Sevdiklerine kavuşan gemicilerin yakınları gözyaşını tutamadı.. Nijerya açıklarında Mozart gemisine düzenlenen baskında kaçırılan ve dün serbest bırakılan 15 gemici, THY uçağıyla İstanbul'a getirildi. 15 Türk gemici İstanbul Havalimanı'nda kendilerini bekleyen yakınları ile kucaklaştı. Türkiye'nin Abuja Büyükelçisi Melih Ulueren tarafından uğurlanan 15 Türk denizci, Türk Hava Yolları'nın Abuja-İstanbul seferini yapan tarifeli uçuşuyla saat 06.15 sıralarında İstanbul'a geldi. İstanbul Havalimanı VIP Salonu'nda aileleri ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından karşılanan denizciler, büyük mutluluk yaşadı. Denizcileri tek tek havalimanının kapısında selamlayan ve geçmiş olsun dileklerini ileten Çavuşoğlu, ailelerine de "Gözünüz aydın" dedi. Esaret altında geçen 21 günün ardından yurtlarına dönen Kaptan Mustafa Kaya, Adil Alkan, Mesut Meral, Hamza Orhan, İlyas Baş, Mustafa Benklioğlu, Gökhan Lale, Erdi Akman, Halil Gülçür, Gökhan Buran, Alper Şeker, Vedat Aksan, Doğancan Cengil, Melih Çetin ve Ünsal Dilsiz, pasaport kontrolleri tamamlanır tamamlanmaz sevinçle ailelerine ve yakınlarına sarılarak gözyaşı döktü. İstanbul'a getirilen gemicileri karşılayanlar arasında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da vardı. Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını da ilettiği denizcilerle toplu fotoğraf da çektirdi. Eşi Sultan ve oğulları Sarp Eren (9) ile Efe Enis Kaya (16) ile sarılarak hasret gideren Mozart Gemisi Kaptanı Mustafa Kaya, gazetecilere yaptığı açıklamada, "21 gün sonunda özgürlüğümüze kavuştuk, şu anda ailelerimize kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yurdumuza dönmek kelimelerle anlatılır gibi değil" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakan Çavuşoğlu ile Büyükelçi Melih Ulueren'e teşekkür eden Kaptan Kaya, şunları söyledi: "Bizlere çok büyük yardımları oldu. Çok hassaslık gösterdiler sağ olsunlar. Ellerinden gelen her türlü fedakarlığı yaptılar. Ayrıca şirketimiz de bu müzakerelerde aşırı özenli davranarak hep yanımızda yer aldı. Şirketimizin CEO'muz Cristoph ve İstanbul ofisimizin genel müdürü Levent bey korsanlarla yapılan müzakerelerde aktif olarak serbest kalmamız için her şeyi yaptılar. Onların sayesinde ailelerimizin yanındayız. Ben kendim ailem ve personelimiz adına çok minnettarım kendilerine." 21 gün zor şartlarda ormanda macera dolu bir süre geçirdiklerini, sürüngenler ve tehlikeli hayvanlarla aynı ortamda tutulduklarını ifade eden Kaya, "Başımızda sürekli silahlı kişiler vardı. Fakat fiziksel hiçbir şekilde şiddet ve muamele görmedik. Ama psikolojik olarak zaman zaman zor zamanlar geçirdik. Ama çok şükür ailelerimize kavuştuk" ifadelerini kullandı. Boris adlı şirketlerinin Almanya ve İngiltere ofis temsilcilerinin yaptığı müzakereler sonucu korsanların ikna edildiklerini belirten Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha sonra acentemizin belirlemiş olduğu başka bir emniyetli bir botla serbest bıraktılar. Tabii ki nerede olduğumuzu bilmiyorduk. Şirketlerimizin talimatlara uymaması sonucu kötü şeyler yaşanabileceğini söylediler ama çok şükür yaşanmadı." Uzun süre ailelerinden ayrı kalan gemiciler eşleri ve çocukları ile hasret giderdi. Bir gazetecinin bu gemi kaçırma olayının mesleğe bakış açısını nasıl etkilediği yönündeki soruya da yanıt veren Kaya, şöyle devam etti: "21 yıldır kaptanlık yapıyorum. Dolayısıyla 21 yıldır başıma ilk kez böyle bir olay geldi. O bölgelerde bu olaylar yaşanıyor. Belli bir süre ailemle dinlendikten sonra tabii ki mesleğime devam etmek zorundayız. Ülkemizi temsil ediyoruz sonuçta. O bölgede umarım alınan önlemlerle bu tarz olaylar yaşanmaz. Hiç umutsuzluğa kapılmadık. Hep ülkemize ve devletimize güvendik ve ülkemize sağ salim döndük" Aileleriyle hiç görüşmediğini ve sadece müzakereler için şirket ve ofisle görüşebildiğini belirten Kaya, şunları kaydetti: "Bu elim olayda Azerbaycanlı bir kardeşimizi kaybettik. Çok mücadele verdik ama yaklaşık 5 saat sonra 15 denizci kaçırıldık. Bizi rehin aldılar. Yaklaşık 10 saat 3 bin millik mesafede bir adada tutulduk. Her şeye rağmen çok mutluyuz vatanımızda olduğumuz için." Denizci Mesut Meral de Türkiye'ye döndüğü ve ailesine kavuştuğu için çok mutlu olduğunu belirterek, "Her şeye rağmen ülkemizde bulunmak çok güzel. Emeği geçen tüm devlet büyüklerimize saygılarımızı iletiyoruz. Ülkemize dönmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı. Güverte görevlisi Ünsal Dilsiz, "Bir Azerbaycanlı gemici kardeşimizi yitirdik. Keşke o olay da yaşanmasaydı. Ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun. Devletimiz var olsun" dedi. Kız kardeşi Pınar Lale ile kucaklaşan güverte çalışanı Gökhan Lale ise, ailesine kavuşmanın sevincini yaşadığını belirterek, "Çdk şükür hayal ettiğimiz yerde, vatanımızdayız. Ülkemizde olmak tarifsiz bir sevinç. Emeği geçen herkese teşekkür ederim." diye konuştu. NE OLMUŞTU? Liberya bayraklı "Mozart" isimli gemi, 23 Ocak'ta Nijerya'nın Lagos kentinin yaklaşık 180 mil açığında deniz haydutlarının saldırısına uğramıştı. Lagos'tan Güney Afrika'nın Cape Town kentine ilerleyen gemideki 19 kişilik mürettebattan 15'i kaçırılmış, Azerbaycan uyruklu 1 kişi öldürülmüştü. Gemi, 3 mürettebatla Gabon'un Port-Gentil Limanı'na hareket etmiş, baskından kurtulan 3 Türk denizci ise 30 Ocak'ta Türkiye'ye getirilmişti. Kaçırılan 15 mürettebat dün serbest bırakılmıştı.