St. Petersburg ile arasında çalışan hızlı tren, eskimiş Lyuban kasabasından günde birkaç kez hızla geçiyor. Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de yakın bir arkadaşı olan Rusya devlet demiryolu şirketi başkanının bu trende olduğu haberi duyulunca, istasyon çalışanları perona dizildi. İstasyonda bekleyen çalışanlar, Rusya'nın modernizasyonunun simgesi treni selamladı. Ancak o esnada istasyonda bulunan Vladimir Naperkovski, başkanı selamlamaya gelen çalışanlardan biri değil. Trenin geçişini donuk mavi gözleriyle izleyen Naperkovski, yolların çukurlarla kaplı, binaların da çürümekte olduğu bu kasabada doğmuş. 

Bilgisayar tamiri yaptığı küçük dükkânını kapatan ve Rusya'nın başka bir bölgesine taşınmaya hazırlanan Naperkovski (52), daha zengin bir yerde yeni bir hayata başlamak için çok geç kalmamış olmayı umut ediyor. Naperkovski, Lyuban kasabasında her şeyin yavaşça çürüdüğünü düşünüyor. Rusya'nın en büyük iki şehrinin kıyısında bilinmeyen başka bir Rusya daha var. Bu Rusya'yı gelecek yıl Soçi'de yapılacak Kış Olimpiyatları'nda görmeniz mümkün olmadığı gibi, Alman teknolojisinin ürünü olan bu trenden de görmek mümkün değil. Rusya'da devlet tarafından çok ihmal edildiği için sanki zamanda geriye gitmiş gibi gözüken bu bölgeleri ancak St. Petersburg ile Moskova arasındaki 12 saatte gidilebilen 700 kilometrelik dar otobanda ilerlerken görebilirsiniz. Devletin eli bu iç bölgelerden çeki l irken, insanlar adeta geçmiş yüzyıllara ait sorunlarla mücadele ediyor: Evi üç saatte bir elle doldurulması gereken odun sobasıyla mı, yoksa maaşın yarısı kadar masraf yaratan mazotla mı ısıtmalı? Yollar ambulansın eve ulaşamayacağı kadar kötüleştiğinde, evde kalmak güvenli mi? Evi satamazken başka yere taşınmak mümkün mü? Lastik terlik giyen, kolları dövmelerle kaplı Naperkovski, 13 yıllık başkanlık döneminde Rusya'ya siyasi istikrar ve ekonomik büyüme getiren Putin'e şunları söylüyor: "Ülkeyi yönetenler burada neler olduğunu bilmiyor. Onlar farklı bir dünyada yaşıyor. Yedikleri yemekler, yattıkları yataklar, altlarındaki arabalar farklı. Burada neler yaşandığını bilmiyorlar. Burayı tek bir sözcükle tanımlamam gerekseydi, bataklık hem de durgun bir bataklık sözcüğünü seçerdim. Burası dün olduğu gibi bugün de aynı. Hiçbir şey değişmiyor". M10 otoyolunda arabayla giderken, güzelliklerle, çürümeyle ve zamanın durmuş gibi göründüğü yerlerle karşılaşıyorsunuz. Birikimlerini kullanarak yol kenarlarına ahşap şapeller (küçük kilise) inşa eden eski bir gardiyan, vicdanında "birçok ruhun" yükünü taşıdığını söylüyor. Çernobil'deki nükleer kazada görev yapan bir yardım görevlisi, aradan 27 yıl geçtiği halde, Sovyetler'in kendisine ödül olarak vadettiği daireyi hâlâ bekliyor. Emniyet şeridinde oturan kadınlar, yolculara semaverde demledikleri çayı satıyor. Buhar sütunları kadınların tepesinde, tıpkı yol inşaatının başladığı 1746'da olduğu gibi gökyüzüne karışıyor. Kereste artıklarından yapılmış evlerin bulunduğu, toprak yollu Çudovo'daki bir yan sokakta büyük bir gürültü koptu. Burada bir düğün vardı. Roman gelin Mariuka (14) sanki damat Ryoma'ya (13) bakması için tutulmuş bir genç kıza benziyordu. Herkesin aklı geçmişe, Sovyetler Birliği yıkılmadan öncesine gidiyor. O zamanlar eğitim bakanlığı tüm çocukların okula gitmesini zorunlu kılmıştı. Ama St. Petersburg Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi'nden Stephania Kulayeva, artık buradaki çocukların yüzde 40'ının hiç okula gitmediğini söylüyor. Bu durum çocuk yaşta evlenme geleneğinin güçlü bir şekilde geri dönmesine zemin hazırlamış. Mariuka bu eşiği geçerken, rengârenk elbiseler içindeki kadınlar kutlama için geldi. Sunucu kalabalığı hareketlendirdi: "Mutluluğa! Mutluluğumuza! Haydi! Haydi! Haydi!" Bu esnada bir köşede oturan minik damat cep telefonunda oyun oynuyordu. Akşam karanl ığı çökerken, konuklar şerefe kaldırılan kadehler eşliğinde ayrıldı. Bu sırada asık yüzlü bir kadın beni bir kenara çekti ve buraya son bir kez daha bakmamı söyleyerek, "Gazımız ve suyumuz yok. Hiçbir şeyimiz yok" dedi. St. Petersburg limanından yükledikleri malları taşıyan ve Hamamböceği Köyü, Çay Fincanı Köyü ve Satranç Köyü gibi adları olan köylerden geçen tır kafileleri yüzünden, trafik çok yavaş ilerliyor. Rusya'da yük trafiğinin en yoğun olduğu yol bu. Ancak Uluslararası Taşımacılık Akademisi'nden Viktor Dosenko'nun dediğine göre, güvenlik yönetmeliklerine uygun hareket eden kamyon şoförleri bu yolu 24 saatte alabiliyor. Dosenko'ya göre daha iyi bir yolda bu yolculuk 10 saat sürebilir. Geçen Kasım'daki bir kar fırtınasının ardından yaklaşık 10 bin aracın sıkışıp kaldığı 110 kilometrelik trafik tıkanıklığında, bazı sürücüler üç gün mahsur kalmış. Bir sendikaya başkanlık eden Valeri Voytko, şoförlerinin o hafta "öfkenin ötesine geçip çaresizlikten suspus olduğunu" söylüyor. Bu durum Rusya Federasyonu'nun bayındırlık projeleri yürütemediği anlamına gelmiyor. Mesela gelecek yıl yapılacak Kış Olimpiyatları'nın maliyetinin 50 milyar doları bulması bekleniyor. Rus doğalgaz devi Gazprom yakın zamanda, dünyanın en uzun denizaltı boru hattının inşasına başladı. O halde bu otoyol neden bu kadar köhne? M11 adı verilen yeni paralı otoyolun inşaatı, Putin'in iktidardaki 18'inci yılına denk gelen 2018'e kadar bitirilemeyecek. Putin'in basın sözcüsü Dimitri Peskov geçen yıl, Başkan'ın karşılaştığı sorunları aciliyet sırasına göre sayarken bu soruyu da yanıtladı. Altyapının eskimesinden bahsedene dek 28 madde sayan Peskov, sözlerini "Şüphesiz ki bu koşullarda, Moskova ile St. Petersburg arasında bir yol yapmayı düşünmek imkânsız" diye bitirdi.

