kuru gürültüden başka hükmü de yok!

Akıllara böyle hülle işler ve kurnazlıklar getirerek ülke yöneteceğini zannedenlerin vay haline!

TANRI TÜRK’Ü KORUSUN!