Peker son videosunda "Paramount Otel var. Sahibi kim, Sezgin Baran Korkmaz. Bu arkadaş Türkiye’de de ABD’de de aranıyor. Bu adamın otelinde kimler var. Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Esad Toplu, o kadar rahatlar ki sıfır X5 ile işe gidiyor. Tayyip abi niye alamıyor bunu. Onu da anlatacağım.

Veysi Ateş, tatil ekibinde. Bunlar tatili de birlikte yapıyorlar, kesmeyi de birlikte yapıyorlar. Resul olaya sonradan dahil olacak, bunlar tatil ekibi. Bir de Muğla Emniyet Müdürü, Marina vardı ya, el konulan, şimdi de otele el koyuyorlar. Sezgin Baran Korkmaz, en son Mübariz de demişti, sendeki belgeler benim şirketim ama bende yok demişti, bende var kardeşim. Sakın onlarla anlaşayım deme, patlatırım rezil olursun. Müşteri portföyünün tamamı bende, hangi hakimler savcılar. Siz aranan adamın otelinde ne işiniz var? Hani lan faturalarınız? Suit odada kalıyorsunuz, 100 bin lira yapıyor, lan sizin maaşınız kaç para, hani fatura" ifadelerini kullanmıştı.

Ferit Atay'ın Zanka TV'de sunduğu SorguluYorum programına konuk olan Atilla Uras'ın kızı Yasemin Uras önemli açıklamalarda bulundu. Paramount Hotel'in babası tarafından kurulduğunu ve otelin mülkiyetinin Sezgin Baran Korkmaz'a geçişindeki şaibeli süreci anlatan Yasemin Uras, otele "çökmek" isteyen şahısları anlattığı konuşmasında "Bu şahıs Özbek'tir, ismi Botir Rahimov, aslında kırmızı bültenle Interpol'den İspanya'da ve FBI tarafından kırmızı bültenle aranan, zamanında Rus mafyasının parasını aklayan, Özbekistan'a da işlediği suçlardan dolayı dönemeyen bir şahıstı. Burda vatandaşlık verildi. Bu konuya tam girmek istemiyorum ama galiba devletten biri yardım etti, vatandaşlık aldı. İsmi Bahtiyar İkramoğlu olarak aldı. Gerçi adamın 5 pasaportu var hepsinda adı değişiyor bu adam otelimizin üstüne çöktü" şeklinde konuştu.

Ferit Atay'ın "Çöktü diyorsunuz Yasemin Hanım, yani bir para transferi, bir alma verme yok mu?" sorusuna yanıt veren Yasemin Uras, "Evet çöktü diyorum. Şöyle, kiracı olarak girdi fakat babamı sıkıştırmaya başladı devamlı, yok işte 'kazandırmıyor, etmiyor'. Babamın son 10 yılı Bodrum'da geçti, çünkü kendi oteli içinde villası vardı ve kira anlaşmasına göre otelin hizmetlerini kullanıyordu. Bu süreçte Botir çok zorluklar çıkarmaya başladı. Babam da 81 yaşındaydı, kalp hastasıydı, koah hastasıydı, şeker hastasıydı. Ödemeleri kısıtlı yapmaya başladı, kontrata uymamaya başladı. Hatta kızkardeşim Meltem Uras otele babamı ziyarete geldiğinde otele almadılar, kendi otelimize polisle girmek zorunda kaldık. Onun için babam artık bezdi ve bu oteli satalım dedi. Müşteri olarak Turan Avcı çıktı. Turan Avcı CNN Türk'e çıktı 'Ben bu oteli alıyorum adını Paramount Hotel yapıyorum' diye" dedi.

Atay'ın, "Babanız neden vefat etmişti, kalp rahatsızlığından dolayı mı?" sorusuna cevap veren Uras, "Hastaneye girdiğinde KOAH hastası olduğunda boynuna (gırtlak) delik açıldı ve tüp takıldı. Ben babamın şüpheli şekilde öldüğünü düşünüyorum. Aniden o tüpün boynundan çıktığını söylüyorlar ki benim eşim doktor, o tüpün öyle kendi kendine çıkmayacağını söylüyor. Tüp çıkınca resmen boğuldu, ambulans gelene kadar kriz geçirdi o arada da beyne kan gitmediği için beyin ölümü oldu. İki hafta komada kaldı o arada da vefat etti" dedi.

