Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, Brokolinin sağlıksız olduğu polemiğinin devam ettiğini belirterek, "Bilim adamları elma, nar ve yoğurdu ise tartışmasız sağlıklı buluyor. Bazı besinlerin sağlıksız olabileceği tartışma konusu olurken; nar, elma, kurufasulye, yeşil çay ve yoğurt gibi besinler tartışmasız sağlık saçıyor" diye konuştu.
Uzman Diyetisyen Tutar yaptığı açıklamada, tartışmasız sağlıklı besinleri şöyle sıraladı;
Yaban mersini: İçerisinde bulunan A, C ve E vitaminleri nedeni ile en önemli antioksidan besinlerden birisindir. Antioksidan özelliği olması nedeni ile vücuda zarar veren serbest radikallerin vücuttan atılmasını sağlar ve sizi kansere karşı korur. Yaban mersini, güçlü bir Serbest Radikal toplayıcısı ve dokuların hasara uğramasının gecikmesine destek olabilen melatonin hormonunun salgılanmasının ayarlanmasında da etkiye sahiptir. Melatonin hormonu, yaşlanmaya ve hücre ölümlerine neden olan serbest radikallerin yapısını bozarak yaşlanma karşıtı etki gösterir. Ayrıca uykuyu düzenleyerek vücudun 24 saatlik ritminden sorumludur. Diğer bir önemli özelliği ise, zayıf kılcal damarları güçlendirerek, damarlarda yağ birikimini ve yağlı bileşiklerin vücuttan atılmasını sağlayarak kalp damar sağlığı üzerine olumlu etki yaratır. Yaban mersini, idrar yolları enfeksiyonlarının önlenmesinde yararlıdır. Yapılan çalışmada günlük 300ml yaban mersini suyunun idrarda bakteri ve irin bulunması sıklığını %42 azalttığı görülmüştür. Adet sancısı çeken kadınlarda bu dönemde içilen yaban mersini çayının bu sancıları azalttığı gözlemlenmiştir. Taze olarak sonbahar aylarında bulunan yaban mersinini kurutulmuş olarak her mevsim bulabilirsiniz. Ayrıca bitki çayı olarak ta tüketebilirsiniz.
Kivi: C vitamini açısından en zengin meyvelerden olan kivi bağışıklık sisteminizi güçlendirir ve hastalıklara karşı (özellikle kanser) vücut direncinizi arttırır. Kivide bulunan yüksek posa oranı barsakların düzenli çalışmasını sağlar ve kabızlığı önler. Ayrıca kivi, yüksek tansiyon problemleri yaşayan bireyler içinde önemli bir meyvedir. Tansiyon düşürücü etkisi olmasının yanı sıra kolesterol seviyesinde de düşmelere neden olduğu bilinmektedir. İçerisinde bulunan sodyumun sinir sistemine, magnezyumun ise barsak sistemine olumlu etkileri vardır. Özellikle sonbahar aylarının gelmesi ile birlikte görülen grip, soğuk algınlığı ve nezle gibi hastalıklara yakalanma riskini azaltır.
Yeşil çay: Son yıllarda tüketim miktarı artan yeşil çayın vücut için birçok yararı bulunmaktadır. En önemli özelliği bağışıklık sistemini güçlendirmek olan yeşil çayın kilo vermek isteyenlerinde en önemli yardımcısı olduğu kanıtlanmıştır. İçerisinde bulunan özel bileşenler sayesinde kan yağları seviyesinde, deri altı yağ tabakasında azalmalara neden olduğu bilinen yeşil çayın, barsaktan daha az besin sindirimi gerçekleştirerek daha az kalori almamıza neden olduğu da bilinmektedir. Diğer bir özelliği ise yeşil çayın barsak hareketleri üzerine olan olumlu etkileri. Eğer ciddi anlamda ödem problemleriniz var ise yeşil çayı mutlaka tüketmelisiniz. Ayrıca kabızlık problemi yaşayan bireylerinde en önemli yardımcısı yeşil çaydır. Yeşil çayın birçok barsak hastalığı yaşayan bireylerde kullanıldığı bilinmektedir.
Yeşil çay tüketim miktarı önemlidir. Eğer günlük tüketim miktarı olan 3 kupanın üzerine çıkılırsa tansiyon düşmesi, baş ağrısı, baş dönmesi, halsizlik, taşikardi gibi durumlar gözlenebilir. Bu durumda belirli bir süre tüketimini kesebilirsiniz. Ayrıca yeşil çay içemeyen bireyler içinde yeşil çay tabletleri bir alternatif olabilir.
