Covid-19 pandemisinin her ne kadar viral bir salgın olarak başlamışsa da, ortaya çıkan koşullar ve sonraki süreçler değerlendirildiğinde, ekolojik kriz ile birlikte yaşanan ve ekonomik kriz nedeniyle ağır sonuçlara neden olan, insan eliyle oluşturulan bir felaket olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirten TTB, bu çerçevede bir tutum almanın zorunlu olduğunu kaydetti.

"Sağlığı alınıp satılan bir meta kabul eden ve onu serbest piyasa kurallarına terk eden kapitalist sağlık anlayışıyla, pandemiye karşı mücadele etmenin yaşanılan bir yıllık süreçte deneyimlendiği gibi imkansız" olduğunu da savunan TTB, "Koruyucu sağlık hizmetlerinin asgariye indirildiği, sağlığın piyasa kurallarına kurban edildiği bir dünyada Covid-19 etkeni virüs insanların hayatını kabusa çevirmeyi başarmıştır" ifadesini kullandı.

"Otoriter rejimler pandemiyi antidemokratik uygulamalarına fırsat olarak kullanıyor"

Diğer yandan TTB açıklamasında, otoriter yönetimlerin, antidemokratik baskılarını artırmak ve meşrulaştırmak için Covid-19 pandemisini bir fırsat olarak değerlendirdiği ifade edilerek, bunun başlıca göstergesinin de İçişleri Bakanlığı genelgeleriyle yönetilen ve salgın adı altında uygulanan yasakların bilimsellikten uzak mantığı ve pratik uygulamaları olduğu iddia ediliyor.

Türkiye'de hükümetin, muhalefet patileri ile demokratik kitle örgütlerinin etkinliklerini salgın gerekçesiyle yasaklarken, hükümete yakın kuruluşların fiziksel mesafe ve hijyen kuralları gözetilmeden etkinlik düzenlemeye devam ettiğini vurgulayan TTB, ilk resmi vakanın görüldüğü 11 Mart'tan bu yana Cumhurbaşkanlığı kararlarıyla yürütülen yasakların pandemiden bağımsız, hükümetin çıkarlarına göre şekillendiğini de öne sürüyor. TTB açıklamasında, "AVM'lerin erken açılışı, iş yerlerinin açık oluşu, iktidar partisinin kongreleri ile mitingleri, turizm sezonunda kaldırılan yasaklar, Ayasofya açılışı gibi onlarca etkinlik, düğün ve dini etkinliğin sınırlı yapılması da bunlara örnektir. Kamuoyu her gün bu tarz salgını hiçe sayan etkinliklere tanık olmaktadır" deniyor.

TTB tam kapanma talep ediyor

Türkiye'de dün açıklanan son rakamlara göre 24 saatte kaydedilen yeni vaka sayısı 31 bin 712 vefat sayısı da 217. İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Osman Küçükosmanoğlu, tedbirlerin yetersiz olduğunu ve kontrolden çıktığını vurgulayarak, devlet hastanelerinde yer kalmadığını vurguladı. TTB bu bağlamda hükümetten bir aylık tam bir kapanma talep ediyor. Yoğun Bakım Hemşireleri Derneği Başkanı Ebru Kıraner de yoğun bakım ünitelerinin tamemen dolu olduğunu belirterek, hastaların sedyede tedavi edilmeye çalışıldığını, ancak sağlık personeli sayısının yetersiz olduğunu söylüyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın son açıklamasına göre ise devlet hastanelerinde hala yer mevcut.

Editör: TE Bilişim