Hisar Intercontinental Hospital Göğüs Hastalıkları Bölümü Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık ve Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. İlkay Keskinel, ‘1-7 Mart Yeşilay Haftası’ öncesinde alkol ve sigaranın insan vücuduna verdiği zarar ve yarattığı hastalıklar hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Hospital Göğüs Hastalıkları Bölümü Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık Sigarayı ve alkolü organların en büyük düşmanı olarak nitelendirdi. Sigaranın bilinen en kötü alışkanlıklardan biri olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Serhat Fındık şunları dile getirdi: “Aklımıza gelebilecek birçok hastalığın kökeninde sigara birinci dereceden etken oluşturabilmektedir. Sigara kullanımı sonucu kişi, solunum sistemi hastalıkları, astım, bronşit, zatürre, uyku apnesi, akciğer kanseri, kalp damar hastalıkları ve KOAH gibi birçok hastalıkla mücadele etmek zorunda kalabilir. Aşırı alkol kullanımı ise daha çok karaciğer hücrelerinde yağlanmaya ve siroz gibi çoğu hastalığa sebep olabilmektedir. ‘

NİKOTİN EN BÜYÜK BAĞIMLILIK SEBEBİ’

Sigaranın içinde bulunan maddeler birçok hastalığın temelini oluşturabilmektedir. Bağımlılığı sağlayan nikotin, katran, tüp gaz, radon gazı, kurşun gibi birçok ham madde içeren sigara; kanser hastalığının da en büyük sebebi sayılabilmektedir.

‘SÜREKLİ ÖKSÜRÜK HALİ NORMAL DEĞİL’

Öksürük genellikle hafife alınabilen bir şikayettir. Sigara içen bir kişide öksürük gün boyunca devam ediyorsa, akşam artıyorsa ve en tehlikelisi öksürük gece uykudan uyandırabilecek şiddetteyse kişi; KOAH, kronik bronşit, reflü, kalp yetmezliği, akciğer yüksek tansiyonu, zatürre ve akciğer kanseri gibi oldukça büyük risk taşıyan hastalıklardan birine yakalanmış olabiliyor. Bu durumda kişinin zaman kaybetmeden mutlaka bir hekime başvurması gerekir.

‘KADINLARDA DOĞURGANLIĞI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE ETKİLEYEBİLİR’

Sigara kullanımı özellikle kadınlarda oldukça tehlikeli riskler taşıyabiliyor. Sigara içen kadınlarda, beklenenden daha erken menopoz görülebilmektedir. Bu da kemiklerin erken erimesine neden olur. Aynı şekilde sigara içen kadınlar içmeyenlere göre 4 kat daha fazla rahim ağzı kanserine (serviks) yakalanma riski taşımaktadır. Ayrıca sigara kullanımı kadınlarda düşük riski, doğurganlıkta azalmaya ve erken doğuma da yol açabiliyor.

‘SİGARANIN YARATTIĞI RİSKLERİN FAKINDA OLUN’

Sigara, kişinin herhangi bir hastalıktan dolayı gördüğü tedavi sürecini de olumsuz etkileyebilir. Şeker hastalığı, ülser, tansiyon, zatürre, kanser, KOAH gibi hastalığı bulunan ve tedavi gören hastalarda sigara kullanımına devam edilmesi tedavi başarı oranını da oldukça düşürmektedir.

‘BIRAKMAK İÇİN MUTLAKA YARDIM ALIN’

Sigara içen bir kişinin sigarayı bırakma sürecinde öncelikle kendine inanması, kararlı ve istekli olması sigarayı bırakma yolunda oldukça önem taşımaktadır. Sigara bırakmak istiyor, fakat başaramıyorsanız uzman kontrolünde düzenli tedavi görülmesi başarı oranını arttırmaktadır. Tedavide öncelikle kişiye ilaç, nikotin bandı veya nikotin sakızı tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.”

