İnsan davranışlarında “perest” eki severlikle kapılma arasında insanın davranışlarının şiddetine göre bir yerde yerini bulur.

Hayalperest davranışları sıradan bir kişi serdederse toplumsal zararları olmamakla beraber hayalperest sıradan kişiye bazı zararları görülebilir.

Fakat hayalperest davranışlar toplumun karar mekanizmalarının içindeki yönetici bir insanda vukuu bulursa ve bu hayalperest davranışlar gerçeklerden çok uzakta ise toplumun bu yöneticisinin davranışlarından zarar görmesi kaçınılmazdır.

Bir örnek üzerinden ele aldığımız davranış şekli çeşitlilikleri de barındırmaktadır maceraperest, putperest, menfaatperest, ateşperest gibi.

Ülkemiz yaşamında son çeyrek yüzyılda yeni bir pereslik davranışı gözlemlenmektedir o da “partiperest” likdir.

Ülkemiz siyasal sistemi iki partili kitle partilerinin gerilemesinden sonra adeta ortaçağda yaşayan derebeyleri gibi veya günümüzde yaşanan tarikatların yapılanmaları gibi küçük veya orta boy menfaat guruplarının bir araya getirdiği teşkilatlara döndü.

1980 e kadar ülkemizde siyasete ilgi duyan insanlar genci yaşlısı ile genellikle özgün insanlardı doğru veya yanlış insanların bir siyasi duruşları idealleri kırmızıçizgileri ve romantizmleri ( romantizm kendi dışındaki canlılar için fedakârlık yapabilme davranışı olarak kabul edilmiştir ) vardı.

Siyasi partilerin kongrelerinin üç gün sürdüğü ülkenin sorunlarının dile getirildiği çareler üretildiği yönetenlerin yanlışlarının eleştirildiği fikri olan herkesin fikrini söyleyebildiği kurultaylar yapılırdı

Siyaset toplum için bir doğruyu arama yanlışı tel in olarak görülürdü.

Siyasi partiler bir ticarethane durumundadır.

Toplumların alt kültür guruplarında her bireyin bir volesi olduğu varsayılır.

Bir kişinin volesi küçük bir ihale ise bir diğerinin volesi küçük bir büfe sahibi olabilmek olabilir.

İnsanlar siyasi partilere artık bir işimi nasıl görebilirim, bir resmi makama liyakatim olmadan nasıl gelebilirim, resmi yönetim mekanizmalarıyla nasıl yakınlaşabilirim, saikleri ile üye ve yönetici oluyor maalesef ( istisnalar var tabii onları tenzih ederim).

Bu durumda bir siyasi partide üye olan veya yönetim kademesinde yer bulan insanların özgün kendi görüşleri yanlışa tavırları toplumsal sorun çözme arayışları da oluşmuyor.

Siyasetle ilgili insanların birer edilgen mürit birer partiperest haline gelmeleri onların bir kabahati değil ülkemizin siyasal yapılanmasını bir menfaat kapısı haline getiren halk dalkavuğu üst siyaset yöneticileri tayin edicileridir.

Hâlbuki toplumsal sorunlarımıza tabandan gelen çözüm önerileri çok önemlidir çünkü sorunlarla yaşayan kitle tabandaki kitledir tabandaki kitleyi küçük menfaat havuçları ile ( fare kapanına konan peynirler gibi) bir itiraz edemeyen kabullenici hatta kraldan çok kralcı yapan sistem partiperestler üretmektedir.

Ve memleketin iriliğine ufaklığına göre her sathında profesyonel particiler bir ruhban sınıfı gibi toplumun sırtında bir kene gibi yapışık durmaktadır.

Partiperestizmin panzehiri ülkede siyasal sistemin para ve makam ı dağıtırken keskin kriterlerin konması istismarın yolsuzluğun hırsızlığın en ağır bir şekilde cezalandırılmasıdır.

Hakkın haklıya hak edene verildiği sistemde partiperestlik olmaz.