İYİ Parti’den istifa eden Adana Milletvekili İsmail Koncuk Ç.Barış Gazetesine röportaj verdi.

Çukurova Barış Gazetesinden Kurtuluş Kılınç’ın röportajının tamamı şöyle:

Bu kadarını ben bile beklemiyordum. Samimi olarak itiraf edeyim ki birebir görüşerek olmasa da en keyifli röportajlardan birisi oldu.

Malum; son günlerde siyasi gündemin en çok konuşulan isimlerinden birisi de geçtiğimiz hafta İyi Parti'den istifa eden partinin önemli isimlerinden İsmail Koncuk.

Koncuk’un Adana milletvekili olması da bizleri daha yakından ilgilendiriyor. İstifasının ilk günü kendisini aradım ve bir röportaj yapmak istediğimi iletmiştim ancak bir türlü yüz yüze gelmek kısmet olmadı. Ben de sıcak gündemi daha fazla ötelemek istemedim ve hayatımda ilk kez yazılı bir şekilde sorularımı ileterek bir röportaj yaptım. Çünkü İsmail Koncuk yakın bir zaman içerisinde Adana’ya gelme konusunda bir planının olmadığını ifade etti.

Soru gönder – cevap al yöntemli bir röportaj benim için çok makbul bir yöntem olmasa da Sayın Koncuk’un sorularıma samimi bir şekilde cevap vermesi ve her şeyi açık bir şekilde anlatması röportajı ilgi çekici hale getirdi. Gerçekten bir kez daha belirtmem gerekir ki benim için çok önemli bir röportaj oldu. Bu kadar samimi cevapları ben bile beklemiyordum. Bu vesile ile röportajın başında İsmail Koncuk’a teşekkür ediyorum.

Size de gündemi değiştirecek bu önemli röportajı keyifli bir şekilde okumanızı diliyorum. İşte çok konuşulacak o röportaj…

MERAL AKŞENER’E SIKINTILARI ANLATTIM "YAPACAK BİR ŞEY YOK DEDİ"

Kurtuluş KILINÇ: Alışılmışın dışında, çok önemli tespitlerin yer aldığı bir metinle istifa ettiniz. Genelde 'sağlık sorunları' gerekçe gösterilerek veya 'gördüğüm lüzum üzerine' denilerek istifa edilir. Sizin istifanız böyle olmadı. Nedenlerinizi kamuoyuna net bir şekilde, tek tek açıklayarak istifa ettiniz. İstifanız öncesinde Genel Başkanınız Sayın Meral Akşener ile görüştünüz mü? Görüşmediyseniz kendisi durumdan haberdar olduktan sonra sizi aradı mı? Aradıysa ne dedi?

İsmail KONCUK: İstifa sebebini kamuoyuna detaylı bir şekilde açıklamak hem vatandaşlarımıza hem de beni seçen kardeşlerime karşı sorumluluğumdur. Bu sebeple madde madde açıklama gereği duydum. İstifa sebeplerim duygusallıktan uzak, uzun zamandır yaptığım gözlem ve tespitlere dayanmaktadır.

Aslında 26 Ekim 2019 tarihinde Genel İdare Kurulu üyeliğinden de istifa ederek, o tarihte İYİ Parti’de yanlış giden işleri kamuoyu ile paylaşmış, tepkimi göstermiştim. O tarihten bu yana değişen hiçbir şey olmamış, Sayın Meral Akşener hiçbir tedbir almamıştır.

20 Eylül 2020 tarihinde yaşanılan kirli operasyonla ilgili olarak da 7 Ekim 2020 tarihinde Sayın Genel Başkan ile 1,5 saatlik bir görüşme yaparak, tespitlerimi ve çözüm yollarını teker teker anlatmama, “İYİ Parti zarar görüyor, artık sizin güvenirliğiniz tartışılıyor, bu kadar emeğe yazık etmeyin!” diye ısrarla söylememe rağmen, “Yapacak bir şey yok” demiştir.

"İYİ PARTİ'DE DEMOKRASİNİN ADI VAR KENDİ YOK"

Kurtuluş KILINÇ: İyi Parti 2. Olağan Kurultayı’nda parti üst yönetim organı Genel İdare Kurulu’nun seçiminde, bazı isimlerin tercih edilmemesi için hazırlanan listeler ortaya çıkmıştı. Bu isimler içerisinde parti politikalarını eleştiren kimseler vardı. Siz ve Sayın Ümit Özdağ aday olmadığınız halde isminiz ‘üzeri çizilecekler’ arasındaydı. Liste ortaya çıktıktan sonra parti içinde nasıl bir hava oluştu? Bu listede adınızın olması istifa sürecinizi nasıl etkiledi?