Brokoli: A, C, D, K, E vitaminleri, demir, bakır, potasyum ve kalsiyum mineraller açısından zengin bir sebzedir. İçeriğinde bulunan glutamin nedeni ile prostat, barsak ve akciğer gibi kanser çeşitlerine karşı koruyucu etkisi bulunmaktadır. İçerisinde bulunan flavanoidler bağışıklık sisteminin daha güçlü olmasını sağlar ve hastalıklara yakalanma riskinizi azaltır. Vücudun hormon dengesini sağlaması açısından en önemli sebzelerden biridir ve çok sevilen bir sebze olmasa da beslenme programında kesinlikle bulunmalıdır.
Elma: Elma'nın en önemli özelliği güçlü bir antioksidan olmasıdır. Özellikle içerisinde bulunan C vitamini bu özelliğini ortaya koymaktadır. Ayrıca vücuda zarar veren serbest radikallerin vücuttan uzaklaştırılmasında görevli olan elma ileriki yaşlarda yaşanma riski olan Alzheimer ve Parkinson hastalıklarına karşı koruyucu etkisi olduğuna dair önemli bilimsel veriler bulunmaktadır.
Elma güçlü bir potasyum kaynağıdır. Sinir ve kas sisteminde görevi olan potasyumun aynı zamanda yorgunluk giderici ve zihni açıcı özelliği bulunmaktadır. Potasyum, kalp kasından bacak kaslarımıza hatta damarların büzüşüp genişlemesini sağlayan damar etrafındaki kaslara kadar tüm kas sistemi için çok önemlidir.
Özellikle kolesterol problemi olan bireylerin beslenme programlarında kesinlikle elmayı bulundurması önemlidir. Elma içerisinde bulunan pektin adındaki çözünür lif, kötü kolesterol olarak adlandırılan LDL seviyesinin düşmesini sağlar. LDL seviyesinin yüksek olması özellikle kronik kalp hastalıkları ile paralellik göstermesi nedeni ile elma'nın hayatımızda ayrı bir önemli vardır. Aynı zamanda iyi kolesterol olarak adlandırılan HDL seviyesinde de yükselmeye destek olmaktadır.
Nar: Nar içerisinde bulunan bileşenler ile birçok hastalığa karşı koruyucu özellik taşımaktadır. Kalp hastalığı veya tansiyon problemi olan bireylerin beslenme programında bulunması gereken nar'ın bağışıklık sistemini güçlendirerek enfeksiyonlara karşı vücudu koruduğu bilinmektedir. Ayrıca iyi bir idrar söktürücü olması nedeni ile vücutta oluşan ödemi nar tüketerek atabilirsiniz. Kendinizi özellikle yorgun hissettiğiniz ve enerjinizin bittiği zamanlarda tüketeceğiniz nar size enerji vererek yorgunluğunuzu giderir. Ayrıca cilt sağlığı, barsak parazitleri içinde narı tercih edebilirsiniz.
Kurufasulye: İçerisinde kolesterol bulunmadığından yüksek kolesterol problemi yaşayan bireyler için iyi bir tercihtir. Ayrıca bitkisel protein kaynağı olması nedeni ile et ve türevlerini tüketmeyen bireyler için en iyi alternatiftir. Yüksek miktardaki lif içeriği sayesinde barsak hareketlerinin düzenli çalışmasını sağlar ve kabızlık problemi yaşamanızı engeller. En zengin besin öğesi içeriği demir ve kalsiyumdur. Kemik sağlığı için ve kansızlık problemi yaşamamamız için tüketimine özen gösterilmelidir. Kan şekerini dengeli yükselttiği için şeker hastalarının en vazgeçilmez besinidir. Çünkü kuru fasulye tüketen bir şeker hastasında ani kan şekeri yükselmesi veya düşmesi gibi bir durum yaşanmaz. Kanser hücrelerinin yayılmasını engeller. Gebeler kalmak isteyen kadınlara yapılan ilk besin desteği folik asittir. Kuru fasulye ise günlük folik asit ihtiyacınızın üçte birini tek başına karşılar.
Yoğurt: Mide ve barsak sağlığı için en önemli besinlerdendir. Mide mukozasını çevirerek mideyi korur ve sindirimi kolaylaştırır. Ayrıca laktozdan dolayı süt tüketemeyen bireyler için en önemli besindir. Kalsiyum içeriğinin yüksek olması nedeni ile kemik ve diş sağlığı açısından önemlidir. Protein içeriğinin yüksek olması nedeni ile kan şekerinin dengeli hızlanmasını sağlar. Özellikle sebze yemekleri ile birlikte tüketilmesi önemlidir. Bu şekilde daha uzun süre tokluk hissi verir ve kilo vermenize yardımcı olur. Kilo vermek isteyen bireyler ile yapılan çalışmalar sonucunda öğünlerinde light yoğurt tüketen bireylerin hiç yoğurt tüketmeden kilo vermek isteyenlere oranla yüzde 22 daha hızlı kilo verdiği saptanmıştır."
