Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, ilerleyen günlerde kenevir üretimini arttırmak için çalışmaların yapılacağını ifade etti. Pakdemirli, şu anda 19 ilde kenevir üretimine izin verdiklerini, ticari faaliyetin arz ve talebine göre lokasyonları da büyüteceklerini duyurdu.

Mekteb-i Zirai Şahane’nin 10 Ocak 1846 tarihinde kurulmasıyla başlayan Türkiye’de tarım eğitiminin 173. yıldönümü dolayısıyla Ege Üniversitesi (EÜ) Ziraat Fakültesi tarafından Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin katılımıyla bir program düzenlendi. Etkinliğe Bakan Pakdemirli’nin yanı sıra İzmir Vali Yardımcısı Cemil Özgür Öneği, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, İzmir Milletvekilleri, Protokol Üyeleri, Tarım ve Orman Bakanlığı Bürokratları, üniversite yönetimi, senato üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

"Ege’nin incisi İzmir, Ege Üniversitesi ise İzmir’in birinci üniversitesidir" diyen Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, "Ege Üniversitesi köklü geçmişiyle eğitime ve bilime öncülük yapan bir üniversitedir. Babamın hocalık yaptığı üniversitede kürsüye çıkıp siz değerli konuklara seslenmek, bana kendimi evimde hissettiriyor" diye konuştu.

"ÇİFTÇİLERİMİZİ YOL GÖSTERİCİ OLARAK KULLANIP PROJELERİMİZİ BU DOĞRULTUDA ÜRETİYORUZ"

Tarımın önemine değinen Bakan Pakdemirli, "Bir ülkede savunma ne kadar önemliyse, tarım da o kadar önemlidir. Ben her konuşmamda değiniyorum; tarımı olmayan ülke mutfağı olmayan eve benzer. Önümüzdeki yıllarda dünya nüfusu giderek katlanacak. Bugünkü tarımsal ihtiyaç yüzde 50 oranında artacak. Gelecekte dünyayı doyurabilen ülke en gelişmiş ülke olacak. Bu yüzden akılcı ve gerçekçi projelerle tarıma yön vermeye ve tarımsal üretimi kalkındırmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Türkiye’nin tarımsal hasılatta Avrupa’da 1., dünyada 7. olduğunu belirten Bakan Pakdemirli, "Çevreye duyarlı hassas politikalar üretiyoruz. Çiftçilerimiz ile sık sık bir araya geliyoruz. Çiftçilerimizi yol gösterici olarak kullanıp projelerimizi bu doğrultuda üretiyoruz. Ben tarım konusunda en iyi danışmanın çiftçilerimiz olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Türkiye’nin 2023 yılı için tarımsal ihracat hedefinin 2 milyar dolar olduğuna vurgu yapan Bakan Pakdemirli, "Fındık, kiraz, kayısı ve incirde dünya lideriyiz. Zeytin’de dünyada ikinciyiz. Zeytin alanında da lider olmak için projelerimiz devam ediyor. Tohum arz güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Yerli tohum, endemik zenginliğimizi koruma ve katma değerin ülkemizde kalması adına çok önemli. Şimdiye kadar yapmış olduğumuz çalışmalar sonucunda yerli tohumda üretimimizi 150 bin tondan 1 milyon tonun üzerine çıkardık. Tüm bunlar ışığında 2023 için 1 milyar dolar hedefimizi tam 2 katına yükselterek, 2 milyar dolara çıkardık" dedi.

"TÜRKİYE’YE DÜNYADAKİ İNSAN SAYISI KADAR FİDAN DİKMEK İSTİYORUZ"

Türkiye’nin orman varlığını arttıran nadir ülkelerden olduğunu ifade eden Pakdemirli, "Orman ve tarımın bir araya getirilerek, bir bakanlık altında birleştirilmesi çok istikrarlı bir karar olmuştur. Buradan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a bir kez daha teşekkür etmek istiyorum; çünkü orman su demek, tarım da sudan beslenmek demektir. Bu yüzden iki bakanlığın birleştirilmesi projeleri daha verimli hale getirmiştir. Ormanlar konusunda artış sağlayan nadir ülkelerdeniz. 2023 yılına kadar Türkiye’ye dünyadaki insan sayısı kadar fidan dikmek istiyoruz. Şuan dikmiş olduğumuz fidan sayısı 4,5 milyarı buldu" diye konuştu.