İsmail KONCUK: Aslında her genel kongrede İYİ Parti’de kaos yaşanmıştır. Hatırlarsanız 3 Ağustos 2019 tarihinde yapılan 4.Olağanüstü Kongrede de Sayın Meral Akşener’in; "Çarşaf liste yapacağız. Buyurun tanıştırayım, demokrasi" sözüne rağmen, Teşkilat Başkanı Koray Aydın tarafından, çarşaf liste içerisine 110–150 arasına blok liste konulmuş ve teşkilatlar bu listeye oy vermeye zorlanmıştı. Enteresan bir durum, bir yandan Genel Başkan blok liste yok diyecek, diğer yandan çarşaf liste içinde blok liste çıkarılacak, fakat bunu yapan Teşkilat Başkanına karşı hiçbir yaptırım olmayacak.

Bu aslında danışıklı bir dövüştür. Kamuoyuna 'demokrasi' vurgusu yapılırken, el altından listeler çıkarılmıştır. Anlamadığım, böyle ayak oyunlarına neden ihtiyaç duyulduğudur. Bu demokrasi değil, kendi gönüldaşlarımızı aldatmaktır. Çünkü Sayın Genel Başkanın çarşaf liste sözüne inanan 240 kişi aday olmuş ancak el altından liste çıkarılarak bu insanlarla adeta alay edilmiştir.

Son kirli operasyon ise 20 Eylül 2020’de yapılan 2. Olağan Kongre'de yaşanmıştır. Bu defa listede olsa bile oy verilmeyecekler listesi çıkarılmış, birçok İl Başkanı da kullanılarak delegeler baskı altına alınmış ve bu listede olan kişilerin seçilmesi engellenmiştir. Kongre sabahı açığa çıkan bu kara liste ile ilgili İzmir Milletvekili Sayın Aytun Çıray, Sayın Meral Akşener’i bilgilendirmiş ve bu operasyonun durdurulmasını istemiş ancak Sayın Akşener hiçbir tedbir almamıştır.

KİRLİ ENTRİKALARI BEN HAZMEDEMEDİM, HAZMEDENLER DE KENDİ BİLİR

Listede olan 10 kişiden, ben ve Ümit Özdağ aday olmadığımız halde kara listede vardık. Neden? Çünkü bu bir itibarsızlaştırma operasyonuydu. Aday olmadığımız halde orada bulunmamız tüm teşkilata bu adamları hiçbir şekilde istemiyoruz mesajıydı.

Listede bulunan diğer arkadaşlarımız da ya milletvekili ya da kurucular kurulu üyesi olarak İYİ Parti’ye hizmet etmiş, fedakâr arkadaşlarımızdı. Bu yapılan açık bir tasfiye hareketiydi, sonuç başarılı olmuş, kara listedeki bu insanlar GİK’e seçilememişlerdi. Bu kirli operasyon bardağı taşıran son damla olmuş, İYİ parti kamuoyunda tartışılmaya başlanmıştır. Yani, bir siyasi partinin üst düzey yöneticileri, Sayın Genel Başkana kendi partisine açıkça operasyon çektirmiştir.

Denilebilir ki, Sayın Genel Başkanın bu işle ilgisi olamaz. O halde, bu operasyonu yapan kişiler neden baş tacı edilmiş ve divan üyesi olarak görevlendirilmiştir? Bu açık bir ödüllendirmedir.

Ben İYİ Parti’ye emek vermiş kıymetli arkadaşlarımızın böyle kara listelerle kirletilmesine asla sessiz kalmam. Emeğin, fedakârlığın, çalışmanın karşılığı hakaret görmek, aşağılanmak olabilir mi? Tabi ki olamaz. Böylesine kirli entrikaları kabul etmek bir hazım meselesidir. Ben hazmedemedim, hazmedenler de kendi bilir.

