Ozan Arif’in Devlet Bahçeli’ye verdiği açık destekle genel başkan seçildiğini biliyor muydunuz?
Hakkı Şafak Ses yazısında "O günlerde Rahmetli Ozan Arifin Devlet Bahçeliye verdiği açık destek, hareketteki etkisi ve sevilirliliği açısından çok çok önemli idi. Yani Devlet Bahçeliyi pişiren çorbada sadece tuzu değil, yağı ve ateşi vardı."dedi.
İşte o yazı;
OZAN ARİF İLE ÖNCELİKLE KİMLER HELALLEŞMELİ !..
Başbuğ’u ahrete yolcu etmiştik.
Tüzük gereği 45 gün içinde MHP’nin olağan üstü genel kurul yaparak yeni genel başkanını seçmesi gerekiyordu.
Adaylar, Tuğrul Türkeş, Devlet Bahçeli, Ramiz Ongun, Enis Öksüz ve Muharrem Şemsek idi.
Çok hızlı ve karma karışık duygular içinde hızlı bir kongre süreci yaşıyorduk.
Tuğrul Türkeş’e karşı diğer dört aday bir ittifak içinde idi ve ortak bir strateji izliyordu.
Divan başkanlığı için Tuğrul Türkeş karşıtı adaylar bir isim üzerinde birleşti.
İkinci olarak da aldıkları ortak karar ise ilk tur seçimlerde Tuğrul Türkeş’in karşısında, kim tek bir oy fazla alırsa, ikinci turda diğer üç aday tek bir oy fazla alan aday lehine adaylıktan çekilecekti.
Kampanya devam ediyordu.Son on günün içindeydik.
Tuğrul Türkeş’in önde olduğu görülüyordu.Zaten vekaleten MHP Genel başkanlığını yürütüyordu.
Ramiz Ongun, TGRT Televizyonunda bir canlı yayına katılmıştı. Program esnasında canlı yayının bitimine yakın bir zamanda Almanya'dan Ozan Arif programa katılarak Ramiz Ongun’ un aleyhine ağır eleştirilerde bulundu.
Ve Devlet Bahçeli lehine tavrını açıkladı.
Programa katılmasını daha sonra öğrendiğimize göre Şefkat Çetin organize etmişti.
Kongrede ilk tur oylama neticeleri şu idi.
Tuğrul Türkeş -475
Devlet Bahçeli -321
Ramiz Ongun -254
Enis Öksüz -101
Muharrem Şemsek 80
Tuğrul Türkeş’in karşısında ki muhalefetin oy toplamı 756 idi.
Tuğrul Türkeş'in kaybedeceği belli olmuştu.
Zaten divan başkanlığında ki adayı Turgut Altınok’ta divan başkanlığı seçimini kaybetmişti.
Devlet Bahçeli ile Ramiz Ongun arasında ki oy farkı 67 idi.
Yani 35 delegenin Devlet Bahçeli’den değil de Ramiz Ongun’dan yana tavır koyması ile dengeler değişecek ve Devlet Bahçelinin etrafında değil, Ramiz Ongun’un etrafında bileşilecekti.
Verilen söz oydu.
Herkes, yani Ramiz Ongun, Enis Öksüz ve Muharrem Şemsek verdikleri sözde durmuşlar ve adaylıktan Devlet Bahçeli lehine çekilmişlerdi.
Ve bu 35 oy dengesinde o günlerde Rahmetli Ozan Arif'in Devlet Bahçeliye verdiği açık destek, hareketteki etkisi ve sevilirliği açısından çok çok önemli idi.
Yani Devlet Bahçeli'yi pişiren çorbada sadece tuzu değil, yağı ve ateşi vardı.
Şimdi bu tarihi olayı ve gerçeği tüm çıplaklığı ile ve abartmadan, köpürtmeden, ayrıntıya, dedikodulara girmeden anlatmamın sebebi şudur.
