Ipsos Araştırma Şirketi'nin anketine katılanların kendilerine veya aile üyelerine virüs bulaşması yönündeki endişe oranı, 13 Mart’ta yüzde 79 iken 9-13 Nisan itibariyle yüzde 95’e yükselmesi dikkat çekti. Katılımcıların yüzde 61'i, salgının sona ermeyeceğini ancak kontrol altına alınacağı yönünde görüş bildirdi.

Ipsos Araştırma Şirketi'nin düzenli olarak yaptığı 'Koronavirüs Salgını ve Toplum Genel Kamuoyu' araştırması, Türkiye'de Koronavirüs salgının 5. haftasında virüs bulaşma endişesinin hızla yükseldiğini ortaya koydu.

T24'ün aktardığına göre araştırmaya katılanların yüzde 79'u 13-16 Mart tarihleri arasında koronavirüsün kendilerine veya aile üyelerine bulaşmasından endişe ettiğini söylerken aradan geçen 1 aydan fazla sürenin ardından bu nedenle endişelenenlerin oranı yüzde 95'e yükseldi.

Katılımcılar, "Koronavirüs salgını öncesi dönemi düşündüğünüzde, bugün yapmayı en çok özlediğiniz şeyi belirtir misiniz?" en fazla yüzde 25 oranla yürümek yanıtını verdi.

Kişilere yöneltilen, "Koronavirüs salgınının sona erdiğine dair bir resmi açıklama yapılacak olsa ne düşünürsünüz?" sorusuna ise yüzde 22, salgının tümüyle kontrol altına alındığını ve sona erdiğini düşüneceğini aktardı.

Yüzde 61, salgının sona ermediğini ancak kontrol altına alındığını ve önlemlerle hayata devam edileceğini fikrini belirtti.

"Toplum en fazla dışarı çıkıp yürümeyi ve arkadaşlarıyla buluşmayı özlüyor"

Ipsos’un Türkiye CEO’su Sidar Gedik veriler hakkında yaptığı uzman değerlendirmesinde şunları kaydetti:

"Her geçen gün endişe düzeyimiz artıyor ve bugüne geldiğimizde hemen hemen herkes kendisinin veya ailesinden birinin bu virüse yakalanacağından endişeli. Bu endişenin yanı sıra kişisel ekonomilerinin tehlike altında olduğu düşüncesi de kişilerin modunu oldukça negatif etkiliyor. En baskın hissedilen duygulara bakıldığında da bu olumsuz hava çok net hissedilmekte.

Toplumun yüzde 77’si olumsuz duygular belirtiyorlar. Toplumun yüzde 61’i koronavirüs salgının sona ermeyeceğini ancak kontrol altına alınmış bir şekilde hayata devam edileceği ve her 4 kişiden 3’ü hayatlarının radikal bir şekilde değişeceğini düşüncesi de bu olumsuz havayı tetikleyen durumlar. Bu yaşanan dönem içinde toplumun en fazla özlem duyduğu dışarı çıkıp yürümek ve arkadaşlarıyla buluşmak."

Editör: TE Bilişim