“AKŞENER'İN MESAJINI ALDIM. GEREĞİNİ YAPTIM”

Kurtuluş KILINÇ: İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener istifanızın ardından "Üzülüyorum" dedi, Adana İl Başkanı Sayın Göktürk Boyvadaoğlu da "Emeklerimize yazık oldu" şeklinde bir açıklama yaptı. Bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsmail KONCUK: Sayın Meral Akşener’in “Üzülüyorum” sözünü, samimi görmüyorum. Üzülmüş olsaydı, ortaya koyduğumuz samimi uyarıları dikkate alır ve operasyoncuların safında yer tutmazdı. Sayın Akşener açıkça operasyonculardan yana tavır koymuş, bununla bize de mesaj vermiştir. Biz, o mesajı alacak kadar bilgi ve şahsiyet sahibiyiz çok şükür. Aldım ve gereğini yaptım.

GÖKTÜRK BOYVODAOĞLU KİRLİ OPERASYONUN PARÇASI OLDU

Adana İl Başkanına gelince, şunu bilsin ki “Emek, bizim emeğimizdir.” Ben adaylık döneminde kısa zamanda köy köy gezdim ve İYİ Parti’ye kefil oldum, ancak benim kefil olduğum ilkeleri kaybeden bir siyasi partiye ben hizmet etmem. Çünkü ben insanlara neler anlattım ama sonucunda tam tersini gördüm. Bana destek veren kıymetli hemşerilerim, benim sözlerime de güvenerek oy verdiler. Şimdi onlara şunu söylemek istiyorum, 24 Haziran 2018 Genel Seçimlerinde propagandasını yaptığım İYİ Parti’yle şuan ki İYİ Parti aynı parti değilmiş, bunu net olarak gördüm ve ilkelerime uymadığı için en ahlaki yol olan 'istifayı' seçtim. İstifa edeceğim tarihe kadar da düzeltmek adına mücadele ettim ama gücüm yetmedi.

Maalesef seçilmesinde büyük emek verdiğim İl Başkanı da, operasyoncuların hazırladığı kara listeyi delegelere dağıtan il başkanları içerisinde yer almıştır. Buna bütün Adana delegeleri şahittir. İsterse ispat da ederim. Tüm bunlar olurken, kendisi üzerinde büyük emeğim olmasına rağmen, bana hiçbir bilgi vermemiş ve kirli operasyonun bir parçası olmuştur.

BOYVODAOĞLU BİLSİN Kİ; SATANLAR DA BİR GÜN SATILIR

Adana İl Başkanı, 20 Eylül tarihinde yaşanılan bu operasyondan sonra aradan geçen iki ay içerisinde, kamuoyunda adeta kıyamet koparken bir defa dahi beni aramamıştır. Aslında aramaya yüzü kalmamıştır. Hâlbuki böyle bir kara liste operasyonu yapılırken, "Sayın Vekilim, sen benim seçilmemde büyük emek sahibisin, böyle bir operasyon yapılıyor, ne yapayım, nasıl bir yol takip edeyim?" diye beni uyarabilir, kanaatimi sorabilirdi. Ancak bunların hiçbirini yapmamıştır. Kendisine bir abisi olarak şunu tavsiye edeyim "Satanlar er veya geç satılırlar esas olan dostlarına karşı sorumluluk içinde davranmak, vefalı olmaktır. Bunu yapmazsan yarın yanında bir tek gerçek dost bulamazsın."
Şimdi (Göktürk Boyvadaoğlu'nun) yanındakiler; “Sen, sana o kadar kızgın olmasına rağmen, seni affeden ve tekrar il başkanı seçilmene, kamuoyunda eleştiri alabileceğini dahi göze alarak destek veren İsmail Koncuk’u bile dikkate almadın ki bize neler yaparsın?” demezler mi? Aslında ona hiçbir kızgınlığım yok. Herkes kendine yakışanı yapar. Dilerim bu yaşananlardan bir ders alarak kendisine doğru bir gelecek profili çıkarabilsin.

"İYİ PARTİ, HDP İLE ANAYASA HAZIRLIYOR"

Kurtuluş KILINÇ: Son günlerde en çok konuşulan konulardan biri de aralarında İyi Parti’nin de olduğu dört partinin anayasa çalışmalarına dair iddialar. Siz partide görev yaptığınız süreçte böyle bir gelişmeye şahit oldunuz mu? HDP’yle birlikte anayasa çalışmaları iddiaları doğru mu?

İsmail KONCUK: HDP ile Anayasa çalışması yapıldığını birkaç ay önce duydum ama inanmamıştım. Bu kadar da olmaz demiştim ancak tüm bilgi, belge ve şahitler böyle bir çalışmanın yapıldığını gösteriyor. Tüm bunlar ben partiye katılmadan önce yapılmış maalesef. Mesele neden yapıldığıdır? Sebep; Sayın Akşener ve Millet İttifakı'nı oluşturan partiler, Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalmış olsaydı bu Anayasal ilkeleri kamuoyuna duyurarak HDP’nin oylarını almaya çalışacaklardı. Tabi ilk turda seçim bitince kamuoyuna duyurmaya gerek kalmamış anlaşılan.

