Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, "Adalet ve Değişim" sloganıyla başlattığı yürüyüşün 7. gününde etnik kimlik mesajı verdi.

Kesin ihraç talebiyle CHP Disiplin Kurulu'na sevk edilen Özcan, Bolu'dan başlattığı yürüyüşünün 7. gününde Ankara'nın Kahramankazan İlçesi'ne geldi. Burada verdiği molada bir basın toplantısı düzenleyen Özcan, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özcan, "CHP içerisinde Kürt, Türk, Alevi ve Sünni eşittir. CHP 'nin genel başkanı Kürt olabilir, Türk olabilir, Alevi olabilir, Sünni olabilir ama hiçbir zaman alt kimliğini, mezhebini öne çıkartamaz. Böyle bir hakkı da yok, böyle bir yetkisi de yok" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamasında "yenileşme" ifadesine dikkat çekerek, "yenileşmeye" katıldığı vurgulayan Özcan'ın  açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Yenileşme kelimesine katılıyorum. Ama yenileşme zaten sizinle ve ekibinizle başlamadı. Önce sizi yenilemeliyiz ki sonra parti olarak yenileşebilmeliyiz. 'Yenileşmenin önündeki her türlü engeli kaldıracağım.' diyor. Bu açık bir tehdittir. Yani Sayın Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki 'Ben bu partiyi gerekirse tabela partisi yapacağım. Bana engel olan, Atatürk'ün ilkelerine inanmış herkesi partiden temizleyeceğim' anlamını çıkartıyorum bundan. Farklı bir anlamı varsa da çıkıp bunu kamuoyunda açıklasın. Yani bu, koltukta kalabilmek için yeni bir siyasi manevra.

"KILIÇDAROĞLU CHP'YE MEZHEPÇİLİĞİ SOKTU"

Kemal Kılıçdaroğlu adeta yılan gibi CHP'ye mezhepçiliği soktu. Bizler kendisinden önceki hiçbir genel başkanın İnönü'nün, Ecevit'in, Altan Öymen'in, Hikmet Çetin'in, Deniz Baykal'ın, mezhebini, etnik kökenini bilmezdik, sorgulamazdık da. Çünkü bizim böyle anlayışımız yok, parti programımızda da. Ama kendisi kurultayda kendi mezhebini seçilmek için açıklayan ilk genel başkan oldu. Bu son derece utanç verici ve parti programına da açıkça aykırıdır.

İnsan mezhebine, alt kimliğine kendi karar veremiyor. İnsanlar annesi babası Kürtse Kürt doğuyor, Türkse Türk doğuyor, Aleviyse Alevi, Sünniyse Sünni doğuyor. O kişinin kaderidir. Kimse bu partide etnik alt kimlik milliyetçiliği yapamaz, mezhep milliyetçiliği yapamaz. 85 milyon Alevi, Sünni, Kürt ve Türk bu milletin asli unsurlarıdır, eşit vatandaşlarıdır. Zaten parti programında bu hususlar açıkça vurgulanmıştır. Biz her türlü mezhepçiliğe, alt kimlik milliyetçiliğine karşı olduğumuz için CHP'ye katıldık. Ben CHP içinde etnik milliyetçilik, mezhepçilik yapmak isteyen varsa onlara şu çağrıda bulunuyorum. Lütfen kendinize uygun bir parti bulun veya parti kurun.

"KAYBETTİ AMA PİŞKİN BİR ŞEKİLDE KOLTUĞUNDA OTURUYOR"

Kılıçdaroğlu seçimi kaybettiği ancak 'hala "pişkin bir şekilde" koltuğunda oturmaya devam ediyor. An itibarıyla dünden beri 81 ilde ön seçimler başladı. Anadolu'nun her ilinde kavga var. Bazıları bölgesel olarak anahtar listeler çıkartıyor. Bazıları mezhepsel olarak anahtar liste çıkartıyor. Bazıları da farklı saiklerle anahtar listeler çıkartıyor. Anadolu'nun her ilinde kavga var, kan gövdeyi götürüyor desek yeridir. Mezhebe, bölgeciliğe bağlı anahtar liste kimse yapmamalıdır. Bu, utanç verici bir durumdur. Sayın Kılıçdaroğlu derhal genel başkan olarak açık bir şekilde mezhepçiliğe, bölgeciliğe, alt kimliğe dayalı anahtar liste çalışmalarının durdurulması talimatını vermelidir. Bu kafayla gidersek halktaki umudumuz her geçen gün azalıyor. Yakında tabela partisi haline dönüşeceğiz.

İnsanları daha fazla germeden, daha fazla partiyi germeden bir an önce görevini bıraksın. Bu işi yapabilecek ehil eller ondan sonra görevi yapmaya hazırlar, talipler. Bu söylediklerim yıllardır partide yaşanan ama dile getirilmeyen konular. CHP içerisinde Kürt de eşittir, Türk de eşittir, Alevi de eşittir, Sünni de eşittir. CHP 'nin genel başkanı Kürt olabilir, Türk olabilir, Alevi olabilir, Sünni olabilir. Ama hiçbir zaman alt kimliğini, mezhebini öne çıkartamaz. Böyle bir hakkı da yok, böyle bir yetkisi de yok. Atatürk'ün kurduğu kurallar, koyduğu laiklik, cumhuriyetçilik, devletçilik, milliyetçilik ilkesi buna asla izin vermiyor. Biz bu topraklar altında yaşayan 85 milyon hepimiz eşit vatandaşız. En azından bizim partide bu böyle. Eğer bu denge bozulursa bir daha toparlayamayız."

Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Özcan, bir basın mensubunun, "Dün attığınız tweet ile 15 il başkanının görevden alacağına yönelik bilgi aldığınızı söylediniz. Açıklık getirebilir misiniz?" sorusuna ilişkin şu cevabı verdi:

"15 ila 21 arası. 15'ine kesin karar vermişler, 6'sına henüz kesin karar verememişler. Bu 15'in zaten 9'u Batı Karadeniz'de, Kastamonu'da, Kastamonu İl Başkanı'nın başkanlığında toplanan il başkanlarımız, değişim isteyen il başkanlarımız. Şimdi o kadar tahammülsüz bir hale geldiler ki değişim isteyen herkesi değiştirmeye çalışıyorlar. Değişim isteyen herkesi değiştirerek değişim yapamazsınız. Siz önce değişime kendinizden başlamalısınız. Bunu en başından itibaren söylüyorum. Değişim başarısız insanların değişmesiyle başlar."

Özcan, 12 Temmuz Çarşamba günü saat 17.00'de CHP Genel Merkezi'ne giderek yürüyüşü sona erdireceğini söyledi.

Editör: Yadigar Hanım