Atay'ın "Yasemin Hanım, Paramount Hotel'in satış sürecinde olan rahatsızlıklar mı bunlar?" sorusuna ise Uras, "2017 senesinde kızkardeşim Çiğdem beni aradı ve şöyle dedi 'Abla otele müşteri çıktı fakat bunlar galiba dolandırıcı, atla gel' dedi. Ben de uçak biletimi aldım, Los Angeles'tan kalktım direkt geldim, babamı perişan bir durumda buldum. Babam yok, aşağıda iki tane Özbek kız, hemşiresi yok. Tekerlekli iskemblede indirdiler, böyle sarkmış iskemblede perişan bir durumda. Konuşurken ağzı falan tutmuyor, babamın aynı zamanda beli kırılmıştı ameliyatını yapamadık kalp hastası olmuştu. O yüzden ağrı kesici de kullanıyordu, çok uyuşturulmuş bir durumda gördüm. Zaten o akşam babam 'collapse' oldu. Hastaneye kaldırdık. Biraz kendine geldi. Bu arada Turan Avcı'nın yeğeni meğeni devamlı geliyorlar, otele böyle bir ağırlık veriyorlar. Ben taksiyle kendi otelime gidip gelemiyorum, illa arabasıyla getiriyorlar. Otele gidip bir duş alıyım dedim, babam kendini tam toparlamışken duşumu aldım geldim babam yine uyuşturulmuş konuşamıyor. Sonra ben tedbir koymaya çalıştım vasi atamaya çalıştım" şeklinde cevap verdi.

Uras, "Turan Avcı'nın oteli aldığını söylemesine rağmen çekte geçen ismin Andrey Radyoviç gibi isim çıkıyor. Andrey Turan Avcı'nın çalışan çaycı, şoför gibi bir adam. Yani nerden? 47 milyon dolarlık bir çek var. Ben vasi atamaya çalıştığımda hakim karşısına çıktı dedi ki 'Ben bu oteli 100 milyon dolara satıyorum', sonra bir anlaşma çıktı 90, sonra bir anlaşma çıktı 67, sonra çek çıktı 47 sonra çek çıktı karşılıksız. Zaten bir Rus şoförün adına, Rus şoför nasıl alıyorsa? Otel Ufuk Turizm'di, şirketti. Toprak bizim değil ya (devletten kiralanmış). Bu sefer hisseler kasada rehindi, satışa kadar teslim edilmeyecekti. Bu sefer kasaya girdik, babam hastanede komadayken kasadan rehinler çalınmış, hisseler çalınmış. Zaten anlaşmanın günü gelmeden bir ay evvel villaya girmişler, kasadan hisseler alınmış Çekoslovakya'ya kaçırılmış, 100 milyon dolarlık -şimdi 127 diyor Sezgin Baran Korkmaz- otelin hisselerini 2 bin 500 TL'ye kurulmuş Filsovien diye bir şirket açıp Çekoslovakya'da kaçırdılar. Yani otelin bedeli ödenmemiştir bugüne kadar, elden ele el değiştiriyor. Zaten satış anlaşmasının, babamın ölümünden bir ay evvel kasaya girip hisseleri almışlar. Bunu nerden biliyoruz, Filsovien'in açılış ve hisselerin oraya geçiş gününden. Yani zaten muvazaalı. Sonra biz çekin tahsiline baktık, çek karşılıksız. Andrey kaçmış gitmiş Rusya'da. Ona da dava açtım, bu ay sonuçlanıyor o dava, onu da tabii ki kazandım. Çünkü bir yeri satın alırsa bir insan borcuyla da yükümlü" dedi.

Otelin Sezgin Baran Korkmaz'a geçişinin "muhtemelen" SBK'ye Botir Rahimov'un borcunu ödeyememesi ile olduğunu ve Rahimov'un halen oteldeki "saray"da yaşadığını belirten Yasemin Uras, "Şu halde Ufuk Turizm'in pay defterinde halen Botir görünüyor, Sezgin değil" dedi.

Editör: TE Bilişim