OY İÇİN HER KALIBA GİREN İYİ PARTİ'NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ KALMAMIŞ

Gerçekte üzüntü verici bir durum, çünkü İYİ Parti’yi yöneten anlayışın oy uğruna her kalıba girebileceğini gösteren bir durum bu. Bakın, çok dilli eğitim, özerklik, Türklük tanımının değiştirilmesi, Atatürk milliyetçiliği ifadesinin Anayasadan çıkarılması konularında mutabakat sağlanmış. Şu dakikadan sonra buna evet diyebilenlerin milliyetçilik, Atatürkçülük vurgusuna nasıl güvenebiliriz? Hani; "Bir çuval inciri berbat etmek" diye bir tabir var ya tam bunu yaşıyoruz maalesef. Tüm bunları gördükten sonra istifa kararımı kesinleştirdim. Çünkü Türk devletini yönetmek, bu hakkı elde edebilmek için önce ilkeleriniz olacak, kırmızı çizgileriniz olacak. Gördüğüm üst düzey yöneticilerde kırmızı çizgi kalmadığıdır. Yani, hedefleri, yöntemleri, meçhul olan bir yapıya hizmet etmemi kimse benden bekleyemez.

BENİM GÜCÜMDEN DOLAYI ADANA TEŞKİLATLARINA BASKI YAPAMADILAR

Kurtuluş KILINÇ: Bazı il ve ilçe başkanlıklarının genel merkez tarafından yönlendirme ve baskı sonucu oluşturulduğuna dair ifadeleriniz Adana teşkilatı için de geçerli mi? Adana’da hangi teşkilatlar bu tanımınıza uyuyor?

İsmail KONCUK: Teşkilat Başkanı Koray Aydın ve ekibinin yönlendirmesi ile bazı il ve ilçe başkanlıklarının seçildiğini biliyorum, ancak Adana’da bana rağmen böyle bir güçleri olmadığı için, açıktan karışamadıklarını düşünüyorum. Açıktan karışmış olsalardı çok ciddi tepki koyacağımı herkes yakından bilir. Bu sebeple Adana’da böyle bir baskı olmamıştır. Arkadaşlarımızın üstün emeği ile seçim kazanılmıştır. Hiçbir ilçe başkanına olumsuz bir ifade kullanmam, bunu doğru da bulmam. Hepsine başarılar diliyorum. İl Başkanına da başarılar diliyorum ama umarım yaşadıklarından ciddi bir ders çıkarır. Tüm samimi dostlarıma da başarılar diliyorum. Kimseye bir gönül kırgınlığım yok. Herkes kendi yolunu seçecek kapasitededir. Onlarla dostluğum bakidir.

FETÖ’YE GÜZELLEMELER YAPANLAR DİVAN ÜYESİ OLDU

Kurtuluş KILINÇ: İstifa metninizde Sayın Meral Akşener’in; "Cumhur İttifakı ile olmaz" açıklamasına vurgu yaparak partinin şimdiki çizgisinin belirsiz bir şekle büründüğünü açıkladınız. İyi Parti’nin Cumhur İttifakı içerisine dâhil olma ihtimali sizi partiden uzaklaştıran nedenlerden birisi miydi?

İsmail KONCUK: Doğrusu ben, İYİ Parti’nin bundan sonra nereye evrileceğinden emin değilim. Siyaset tüccar mantığı ile yapılmaz, ilkelerle yapılır. İYİ Parti’nin kuruluş misyonundan çok gerilere savrulduğunu görüyorum. Benim açımdan tam bir hayal kırıklığıdır. HDP ile Anayasal ilkeleri belirleyen bir siyasi partinin, yarın Cumhur İttifakı ile bir olması şahsen benim için hiç şaşırtıcı olmaz. Yeni divan üyelerine baktığınızda bunu net olarak görüyoruz. Malum Bahadır Erdem adlı divan üyesinin, Türklük tanımından, anayasanın değişmez maddelerinden rahatsız olduğunu, Leyla Zana’ya, FETÖ’ye güzellemeler yaptığını biliyoruz. Bu şahsın mutlaka seçilmesi için Sayın Akşener’in il başkanlarına açık talimat verdiğini yakinen biliyorum. Yani bizim gibi dava adamları kara listeye alınırken tepki göstermeyen Sayın Akşener, böyle insanların seçilmesi için özel gayret sarf etmiş. Böyle bir anlayışın yol haritası, artık beni hiç ilgilendirmiyor. Tabi ki tüm bunlar istifamın ana sebeplerindendir.

