Bugünkü yazımda yeşil, doğa ve ağaç aşığı Türk Silahlı Kuvvetlerinin 13 ncü Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral rahmetli Cemal Tural'dan bahsedeceğim.

Kuleli Askeri Lisesinden sonra 1925 yılında Harp Okulundan Asteğmen rütbesiyle mezun oldu.

1933 yılında Harp Akademisini bitirerek kurmay subaylık hakkını elde etti.

1954 yılında Tuğgeneral, 1956 yılında Tümgeneral oldu.

Tümgeneral rütbesinde iken İstanbul Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı mezunu 1927, İzmir doğumlu Fatma Suna Hanımefendiyle evlendi, hiç çocukları olmadı.

Korgeneral rütbesiyle İstanbul'da 1 nci Ordu Komutanlığı görevinde bulundu.

21 Mayıs 1963'de Emekli Kurmay Albay Talat Aydemir'in darbe girişimi sırasında Konya'da 2 nci Ordu Komutanı iken Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı görevine getirildi.

21 Mayıs 1963 - 22 Ağustos 1964 tarihleri arasında 2 nci Ordu Komutanlığı uhdesinde kalmak şartıyla Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı görevini başarıyla yürüttü.

Ankara Sıkıyönetim Komutanı iken ODTÜ Rektörü Prof.Dr.Kemal Kurdaş ile Orman Genel Müdürünü makamına davet ederek şu talimatı verdi:

"ODTÜ Amerikalılar tarafından bir vakıf üniversitesi olarak kurulmuştur ve 40.000 dönümlük bir arazisi vardır.

Ankara büyük bir köy ve çöl görünümünde.

Size kesin olarak talimat veriyorum:

Ankara'yı ve ODTÜ arazisini ağaçlandırmaya mecburuz.

Ağaçlandırma ve ağaçları sulama görevini TSK olarak bizler üstleneceğiz. Marş... Marş..."

Böylece Korgeneral Cemal Tural sayesinde, bazı sol görüşlü yazarların ağır hücumuna uğramasına rağmen, Ankara ve ODTÜ Tural sayesinde ağaçlandırıldı.

Ankara'nın yeşil ağaçlara kavuşmasında Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in de büyük bir katkısı olduğunu bilmem hatırlatmağa gerek var mı?

1964 yılında Orgeneral rütbesine terfi eden Tural önce Kara Kuvvetleri Komutanlığına, 16 Mart 1966 tarihinde ise Genelkurmay Başkanlığına atandı.

Sert ve disiplinli bir Genelkurmay Başkanı olarak tanındı.

Türkiye'deki tüm askeri birlikleri ağaçlandırma seferberliği konusunda faaliyete geçirdi.

Yaptığı teftişlerde kuruyan ağaçların hesabını dahi ilgili komutanlardan sordu.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Cemal Tural ile ilgili olarak eski Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman Demirel bir sohbette şunları söylüyordu:

"1969'da dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cemal Tural görevinin dışına taşan şeyler yapıyordu.TRT Genel Müdürlüğüne, PTT Genel Müdürlüğüne gidiyor, bu sivil kurumları adeta denetliyordu."Yapmamasını söyledik." Dinlemedi, bunun üzerine Cumhurbaşkanı'nın da imzaladığı kararnameyle görevinden aldık, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) Üyeliğine atadık.

Çünkü yaş haddine gelmedikçe ve suç işlemedikçe emekliye ayıramazsınız."

Orgeneral Tural, pasif bir görev olan YAŞ üyeliğinde 5 ay kalıp, 16 Ağustos 1969 tarihinde emekliye ayrıldı.

Tural'a emeklilik belgesini 1 nci Ordu Komutanı Orgeneral Haydar Sukan Tuzla Askeri kampında bizzat imzalattı.

1969 yılında Millet Partisi Genel Merkezi Kızılay'daki Karanfil Sokağındaydı.

(Şimdi Zafir İş Merkezi'nin olduğu yer)

Millet Partisi Genel Başkanı Osman Bölükbaşı İstanbul Merkez Komutanlığı aracılığıyla emekli olan Tural'a şöyle bir telgraf çekti: "Bundan sonraki emeklilik hayatınızda Size sağlık, sıhhat ve afiyetler diliyorum."

Bölükbaşı'nın Tural'a çektiği telgrafı Kızılay PTT'ne bizzat ben götürdüm.

Bir-kaç gün sonra Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Tural habersiz bir şekilde Millet Partisi Genel Merkezini ziyarete geldi.

Partide Eski Savunma Bakanı emekli Korgeneral Hüseyin Ataman Genel Başkan Vekili sıfatıyla görev yapıyordu.

Tural'ın ani ziyareti herkesi şaşırttı.

Genel Başkan Osman Bölükbaşı ve gazetecilere telefonla haber verildi.

MP Genel Merkezi bayram yerine döndü.

Emekli Orgeneral Cemal Tural MP Genel Merkezinde gazetecilere özetle şunları söyledi:

"Şimdiye kadar TSK'nin Başkomutanıydım.Şimdi ise dirayetli önderliğinde Millet Partisi'nin Aziz ve Muhterem Genel Başkanı Osman Bölükbaşı'nın emrinde bir neferim."

Daha sonra Bölükbaşı'nın bana anlattığına göre, Tural Bölükbaşı 'ya dert yanmış.

"Sayın Genel Başkanım, Başbakan Süleyman Demirel beni apar-topar emekliye sevketti, şerefimle oynadı.Lütfen bana sahip çıkınız."

O günkü seçim kanunu çerçevesinde Tural'ın zamanında istifa etmediği için milletvekili adayı olması mümkün değilmiş.

Bunun üzerine Tural boynunu bükerek "eşim Suna Hanım devlet memuru değil, İstanbul'da özel bir kolejde edebiyat öğretmeni. Mümkünse, eşimi milletvekili adayı yapınız." demiş.

Cemal Tural'a acıyan MP Genel Başkanı Osman Bölükbaşı Fatma Suna Tural'ı Ankara'dan MP milletvekili olarak Meclis'e girmesini sağladı.

12 Ekim 1969 tarihinde yapılacak genel milletvekili seçiminden 3 hafta önce kalabalık bir grupla Kırşehir'e gittik.

Tural Paşa da geziye eşlik etti.

O zamanlar Kırşehir'de kalınabilecek doğru dürüst bir otel yok.

Tural ve beni bir akrabamız evinde konuk etti.

Tural Paşa'nın morali bozuk ve keyfi yoktu.

Adeta sudan çıkmış bir balık gibiydi.

Kırşehir açık hava mitinginde Osman Bölükbaşı çok güzel bir konuşma yaptı.

Tural'ı halka "paşaların paşası Orgeneral Cemal Tural" diye takdim etti.

Cemal Tural ile birlikte aynı araçla Ankara'ya döndük.

Necatibey Caddesindeki Ecevit Pastanesinin üstünde akrabasına ait bir apartman dairesinde konuk olarak kalıyordu.

TALEP: TSK'ne aralıksız 49 yıl hizmet eden, 1 nci , 2 nci Ordu, KKK ve Genelkurmay Başkanılığı yapan, 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963 tarihlerinde darbecilere karşı Hükümetin yanında yer alan, 1963-1964 yıllarında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı sırasında asayişi sağlayan, Ankara bozkırını ve ODTÜ arazisini yeşillendiren araziye "ORGENERAL CEMAL TURAL HATIRA ORMANI " adının verilmesini Sayın Cumhurbaşkanımızın takdir ve tensiplerine en derin saygılarımla arz ediyorum.