Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas Almanya’nın önde gelen Bild gazetesine yaptığı açıklamasında konu ile ilgili olarak şunları şöyledi  : ” Rusya Lideri Putin  Rus Ordusuna Ukrayna’ya saldırı emri vererek  ve bu ülkenin bir bölümünü  işgal eden  ve Ukraynalı ailelerin çocuklarını kaçırarak Rusya  götürdüğü için Uluslararası Ceza Mahkemesi(UCM)tarafından  hakkında dava açılmış ve tedbir olarak hakkında  tutuklama kararı verilmiştir.   Halbuki Çin Lideri Xi’de aynı Putin gibi  işgalindeki Uygur bölgesinde  Hitlerin Toplama  Kampları gibi Çin tipi toplama kampları kurmuş, milyonlarca Uygur,Kazak ve diğer Çinli olmayan etnik Türk halklarını topluca tutuklayarak  bu toplama kamplarına hapsetmiştir. Kamplarda tuttuğu masum  tutuklulara her türlü fiziksel ve psikolojik işkenceler yapıyor. Onları 7/24 saat gözetim ve kontrol altında tutuyor sürekli izliyor.Uygur kadınlarını  zorla kısırlaştırıyor. Hapiste tuttuğu kadınlara sistematik taciz ve tecavüz uyguluyor. Uygur ailelerini zorla  dağıtarak onların ortada kalan Çocuklarını Çince öğrettikten sonra Çin’e kaçırıyor ve Çinli ailelerin yanına evlatlık vererek Çinliye dönüştürüyor. Bağımsız kaynaklara göre şimdiye kadar Çin’e yaklaşık bir milyon Uygur ve Kazak çocukları   ailelerinden  zorla kaçırılarak  götürülmüştür.

Xi’in  işlediği İnsanlık Suçları Putin’den Farksız Hatta Daha da Ağır

Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas  Alman  Bild gazetesine verdiği raportajini şöyle sürdürdü : ” Uluslararası Ceza Mahkemesi(UCM) binlerce Ukraynalı çocuğu  ailelerinden zorla   alarak  Rusya’ya  kaçırmak suçundan Rusya Lideri Putin hakkında Tutukluma Emri çıkarmıştır. Bu karar hukuk açısından tam adil ve mükemmel bir karar olmuştur. Çin Lideri Xi’in bu konudaki işlediği suçlar Putin’inkinden daha az değildir ve hatta  kat kat fazladır.  O halde   milyonlarca Uygur çocuğunu ailelerinden zorla kopararak Çin’e kaçıran  Çin Lideri  Xi Jinping için de tutuklama emri çıkarılması gerekir. Çünkü ÇKP işgal  rejimi, Uygur ailelerin çocuklarını zorla ayırarak   yeniden eğitim kamplarında  Çinliye dönüştürüyor ve daha sonra merkezi Çin’e kaçırarak onları asimile ediyor.” dedi .

 Çin Lideri Xi’nin  İnsanlık Suçları Son Yıllarda Çok Artmıştır

Çin Lideri Xi Urumçi’deki işgal yönetimine verdiği gizil açık emir ve talimatları ile Doğu Türkistan’daki işlediği insanlık suçları çok artmıştır. Bu suçların başında, Uygur çocuklarının kaçırılması gelmektedir. Uluslararası toplum Vladimir Putin için tutuklama emri çıkarabildiyse, Xi Jinping  için de işlediği  bu insanlık suçlarından dolayı tutuklama emri çakırmalı ve bu suçlardan  dolayı sorumlu tutulmalı ve hesabı alınmalıdır.

Çin’in İnsanlığa Karşı işlediği  suçlar BM Raporları ile kanıtlanmıştır

Çin Lideri Xi’nin işlediği insanlığa Karşı suçları BM insan hakları komiserliği 31 Ağustos/2022’de yayınlanan raporu ile kanıtlanmıştır. Buna rağmen ÇKP Yönetimi  BM insan hakları komiserliği Uygur raporunun  yayınlanmaması için  tüm imkanlarını kullanarak Yüksek Komiser Bachelet’a baskı yapmıştır. Ancak sonuça ağır bir hezimete uğramıştır.