Türkiye’nin erozyonla mücadelede dünyada birinci ülke olduğunu dile getiren Bakan Pakdemirli, "Erozyonla mücadelede ciddi yol kat ettik. Suyun başarının anahtarı olduğunu biliyoruz. Su tarımsal üretimde önemli katalizör etkiye sahip. Su ile ilgili önümüzdeki süreçler için planladığımız ciddi yatırımlar yer alıyor. Suya yol kadar önem veriyor, Türkiye’de bulunmayan yer altı barajları üzerinde ciddi çalışmalar yürütüyoruz" şeklinde konuştu.

KENEVİR AÇIKLAMASI

İlerleyen günlerde kenevir üretimini arttırmak için çalışmaların yapılacağını belirten Pakdemirli, bakanlık olarak şu anda 19 ilde kenevir üretimine izin verdiklerini, ticari faaliyetin arz ve talebine göre lokasyonları da büyüteceklerini duyurdu. Çiftçiyi koruyup, tüketiciyi kollayacaklarını kaydeden Bakan Pakdemirli, "Yakın zamanda Havza Bazlı Yönetim Sistemi’ne geçeceğiz. Havzalarla yetkimizi paylaşıp, ürün desenlerini havzalarının seçmesinin, optimizasyonları da kendilerinin yapmasının sağlayacağız. Böylece Ankara’dan değil, yerinden yönetimi sağlayacağız" diye aktardı.

Bakan Pakdemirli, sözlerine şöyle devam etti:

"Malumunuz üzere, atık yönetimi konusunda basında yer alan plastik poşet kullanımını azaltmaya yönelik önemli adımlar atıldı. Biz de bakanlık olarak bunu destekliyoruz. Bu amaçla gücünü arttırmaya çaba gösteren kadın birliklerinin file üretebilmeleri için de malzeme temin ediyoruz. Doğaya biraz daha katkımız olur diye düşünüyorum. Prototip kulak küpesini, Türkiye’deki hayvan sayısının tespitine ve hayvan sağlığının kontrolüne yönelik geliştiriyoruz. Bu projemiz başarılı olursa 17 milyon hayvana takılmasını sağlayacağız. Örneğin bir kurbanlık hayvanın tüm geçmişini öğrenme olanağına kavuşacağız."

"BİLİMSEL ÇALIŞMALAR YÜRÜTMEYE TÜM GAYRETİMİZLE DEVAM EDİYORUZ"

EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin ’Tarım Haftası ve Tarım Bayramı’ münasebetiyle Ege Üniversitesine gelmesinden dolayı memnuniyetini dile getirerek, "Tarım camiamızın bu anlamlı gününde üniversitemizi şereflendirdiği için bakanımıza şahsım ve üniversitem adına teşekkür ediyorum. Tarım sektörü, cumhuriyetimizin kuruluşundan günümüze kadar, ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişmesinde önemli bir yere sahiptir. Ülke ekonomimizdeki tarımın payı, diğer gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında çok yüksek orandadır. Dünyada 17. büyük ekonomi olan Türkiye, Avrupa’da tarımsal üretimde birinci sırada, önemli bir yere sahiptir" dedi.

Tarım alanında yaşanan sorunlara çözüm üretmenin yolunun bilimsel çalışmalar yapmaktan ve yeni modeller geliştirmekten geçtiğini söyleyen Prof. Dr. Budak, "Sorunların çözümünde kayda değer bir gelişim sağlanabilmesi için, tarımda süregelen geleneksel yöntemlerin haricinde, hayvanların bakımı ve toprağın işlenmesinden, ürünün sofraya gelmesine kadar olan süreçlerde Endüstri 4.0 uygulanması gerekliliği kaçınılmazdır. Bu sayede bütünleşik, öğrenen ve kendisini yeniden programlayan sistemler, toprak işlemeden hasada, kayıpsız lojistiğe; hatta geliştirilen dikey tarım uygulamalarına ve akıllı hayvancılık tesislerine kadar pek çok alanda kullanılabilecektir. Bunun ötesinde tarım sektörü, Tarım 4.0 sayesinde, sadece tarla ve çiftlikte kalmayarak, değer zincirini tamamladığı gıda ve diğer sektörlerle gerçek zamanlı entegrasyonu sağlayarak arzu edilen toplumsal refaha ve verimlilik seviyesine ulaşabilecektir. Biz Ege Üniversitesi ailesi olarak tarımda yaşanan sıkıntıların farkındalığıyla hareket ediyor ve bu sorunun çözümü için yeni projeler geliştirmeye, bilimsel çalışmalar yürütmeye tüm gayretimizle devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Program kapsamında müzik dinletisi de gerçekleştirildi. Yine programda, "Ege Üniversitesi Ulusal Kesintisiz Tarımsal Üretim Projeleri” adlı bir çalıştay da yapıldı.

(İHA)
Kaynak: iha