Günümüzde iktidar partisi dışındaki bütün partiler ve kamuoyunun geniş bir kesimi yüzde 10 barajını eleştiriyor.

Bundan tam 28 yıl önce bu baraj neden ve nasıl getirildi?

12 Eylül öncesinde uygulanan seçim sistemi barajsız d’Hondt idi. Bu oldukça adil, partilerin aldıkları oya yakın oranda mecliste temsil edildikleri bir sistemdi. Darbeden bir süre sonra oluşturulan ve tüm üyeleri Milli Güvenlik Konseyi (Kenan Evren ve kuvvet komutanları kendilerine bu ismi verdiler) tarafından ya doğrudan atanan ya da onaylanan Danışma Meclisi’nin önünde, yeni anayasanın yanı sıra, yeni bir seçim kanunu hazırlama görevi de vardı. İşte bu Danışma Meclisi hâlihazırdaki d’Hondt sistemini aldı, ona iki baraj ekledi: İllerin seçmen sayısının milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilen çevre barajı ve yüzde 10 ulusal baraj.

“İttifaklarla birlikte fiilen zaten yüzde 10 barajı ortadan kalktı”

Barajın sıfırlanabileceği mesajı verilirken bu değişiklikle ittifaka gerek kalmayacağı ileri sürülüyor.

Yeni sistemle ilgili anayasa değişikliğinin ardından seçim mevzuatında sınırlı değişiklik yapan AK Parti, bir sonraki seçime yeni mevzuatla gitmek istiyor. Bunun için daha önce yapılan çalışmaların yeniden gözden geçirilerek gelecek yıl yeniden gündeme getirebileceğini belirten AK Parti kurmayları, seçim sistemi, seçim barajı ve ittifaklarla ilgili değişiklikleri netleştirmek için siyasi gelişmelerin belirleyici olacağına dikkat çekiyor.

Bu kapsamda ittifak sisteminin yeniden düzenlenebileceği, ittifaklar nedeniyle yüzde 10’luk seçim barajının fiilen kalkması nedeniyle barajın sıfırlanabileceği, daraltılmış bölge ya da tercihli daraltılmış bölge sisteminin gündeme gelebileceği kaydediliyor.

AK Parti yönetimi, daha önce üzerinde kapsamlı bir çalışma yapılan seçim mevzuatıyla ilgili dosyayı yeniden gündemine aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapılacak toplantının ardından taslak çalışmalarına yeniden başlanması, gelecek yıl bu konuda toplantıların yapılması planlanıyor.

Seçimlerin zamanında yapılacağını kaydeden AK Parti yöneticileri, seçim mevzuatıyla ilgili değişiklikte acele edilmeyeceğine ancak “1 yıl koşulu” nedeniyle de en geç Haziran 2022’ye kadar Meclis’ten geçirileceğine dikkat çekiyor. Mevzuat değişikliğinde üzerinde durulan düzenlemeler ise şöyle sıralanıyor:

Seçim mevzuatı halen milletvekili genel seçimi, mahalli idareler seçimi, Cumhurbaşkanlığı seçimi, halkoylaması, seçimlerin temel hükümleri olmak üzere 5 ayrı yasada düzenleniyor. 5 yasanın “Türkiye Seçim Kanunu” adı altında tek bir yasada toplanması ve “atıf” yoluyla tartışmalı durumların çözümü sorununun da ortadan kaldırılması planlanıyor.

16 Nisan referandumundan hemen sonra MHP ile seçim mevzuatında yapılan değişiklikle getirilen ittifak konusu yeniden ele alınacak. İttifakın kapsamı, yerel seçimlerde de uygulanıp uygulanmayacağı konularında düzenleme bekleniyor. AK Parti içinde, seçim sisteminde bir değişiklik olmayacaksa yüzde 10’luk seçim barajının sıfırlanabileceği kaydediliyor.

Bazı AK Parti’liler, “İttifaklarla birlikte fiilen zaten yüzde 10 barajı ortadan kalktı” görüşünü dile getiriyor. AK Parti’de barajın kaldırılması durumunda partilerin ittifak yapmak zorunda kalmayacağı, ayrı girmeleri durumunda da muhalefet partilerinin daha az milletvekili çıkaracağı hesabı yapılıyor.

AK Parti; önceki yıllarda “daraltılmış bölge”, “dar bölge” seçim sistemini gündeme getirmişti. Mevzuatıyla ilgili çalışmalarda “daraltılmış bölge” ve “tercihli daraltılmış bölge” sistemlerinin gündeme gelebileceği belirtiliyor. Değişikliklerde Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nın gidişatı, yeni parti oluşumlarının siyasete yansımalarının dikkate alınacağı kaydediliyor.

Editör: TE Bilişim