Büyükataman yaptığı açıklamada, "Avrupa Parlamentosu’nu; ikiyüzlülüklerini ve Türk düşmanlıklarını gösteren bu kararından dolayı kınıyorum. Kendilerine yakışanı yapmışlar."dedi.

yrıca Büyükataman, AP'nin aldığı Ülkü Ocaklarının faaliyetlerini “yakından izleme” çağrısına dolaylı destek verdikleri ifade ederken bu vesile ile de Türk Milliyetçiliğinin demokrasiye ve dinî özgürlüklere verdiği değeri kavramasını umduğunu belirtti.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, AP'nin bu çağrısına şöyle karşılık verdi:

"Avrupa Parlamentosu'nun “AB ve Üye Ülkelere Ülkücü Hareketi AB Terör Örgütleri Listesine Ekleme Olasılığını Araştırma, Derneklerini Yasaklama ve Faaliyetlerini Yakından İzleme Çağrısı” Avrupa Parlamentosu’nda skandal 2019-2020 raporuyla birlikte dün onaylandı.

KENDİLERİNE YAKIŞANI YAPMIŞLAR!

Avrupa Parlamentosu’nu; ikiyüzlülüklerini ve Türk düşmanlıklarını gösteren bu kararından dolayı kınıyorum. Kendilerine yakışanı yapmışlar. Bununla birlikte Avrupa’nın dört bir köşesindeki Ülkü Ocaklarımızın faaliyetlerini “yakından izleme” çağrısına biz de destek vermekteyiz.

Umuyoruz ki bu “izleme” vesilesi ile Türk Milliyetçiliğinin demokrasiye ve dinî özgürlüklere verdiği değeri kavrayıp kendi geçmişlerinde kara bir leke olan ve her geçen gün Avrupa’nın farklı noktalarında hortlayan ırkçılığı reddedip Müslüman düşmanlığına bir son verirler."

İYİ Parti  Avrupa Parlamentosu (AP )’nun kararına tepki göstermişti

Yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verilmişti.

"Bilindiği üzere; Avrupa Parlamentosu son Türkiye raporunda 'Irkçı ve aşırı sağcı' olarak tanımladığı Türk Milliyetçileri’nin, AB terör örgütleri listesine eklenmesini gündeme getirdi.

Bu rapor ve teklif, medeni dünyanın kabul edemeyeceği derecede ilkel ve haksızdır.

Avrupa ülkelerinde dayanışma amacıyla örgütlenen Türk Milliyetçileri, yaşadıkları ülkelerin yasa ve geleneklerine saygılı davranır.

Sözgelimi Almanya’da, “Nasyonalizm” yani “Milliyetçilik”, Nazi tecrübesinden ötürü yasaklandığı için, o ülkede kendilerini “Patriot” yani “Vatansever” olarak tanımlarlar.

O ülkelerin sivil toplum kuruluşlarının toplantılarında rastlanmayan şekilde, her programlarında, yaşadıkları ülkenin bayrağını da mutlaka bulundururlar.

Böylesi bir saygı ve özen, Avrupa Parlamentosu’ndan da benzer bir saygı ve özeni hak eder.

Avrupa medeniyeti, fikir ve kanaat özgürlüğü konusundaki hassasiyetiyle övünür.

Bu rapor ve önerisi, medeni dünyanın vazgeçilmez kabul ettiği “Fikir ve kanaat özgürlüğü”ne ağır bir darbedir.

Avrupa Parlamentosu’nun bu raporunu kınıyor,

Bağlantılı olarak, Avrupa Birliği’ni, bu raporu yok saymaya, hayatın her alanında ürettikleriyle ülkelerinin kalkınmasında pay sahibi olan Türk’lerin, fikir özgürlüğü ve örgütlenme hakkını teslim etmeye çağırıyoruz."

Editör: TE Bilişim