Hani son günlerde “bir helalleşme” çağrısı oldu ya işte onun sıcak gündemi ile örtüştüğü için bu hatırlatmayı kendimce önemli gördüm.
Ayrıca O kongre günlerini yaşayan ve halen Devlet Bahçeli ile birlikte siyaset yapan “yaşı büyük arkadaşlara da” bir sözüm var.
1997 yılında henüz doğmamış ya da annesinin henüz o yıllarda altlarını bezlediği gençlerin “Türk Töresini ve İslam edebini” çiğneyen söz ve davranışlarının ayıbı onların değil sizindir.
Her halde o günlerde ki katkıdan emin olan ve olayın yakın şahidi Şefkat Çetin, Ozan Arif'e rahmet dileyen Bahçeli'nin yakınında ki tek kişi oldu.
Ülkücü Hareketin tarihine kalemi ve yüreği ile adını yazdıran büyük Ozanımıza tekrar rahmet dilerken, soralım; sizce şimdi helalleşmek sırası kim de?
Hakkı Şafak Ses kimdir?
Hakkı Şafak Ses 20 Kasım 1955 tarihinde Manisa'da doğdu. Babasının Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olması sebebiyle, eğitim ve öğrenim hayatına Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde devam sırasıyla; ilkokul tahsilini Polatlı Mehmet Gönenç ilkokulunda, ortaokul tahsilini Bornova Suphi Koyuncuoğlu Lisesi'nde ve lise tahsilini de 1972 yılında Erzurum Lisesi'nde tamamladı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri (Harita Müh.) bölümünde üniversite tahsiline devam ederken, KTÜ Öğrenci Derneği yönetim kurulu üyeliği ve daha sonra 1977 yılında üniversiteden mezun olana kadar da KTÜ Öğrenci Derneği Başkanlığı görevlerini yürüttü. 1977 yılında evlendi.
1977 yılında, Milliyetçi Hareket Partisi'nin iktidar ortağı olduğu 2. koalisyon hükümeti döneminde, Gün Sazak'ın meclis dışından Gümrük ve Tekel Bakanlığı görevini yürütürken, kadrosuna aldığı 23 kişiden biri olup gümrük ve tekel kontrolorlük görevinde bulundu.
Bu görevinin ardında Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkücü Kuruluşlar Ege Bölge Eğitimcisi olarak parti faaliyetlerine devam etti.
11 Kasım 1980 günü MHP ve Ülkücü Kuruluşlar davasında gıyabi tutuklu olarak aranmaya başlanan Hakkı Şafak Ses; 18 ay sonra 1982 yılı Haziran'ında 4 yıl 1 ay boyunca tutuklu kalacağı Mamak Cezaevine konuldu.
1991 yılına kadar süren dava sonunda beraat etti. Türk Milliyetçiliği ve ülkücü dünya görüşü ile ilgili çeşitli makaleleri birçok yayında yer aldı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Mezunları Dayanışma Vakfı üyesi olan Hakkı Şafak Ses, 1987 yılından itibaren özel sektörde turizm alanında yatırımlar yapan bir şirketin 5 yıl boyunca genel müdürlüğünü ve yönetim kurulu üyeliği yaptı.
1993-1995 yılları arasında Türkiye'de tarım alanında özel sektöre ait, başarıyla başlayıp biten ve ilk Euroka projesi olma özelliğini gösteren "asma fidanı üretim tesisleri" ile birlikte kendi şirketini kurdu.
Halen tarım sektöründe çalışmalarını devam etmektedir. 2008 yılı içerisinde kurulmasına öncülük ettiği Fidan Üreticileri Alt Birliği'nin (FÜAB) kurucu başkanlığı ve Türkiye Tohumcular Birliği'nin (TÜRKTOB) yönetim kurulu başkanlık görevlerini yürütmekte olan Hakkı Şafak Ses, evli ve iki çocuk babasıdır.
12 Ekim 2009 tarihinde MHP Genel Başkan adayı olduğunu açıladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.