Putin'in Arka Bahçesi 
Valday şehri yakınındaki gölün içinde bulunan adada inşa edilmiş bir yapı, birilerinin bir şeyi onarmaya çok önem verdiğini gösteriyor. 17'inci yüzyılda yapılan ve Sovyetler tarafından verem hastanesi olarak kullanılan İverski Manastırı, masrafları devletçe karşılanan hızlı ve parlak bir restorasyondan geçmiş. Nadejda Ya kovleva'n ı n ziyaretçilere rehberlik yaptığı manastırın tam karşısında, Putin'in tatil yaptığı ev var. "Putin'in konutu şuradaki ırmağın karşı kıyısında. Yani bu bina onun görüş alanında" diyen Yakovleva, Putin'in manastırı sıkça ziyaret ettiğini ve ustalara niçin belli bir renk tonunu kullandıklarını soracak kadar yakından ilgilendiğini gururla anlatıyor. Manastırın başrahibi Peder Anton, Yakovleva'nın anlattıklarından endişelenmiş görünerek, Putin'in sadece birkaç resmi ziyaret yaptığını söylüyor. Rahibin ihtiyatlılığı anlaşılabilir bir şey. Kilise yetkilileri, Putin'in burada eski Olimpik jimnastikçi Alina Kabayeva ile gizlice evlendiği veya çocuğunun gizli vaftizi için kiliseyi güvenlik çemberine aldırdığı yönündeki söylentileri sürekli geçiştirdi. Putin'in tatil konutu yakınındaki köyde sarhoş bir işçi, evde gördüğü şeyler hakkında, konukların bal ve yoğurt banyosu yapabileceği küvetlerle ilgili hikâyeler anlatıyor. Sonra da ordudan ne kadar emekli maaşı aldığını öfkeyle söyleyerek, arkadaşları çekip götürmeden önce "Putin için Moskova çevre yolu dışında yaşayanlar insan değil, bitki" diyor. Ama o bile, hiç olmazsa yolların bakımının iyi yapılması için Putin'in konvoyunun ara sıra bu yolu kullanmasını çok istiyor.

Poçinok: Derin Yalnızlık 
Yaz ortasına özgü siste voleybol topu büyüklüğündeki şakayıkların yüzdüğü Poçinok'ta doğa coşmuş. Ormanlar gittikçe sık ve içine girmesi zor bir hal alıyor. M10 otoyolunun 8 kilometre batısındaki Poçinok köyünde doğa, evleri yavaşça kuşatıyor. Yol boyunca yüzlerce unutulmuş yerleşim yeri var: kasabalar köye, köyler ormana dönüşüyor. 1960'lar ve 70'lerdeki verimlilik hamleleri sırasında köyleri "gelecek vadeden" veya "ümitsiz" olarak sınıflandıran Sovyet yetkilileri, bu yerleşimlere sağlanan desteği kesmiş. Ama bir köyün ölümü yavaş bir süreçtir. Bu yerleşimlere "kara delik" adını veren coğrafyacı Tatyana Nefyodova, Moskova ile St. Petersburg'un ülkenin geri kalanından insan ve sermaye çeken dev bir elektrikli süpürge işlevi gördüğü Rusya'nın kuzeybatısının yüzde 70 ile 80 kadarının bunlarla kaplı olduğunu hesaplıyor. Terk edilenler gittikçe artan bir yalnızlığa gömülüyor. Nina Kolesnikova ve ç ocukları, havalar kötüleştiği için artık ayda bir kez yıkanıyor. Evleri yosun kokuyor. Yol o kadar berbat ki, buradan hiçbir yabancı geçmiyor. Çocukların hayret dolu bakışları bunu açıkça gösteriyor. Ama Kolesnikova burayı terk etmeyecek. Bunun sebebini sorduğumda verdiği yanıt, Ruslar için önemli olan şeyleri vurguluyor: hava temiz, yazın ormandan mantar ve meyve topluyorlar, süzme peynir ve ekşi krema üretiyorlar. Kolesnikova "Her şey bizim" diyor. Ama her yıl bazı tehlikeler beliriyor. Geçen bahar çamur öyle derinmiş ki, "adeta mahsur kalmışlar". O ve komşuları, devletin yolları yıl boyu geçilebilir tutması gerektiğini savunarak yerel savcıya başvurmuş ama resmi makamlardan olumsuz yanıt almışlar.

Torzhok: 'Patron Benim'
Bölgeye nadiren yolu düşen üst düzey bir yetkili, küçük kasabaların durumuna çok öfkelenip belediye başkanını sertçe azarlar. Belediye başkanı gözlerini yetkilinin ayakkabılarına dikerek sessizce dinler. Böylece ahlaki sorumluluk alt düzeydeki yetkiliye yüklenir ve halk yatıştırılır. Rus siyasetinin en gözde öğelerinden biri olan bu gösteriye, 'Patron benim, sen aptalsın' denir. Rusların çoğu, Sovyet döneminin sonlarında inşa edilen evlerde yaşıyor. Rus Mühendisler Odası'nın geçen yıl yayınladığı bir rapora göre, kentsel konutların yüzde 20'sinde sıcak su, yüzde 10'unda ise su tesisatı yok. Çoğu yerleşim yerinde altyapı çökmek üzere… Bunun bir nedeni var: Moskova merkezli Bağımsız Sosyal Politikalar Enstitüsü'nden Natalya Zubareviç'in dediğine göre, maaşları ve emekli aylıklarını yükseltmek gibi popülist adımlara kıyasla, altyapıya yatırım yapmak Putin'in kamuoyu desteğini pek artırmıyor. Eğer bir terslik olursa, Kremlin her zaman bölgesel bir yöneticiyi görevden alabiliyor. İki yıl önce bölge valisinden işittiği azarın ardından istifa eden Torzhok eski belediye başkanı General Yevgeni İgnatov, buna güzel bir örnek. Artık dikkatli konuşmak zorunda olmayan İgnatov, ısıtma ve su sistemlerinin onarımı için verilen paranın, gereken miktarın sadece yüzde 12'si kadar olduğunu söylüyor. İgnatov "Bu miktar yalnızca belli sayıda deliği bir süreliğine kapatmaya yeter. İnsanların kışı sağ atlatabilmesi için, büyük deliklerin en kötü durumda olanını seçiyorsunuz" diyor. A ncak İ gnatov K remlin'in kendisini halkın tepkisinden koruduğunu belirtiyor ve "Herhangi bir TV kanalını açtığınızda, bölgesel yöneticilerin tümünün hırsız olduğunu, her şeyi mahvettiklerini, aptal ve şerefsiz olduklarını, hiçbir iş yapmadıklarını ve yapmak da istemediklerini duyarsınız" diyor. Hâlâ öfkeli olan eski belediye başkanı, Puşkin'in bir dizesini al ınt ı l ıyor: "Rusya asırl ık uykusundan uyanacak ve adlarımız despotizmin enkazına kazınacak". Bu coşkulu dize, 1917'deki Ekim Devrimi'nden 99 yıl önce kaleme alınmıştı.

ELLEN BARRY

Editör: TE Bilişim