Türk, Akit Tv’de Sabri Balaman’ın sunduğu Derin Kulis programında seçim süreci ve Altılı Masa’nın aday belirleme sürecini değerlendirdi. Canlı yayınlanan programda konuşan Türk, siyasetin biat üzerinden ve düşük profilli, kolay yönetilen insanların tercih edildiği bir kavram haline geldiğini vurgulayarak, AKP’nin ise bütün muhalif ve siyasi yapılara operasyon çekerek 20 yıl iktidarda kaldığını söyledi.

Farklı fikirdeki kişileri biat kültürüyle kendine bağlayan AKP’nin iktidara yolculuğunu örneklerle açıklayan Türk, “AKP, 20 yıldır bütün muhalif ve siyasi yapılara muhteşem operasyonlar çekiyor, bölüyor, parçalıyor, yönetiyor. Süleyman Soylu’dan Numan Kurtulmuş’a kadar birbirine benzemez insanları içine alarak. Bir partide olmak sizi köle yapmamalı. Bugün Zafer Partisi ile bağlarımı kestim. Niye? Yanlışa diyebildiğim kadarıyla yanlış dedim. Baktım tahammül ve bana karşı hoşgörü sınırları bitmiş. Allahaısmarladık dedim. AKP siyasi operasyon çeke çeke ülkeyi yönetmeye alışmış. Altılı Masa’ya da operasyon yaptı. Altılı Masa içindekiler de İYİ Parti’ye operasyon yaptı. Özellikle CHP İYİ Parti içindeki milliyetçi ve ülkücülere operasyon yaptı. Bir olay olduğunda cinayetin failine değil kime yaradığına bakarım. 3 gündür ATv’de, hükümete yakın yandaş basında Meral Akşener’in mükemmel bir demokrat olduğu, dünden beri de dönek olduğu yazılıyor. 3 gün iyi, bir gün kötü anlatıyor. CHP de bunu fırsat bilip içerideki İYİ Parti’nin içindeki milliyetçi ve ülkücülere operasyon yaptı. Altılı Masa’nın birçok şeyi henüz olumsuz. Olumlu bulduğum tek yanı olumlu bir rekabetle ülkenin gerginlikten demokrasiye uzlaşıyı getirmesi. Rekabetin yaracağı yer vatandaştır. Kolay lokma olarak görülen Kemal Kılıçdaroğlu kendini geliştiriyor ki, operasyon yemeyi bir yana operasyon yapma kabiliyetini geliştiriyor” diye konuştu.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığı döneminde Süleymanşah Türbesi ile ilgili yaşanan gelişmelere de değinen Türk, tek adam rejimine vurgu yaptı. Türk, o dönem yaşanan gelişmeleri ise şöyle anlattı:

“Teröre, Türkiye’nin bölünmesine, bir takım taleplerle Türkiye düşmanlığı yapmaya yönelik eylemlere kurum ya da kuruluşlara hoşgörüyle karşılanamaz. AKP deyince tek adam geliyor akıllara; Reis, Recep Tayyip Erdoğan. Siz yüzde 49 aldım demesine bakmayın, adama istifa et dedi, istifa etmek zorunda kaldı. Cumhurbaşkanından izinsiz mezara değil, resim çekilmeye gidemezsin. Davutoğlu’nu savunmak için söylemedim. Şehitlerimizi düşündüğümüzde büyük maliyetler oldu. Cumhurbaşkanı Şam’da Cuma namazı kılacağız diyerek 13 milyon Suriyeli bizi istila etti. Bunu da ensar, muhacir diyerek Türkiye’nin mahvolmasına hep birlikte milli duygularımızla sebep olduk. Yapılan yanlışları doğrultmaya çalışıyorlar ama bunun Türk milletine korkunç maliyetleri var.

Niye özeleştiri kültürümüz yok. Seçim zamanı geliyor, Herkes teraziye çıkacak. Her iki tarafı da dinledim, iki tarafa da oy vermek istemedim. Beni kavgacı söylemlerdeki iklim rahatsız ediyor. Sol sağ çatışmasında ülkeyi ne hale getirdik. Bu kutuplaşma bizi iyi bir yere getirmedi. Birbirine benzemeyen partilerin bir araya gelmesi bu kutuplaşmanın eseridir. İşte HÜDAPAR, HÜDAPAR da şeriatçı PKK. Hizbullah’ın siyasi temsilcisi. Milleti boğdular telle. Bunları unutalım mı? Veya Vatan Partisi. Ülkücülerin boy boy Aydınlık Gazetesi’nde resmini verip şehit ettiren bir geçmişten geliyor. Kan davası güdelim demiyorum ama aynı partiyle MHP beraber. Ben de mavi vatanda, Suriye’de Libya’da sizinle beraberim. Siyasi partilerin kırmızı çizgilerini ilan etmeleri lazım. Şimdi bekleyip göreceğiz seçim beyannamesini. Hangi konuda hassaslar hangi konuda değiller. 

Zafer Partisi’nden neden istifa ettiğini de açıklayan İsmail Türk, Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile ilgili ise şunları söyledi:

“Türkiye’de 20-30 yıl önceki gerilimleri seçim arifesine taşıyoruz. HDP’yi seçime sokup, onların milletvekili olmasını sağlayıp, altına kırmızı plakayı verip her imkanı verip de bunun üzerinden muhalefeti hain ilan etmenin mantığını anlamıyorum. Meral Hanıma dedim ki, AKP kürt siyasi temsilcileriyle, bölücü siyasi temsilcileriyle muhataplık, işbirliği, seçim ittifakı yapıyor. Bunu eleştirdiğimiz zaman Tür-Kürt kardeşliği diyorlar. Güzel. Siz de çıkıp bunlarla endirek, gizli veya ortağınızın ortağı görüşmek yerine biz de Türk-Kürt kardeşliğini savunuyoruz, HDP meşru bir siyasi parti işbirliği yaparız diyemez misiniz? Böyle dersek daha ahlaklı olmaz mı dedim. Sen diyorsun ki ben HDP ile masaya oturmam, iyi de İmamoğlu’nu sarılıp benim bir tane kardeşim diyorsun. O da HDP ile ilişkileri sürdürüyor.”

Editör: Yadigar Hanım