Kamp Mağdurları : Kamplarda Köle/İşçilik, İşkence Ve  Tecavüz Var!

 Alman BILD Gazetesine raportaj veren Ruşen Abbas  Toplama Kampları mağdur ve tanıklarının Kamplarda  tutuklulara zulüm, işkence, sistematik  cinsel saldırılar yapıldığını ve  Köle/İşçi olarak çalıştırıldıklarını  örnekler vererek anlattı ve  sözlerini şu başlıklar halindeki  ifadeler ile tamamladı : ‘

Toplama Kamplarından sağ kurtulan mağdurlar Kamplardaki baskı, zulüm, İşkence, sistematik saldırı ve diğer insanlık dışı vahşetin  Pekin’in emri ve talimatı  ile işlendiği belirterek suçluyorlar. suçluyor.

Ben son haftalarda bir çok Avrupa ülkelerini ziyaret ederek Parlamento Başkanları,  Hükümet yetkilileri, Siyasi Parti Liderleri siyasetçileri ve STK.kuruluşlarının Başkanları ile  görüşmelerde bulundum ve bu konuda   kendimden çok emin olarak  şunları  söyleyebilirim :

“Çin  işgal rejiminin Uygur bölgesindeki  insanlık dışı suçlarında  ilk hedef kitle, özellikle kadınları ve çocuklar olmaktadır. ÇKP rejiminin  işlediği bu   acımasız ve vahşi suçlarına dair  eskisinden daha fazla alaka ve daha fazla farkındalık olduğuna şahit oldum ve az da olsa  mutlu oldum.

Alman hükümetinin   de Çin’in Uygurlara karşı işlediği insanlık suçları karşısında eninde sonunda  tarihin doğru tarafını seçeceğine inanıyorum.

Çin’in Uygurlara Yönelik  İşlediği İnsanlık  Suçlar 

Uygur Hareketi Lideri Ruşan Abbas raportajinda Çin’in işlediği insanlık suçları şu başlıklar halinde açıklamıştır:

31 Ağustos/2022’de   açıklanan BM insan hakları komiserliği hazırladığı Uygur bölgesi İnsan Hakları Raporunda  : ” Çin’in  Uygur bölgesindeki insan hakları ihlallerinin  İnsanlığa Karşı işlenen etnik soykırım suçu olduğu kanıtlanmıştır.

BM.İnsan hakları Konseyinin  açıkladığı  Çin’in  insanlığa karşı işlenen suçları  üye ülkeler tarafından sert şekilde kınanmış ve bu ihlallerini sonlandırılması çağrısında bulunulmuştur.

Raporda de belirtildiği  ve benzer şekilde, birçok insan hakları örgütü  tarafından  yayınlanan  raporlarda da belirtildiği üzere :

Çin yönetimi Uygur kadınlarını etnik Çinli erkeklerle evlenmeye zorlamaktadır.

Uygur Kadınları zorla kısırlaştırılmaktadır. Kabul etmeyen Kamplara hapsedilerek cezalandırılmaktadır.

Hamile Uygur kadınlarının doğmamış çocukları zorunlu kürtajla katledilmektedir. Bunların için 9 aylık hamileler dahi vardır.

Uygur kadınlarının bedenleri, bu soykırımın işlendiği savaş alanına dönüştürülmüştür.

Ruşen Abbas raportajinde  ayrıca, Alman Volswagen Firmasının Urumçi’deki Fabrikasında Uygurların köle/İşçi olarak çalıştırılmasını gündeme getirdi  ve  “Alman yasalarına göre zorla çalıştırmanın yasaklandığını, ancak Volkswagen gibi şirketler  hala  milyonlarca Uygur’un köle olarak çalıştırmakta olduğunu ve Alman hükümetinin bu konuda harekete geçmesi gerektiğini de  bildirdi

Editör: Habererk Habererk