İYİ PARTİ'YE AKŞENER'İN BİLGİSİYLE İÇERDEN OPERASYON YAPILIYOR

Kurtuluş KILINÇ: İyi Parti’den istifa ettiğiniz gün Sayın Ümit Özdağ da partiden uzaklaştırıldı. Parti içindeki bazı önemli isimler bu gelişmelere tepki gösterdi. Siz bundan sonraki süreçte istifaların devam edeceğini düşünüyor musunuz?

İsmail KONCUK: İYİ Parti’nin iyi yönetilmediğini açıklamamda söylemiştim. İyi yönetilmeyen kurum ve kuruluşlar sürekli kaos yaşar. Yeni istifalar olur mu, olmaz mı bilmiyorum ancak TBMM Grubundaki 36 Milletvekilinin yarısından fazlasının İYİ Parti’nin yönetim anlayışından rahatsız olduğunu yakinen biliyorum. Halen, Aytun Çıray, Durmuş Yılmaz ve Feridun Bahşi Grup Toplantılarına katılmıyor, (toplantıları) protesto ediyor. Tedbir alınmaz, yanlış tavır ve yöntemlerden vazgeçilmezse işler iyiye gitmez, çok daha kötü olur. Çünkü kriz yaratan bizzat üst düzey yöneticilerdir. Kimse dışardan bir operasyon var diye yalan söylemesin, tüm operasyon Sayın Akşener’in bilgisi dâhilinde içeriden yapılmıştır. Bir partiyi bile adaletle, huzurla yönetemeyenlerin, devleti nasıl yöneteceği dikkatle sorgulanmalıdır.

İSTİFA ETTİĞİM İÇİN TEPKİ GÖRMEDİM

Kurtuluş KILINÇ: Adana için önemli bir isimsiniz. İstifa kararını açıkladıktan sonra Adanalı hemşerilerinizden nasıl bir tepki gördünüz?

İsmail KONCUK: Bana ulaşıp olumsuz tepki koyan bir tek arkadaşım olmadı. Belki beni yakından tanımayanlar olumsuz düşünmüş olabilirler, ancak beni yakından tanıyanlar yanlış yapmayacağımı, ilkeli davranan bir dava adamı olduğumu bilirler. Emin olun arayan yüzlerce kişi; "Seninleyim Sayın Vekilim" diyorlar. Allah dostlarımdan razı olsun. Önemli olan onların güvenidir. Tabi trollük yapanlar çıkacaktır veya iyi niyetli olup yaşadıklarımızı bilmeyenler de olabilir. Herkes şunu bilmelidir, amaçlarından emin olmadığım, yol ve yöntemini beğenmediğim hiçbir yapıya hizmet etmem. İsterse siyasi hayatıma mal olsun, hiç önemli değil.

İLKELERİMDEN TAVİZ VERMEDEN SİYASİ MÜCADELEM DEVAM EDECEK

Kurtuluş KILINÇ: Bundan sonraki siyasi mücadeleniz nasıl devam edecek?

İsmail KONCUK: Ben İYİ Parti ile var olmadım, kendi ilke ve mücadelemle var oldum çok şükür. Yakından biliyorum ki, sadece Adana’da değil tüm Türkiye’de bana güvenen, yakından tanıyan, mücadelemi bilen birçok dava arkadaşım da İYİ Parti’ye oy vermiştir. Bundan sonra da bugüne kadar savunduğum ilkelerden sapmadan, aziz milletimize Adana ve Adanalıya hizmet etmeye devam edeceğim. Ben milliyetçiliği, vatanseverliği, Atatürkçülüğü asla unutmadan, bu anlayıştan bir milim taviz vermeden yoluma devam edeceğim, inşallah. Teşekkür ediyor, tüm hemşerilerime saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Kurtuluş KILINÇ: Teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.

İsmail KONCUK: Kurtuluş Bey, sizin şahsınızda kanaatlerimi Adana kamuoyuna duyuran Çukurova Barış Gazetesi’ne de teşekkür ediyorum.

Kaynak: Çukurova Barış Gazetesi

Editör: TE Bilişim