CHP Genel Başkanı’nı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD’ye ziyareti olay oldu. Halbuki ABD’ye kimler gitmedi ki? Ama amaç üzüm yemek olmayınca geriye bağcıyı dövmek kalıyor. Adam açık açık ne için ABD’ye gittiğini defaatle anlattı ama anlamak istemeyen öküz altında buzağı arayanlar yine başladılar komplo teorilerine. Neymiş efendim, Kılıçdaroğlu ABD’ye icazet mi almaya gitti. Yok Fetöcülerle görüştü, yok Baydınla gizlice görüştü gibi uçuk komplo teorileri havada uçuşuyor.

Geçelim.

Altılı masa Cumhurbaşkanı adayını göstermediği için Cumhur İttifakı ve yandaşları çıldırıyor. Altılı masanın adayı kim diye neredeyse yazı tura atacaklar. Cumhur İttifakı ve aveneleri Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olmasını çok istiyorlar. Çünkü geçmişte 12 seçimde de Kılıçdaroğlu’na karşı galip geldikleri için bu kez de kendilerine çok güveniyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu ve çevresi de aday olmasını çok istiyorlar. Özgüvenleri çok yüksek ama şahsen ben de kamuoyundaki algıya yakın Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olması ile Tayyip Erdoğan’ın banko kazanacağını düşünenlerdenim. Kemal Kılıçdaroğlu aslında tabiri caizse biçilmiş kaftan. Devlet tecrübesi var. Bilgi birikimi bir hayli fazla.

Tam Cumhurbaşkanı olacak bir aday ama kazın ayağı hiçte öyle değil. Bu öyle bir seçim olacak ki; telafisi olmayacak bir seçim. O nedenle hadi bir de Kemal Kılıçdaroğlu’nu deneyelim gibi bir hayalin peşinden koşanlar yanılıyorlar. Hani bir söz vardır. “Vukuu şuyuunden beterdir” derler. Kemal Kılıçdaroğlu hakkında kamuoyunda oluşturulan menfi propaganda nedeniyle seçilmesi mümkün görünmüyor. Böyle bir ortamda kumar oynamanın anlamı ve zamanı değildir. CHP’li kardeşlerimiz aklını başına almalıdırlar. Kazanabilecek bir adayı göstermek durumundadırlar. Yine aday CHP’den olsun ziyanı yok. Ama kumar oynananın da anlamı yok. Benim adayım Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaştır.

Cumhur İttifakı komplo teorilerine benzeyen hayal peşindeler. Şöyle ki; enflasyon yıl başından itibaren düşecekmiş. Belki baz etkisi ile birkaç puan düşmüş olsa bile bu iktidara duyulan güvensizlik nedeniyle birde “Faiz Sebep, Enflasyon Sonuçtur” teorisinin ekonomik yönden asla bir anlamı olmaması ile sonuç hüsranla sonuçlanacaktır. İktidar mensupları her altı ayda bu insanlara hayal etmelerini, şükretmelerini, sabretmelerini tavsiye ediyorlar. Ekonominin kendi kuralları vardır. Eğer ekonomiyi kendi mecraına bırakmazlarsa yine sonu hüsran olacaktır. Ömrü yeten bu acı gerçeği yaşayacaklardır.

Bir de Sosyal Konut Projesini öyle allayıp pullayıp vatandaşa sunuyorlar ki dersiniz ki yapılacak konutlar iki gün sonra anahtarları teslim edilecek zannedersiniz. Halbuki Toki geçmişte başlattığı konut kampanyalarını zamanında bitirmiş değil. Üstelik birçok kişi ile mahkemelik duruma düşmüşlerdir. Bazı müteahhitler işi bırakıp iflas bayrağını çekmiş diye haber bültenlerinde dinliyoruz.

NE MUTLU TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM DİYENE VE DİYEBİLENE