SİGARA VE ALKOLÜ HAYATINIZDAN ÇIKARIN

Alkol ve sigara kullanımının sağlıkta yol açtığı hasarlar konusunda uyarı da Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. İlkay Keskinel’den geldi. Keskinel, bu iki maddenin ara sıra kullanımının bile sağlığa sayısız zarar verdiğini söyledi. Zamanla bağımlılık oluşturan bu ikilinin birlikte kullanıldığında ise pek çok hastalığı beraberinde getirdiğini belirten Uz. Dr. İlkay Keskinel şunları söyledi:

‘BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ZAYIFLATIYORLAR’

“Sigara ve alkol tüketimi, zamanla bağışıklık sistemini zayıflatmakta ve vücudu hastalıklara karşı savunmasız bırakmaktadır. Sigara, akciğer kanserinin en önemli nedenlerinin başında gelmektedir. Sigara içen bir kişinin içmeyen bireylere göre akciğer kanserine yakalanma riski 15 kat fazladır ve bu olasılık zamanla artmaktadır.

‘BU İKİ DOST SAĞLIĞIN DÜŞMANI’

Sigara ve alkol; gırtlak, yemek borusu, karaciğer ve pankreas kanserlerinin gelişimine de neden olmaktadır. Bunun yanı sıra kalp damar hastalıkları ve kemik erimesi gibi riskleri de arttırmaktadır. Sigara ve alkolün beraber kullanımı; gebeliğe bağlı plasenta ayrılması, erken doğum ve bebekte büyüme geriliği gibi durumlara yol açabilmektedir.

‘AĞIZ KANSERİ RİSKİNİ 10 KAT ARTTIRIYORLAR’

Sigara ve alkolün yüksek miktarlarda ve birlikte kullanılması yassı hücreli ağız içi kanser riskini, tek başlarına kullanılmalarına göre 10 kat daha fazla arttırmaktır. Sigara ve alkolün kullanılma miktarı arttıkça bu risk daha da fazlalaşmaktadır. Alkol içerisinde yer alan toksik madde “asetaldehit”in kanser yapıcı etkisi vardır. Sigara dumanında da birçok kanser yapıcı maddenin yanı sıra asetaldehit de bulunmaktadır. Asetaldehit, sigara içerken önce tükürüğe sonra da yutkunma ile yemek borusu ve mideye ulaşmaktadır. Bu madde, üst gastrointestinal sistemde kanserlere de sebep olabilmektedir.

‘NASILSA SİGARAYI SADECE ALKOL ALIRKEN KULLANIYORUM DEMEYİN’

Küçük doz alkol kullanımı bile nikotinin keyif verici etkisini güçlendirmektedir. Bu nedenle sigara içen kişilerin alkol aldıklarında, sigara içme eğilimi daha da artmaktadır. Alkol dozu artarsa, sigara içme isteği de o oranda artmaktadır. Bir maddenin uzun süre kullanılma durumu, kişi üzerinde aynı etkiyi yaratması için zamanla daha yüksek doz kullanma ihtiyacını oluşturmaktadır. Bu duruma tolerans adı verilmektedir. Yapılan çalışmalar, uzun süreli nikotin ve alkol kullanımının birbirlerinin bazı etkilerine karşı tolerans geliştirdiğini göstermektedir. Bu iki yönlü etkileşim nedeniyle aynı haz duygusuna ulaşmak için, kişiler giderek artan dozda alkol ve sigaraya ihtiyaç duymaktadırlar. ‘BU

İKİ ZARARLI ALIŞKANLIKTAN KURTULMAK İÇİN..

’ Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam hedefleniyorsa en kısa sürede birbirinden zararlı olan bu iki maddenin bırakılması gerekir. Başta fiziksel sağlığa zarar veren bu ikili, zamanla ruhsal ve maddi zararlara da neden olabilmektedir. Bu iki madde kullanılıyorsa önce birinin bırakılması, diğerinin daha rahat bırakılmasını sağlayabilir. Sigaradan kurtulmaya çalışırken alkolden uzak durmak, ya da alkol kullanımını azaltmak sigarayı bırakmayı kolaylaştıracaktır. Sigara ve alkolü uzun yıllar tüketmek de bu zararlı ikiliyi bırakmamak için bahane olmamalıdır. Hiçbir zaman sigara ve alkolü bırakmak için geç değildir. Sigara ve alkol bırakılmaya çalışılmış; ancak tek başına başarılı olunamamışsa bu konuda doktora danışmaktan ve yardım almaktan çekinilmemelidir.”

Editör: TE Bilişim