Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, RTÜK tarafından Fox Tv’ye üst limitten uygulanan idari yaptırım ve program durdurma cezasını Enpolitik’e değerlendirdi.

Hürriyetlerin önemi üzerinde duran Özdağ, fikir, ifade ve inanç hürriyetinin özellikle altını çizerek, Ak Parti’nin '2002’de hangi söylemlerle yola çıktığını ve 2020’de hangi 180 derecelik açıyla hareket ettiğini' sorgulamasını istedi.

Özdağ, "Türkiye’de maalesef uzun zamandır, hürriyetlerin alanı daraltılmak istenmektedir. İfade hürriyetinin, fikir hürriyetinin inanç hürriyetinin, teşebbüs hürriyetinin ve basın özgürlüğünün olmadığı bir yerde demokrasiden bahsedemeyiz.

Bugün merhum Turgut Özal’ın da ölüm yıldönümü… Özal, siyasi vaatlerinin çerçevesini 3 ana unsur üzerine bina etmişti, fikir inanç ve teşebbüs hürriyeti demişti.

Adalet ve Kalkınma Partisi de bunları şiar ederek ortaya çıkmış, son iki yıldır da bu çerçevenin neredeyse dışına çıkmaya çalışmıştır." dedi.

"Eğer ortada şayet bir suç varsa suların şahsiliği prensibi vardır"

Özdağ, açıklamasına, yapılan uygulamaların demokratik teamüllere aykırı olduğunu da vurgulayarak, şunların altını çizdi:

"Yapılanlar, demokratik teamüllere aykırıdır. Eğer ortada şayet bir suç varsa suçların şahsiliği prensibi vardır. Terörü teşvik etmedikçe, teröre ve şiddete bulaşmadıkça bu ülkede herkes fikirlerini söyleyebilme özgürlüğüne sahip olmalıdır.

Odatv’nin muhabirlerinin yapmış olduğu bir haberden dolayı tutuklanmaları yanlıştı, tutuksuz yargılanmaları gerekirdi burada daha büyük yanlış ise Odatv’nin yayın haklarının iptal edilmesidir.  Bu tür hukuk dışı davranışlar otoriterleşmeye götürür bu da Türkiye’yi demokratikleşmenin dışına iter, Türkiye itibar kaybeder."

"Konuşan değil, susan bir Türkiye istiyorlar"

Fox Tv’ye üst limitten uygulanan idari yaptırım ceza ile birlikte ana habere 3 gün yayın durdurma cezasını da eleştiren Özdağ,

"Bu günlerde de Fox Tv’ye bir sunucunun konuşmasından yola çıkarak, 3 program kapatma cezası verilmiş olması, basın özgürlüğü adına bizleri ciddi endişeye sevk ediyor. Bunlar doğru değildir. Konuşan değil, susan bir Türkiye istiyorlar, yazan kalemler yerine kırılan kalemler istiyorlar. Unutmasınlar ki insanoğlu özgürdür ve özgürlüğe koşar. Basın özgürlüğü, hukukun üstünlüğünü hedef edinmiş, demokratik bir toplumun olmazsa olmazıdır. Basının baskı altında olmadan sansür yada oto sansürün uygulanmadığı gazetecilerin keyfi olarak gözaltı yada tutuklanma ve yargılanmalara maruz kalmadığı bir sistemi özlüyoruz.

Özgür ve bağımsız basın her tür soruların serbestçe tartışılıp sağlıklı çözümlere ulaşmasını sağlar. Hatta bir noktada özgür basın, kamu kurumlarının ve idarecilerin siyasetçilerin hukukun sınırları içinde hareket etmelerini de temin eder, teşvik eder o nedenle Fox Tv’ye verilen ceza RTÜK yasası çerçevesinde içinde görünse de doğru değildir.

Minareyi çalanlar kılıfını hazırlıyorlar. Türkiye’yi yönetenler akıllarını başlarına almalıdırlar. 2002’de niçin yola çıktıklarını ve 2020’de geldikleri yeri lütfen muhasebe etsinler değerlendirsinler ve bu 180 derecelik farklılıklarından vazgeçsinler Fox tiye yapılan uygulamayı kınıyorum. Eleştiriden korkanlar, devlet adamlığı nosyonlarını kontrol etmelidirler gerçek demokrasilerde her fikir olur, tartışılır ve gerçek demokrasilerde muhalefet olur. İktidar muhalefetten ve eleştirilerden memnuniyet duymalıdır. İktidar, hiçbir kimseye sonsuza kadar verilmemiştir." İfadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim