Başkent Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Füsun Eyüboğlu, sakalı olan kişilerin koronavirüs tedbirleri konusunda zorluk yaşadığı ve risk taşıdığı konusunda değerlendirmede bulundu. Prof. Dr. Eyüboğlu, "Sakalı çok olan kişilerde tozdan ziyade damlacıklar o sakallı bölgede daha fazla kalabilir; ama bununla ilgili yapılmış bir çalışma vardır diyemem. Teorik olarak sakal, damlacıkların o bölgede daha fazla kalmasına sebep olabilir. Örneğin kişinin eli sakalına değdikten sonra elini ağzına ya da burnuna götürdüğünde yine enfeksiyonu yayabilir" dedi.

 'SAKALA GÖRE MASKE'

Prof. Dr. Eyüboğlu, sakallı olup, koronavirüs tanısı almış hastalarda özel maskeler kullanıldığını da ifade ederek, "Çünkü maskeyi usulüne uygun kullanmamız lazım. Yani maske burnu, yüzün yanlarını ve çenenin altını da kapatacak ki soluk alınıp verildiği zaman da o damlacıkların dışarıya çıkması engellenecek. Ama sakal olduğu zaman boyutuna bağlı olarak maske de değişmekte. Dünya Sağlık Örgütü bu şekilde sakallı kişiler için maskeler geliştirmiş durumda ve o kişiler için bu tür maskelerin kullanılması önerilmekte. Yine aynı şekilde Covid-19'lu bir hastayla temas halinde olmuş sakallı bir bireyin, sakalına uygun olan bir maskeyi kullanması daha uygun olacaktır" diye konuştu.

PROF. DR. ÖZYARAL: LİTERATÜRDE YOK

 Koruyucu Sağlık Uzmanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral ise saçın veya bir kılın içinde yaşayıp, gelişen bir virüsün henüz literatürde olmadığını dile getirerek, "Birisi saç ve sakal kestirmeyi kafasına koyup, bunu sosyal medyadan yazdıysa uyduruyor. Koronavirüs üst solunum yoluyla yani ağız ve burundan gelip akciğerlere doğru iniyor. Herkesin bağışıklık sistemi farklıdır, tutunur veya tutunamaz. O yüzden herkesi tehlike olarak görüp mesafeyi korumak gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim