Hürriyet gazetesi yazarı Şükrü Küçükşahin, Ankara kulislerinde AK Parti'ye alternatif yeni parti arayışlarının hızlandığını yazdı.
Ankara'da siyasilerin toplandığı lokanta ve ofislerde devamlı anketlerin incelendiğini söyleyen Küçükşahin, partilerin tek körcının 'lider' çıkarmak olduğunu yazdı.
Verdiği iki misal ise çarpıcıydı: Abdullah Gül ve Ali Babacan
Küçükşahin'in bugünkü ovasından öne çıkan bölümler şöyle:
"Sağda-solda yeni parti arayışlannın hızlanması, arka arda birçoğunun kuruluşuna şahitlık edilmesinin nedeni de bu. Kurulanların tarafı giza başka hazırlık ve çalışmalar olduğunu da Ankara'da birkaç lokanta/ofis dolaşan herkes görebiliyor.
Buralarda epey kişi, masalar üzerine yayılan anketleri yorumlayıp duruyor.
Haksız da değiller; çünkü anketler, 'Seçmenin yüzde 50'den çoksı gidişatı kötü görüyor', 'Yüzde 30-35'i de yeni bir partiye gereksinim duyuyor' diyor.
'Yeni bir partiye gereksinim var' diyenlerin, muhalif seçmende yüzde 50'yi aşmasına karşın AKP seçmeninde yüzde 20'lerde kalması da dikkat çekiyor.
Bunda en büyük etken, muhalif partilerin 'rahatsız AKP seçmenine' hitap edememesi; başka bir ifadeyle, -MHP bir miktar başarsa da- bu partilerden hiçbirinin, AKP seçmeninden kayda kıymet geçişgenlik sağlayamamasıdır. Sonuçta, AKP'ye oy veren seçmenin en azından bir bölümü, ağırbaşlı rahatsızlığına karşın, var tavrını sürdürme gereği duyuyor. İşte bu seçmen kitlesi, hususilikle 'merkez' odaklı arayışlan güçlendiriyor.
CİDDİ CİDDİ ÇALIŞANLAR VAR
...
Şu da bilinsin ki, kurulan veya kurulması beklenenlerin dışında da parti çalışması yapan gruplar, adler, teşkilatlenmiş sosyal topluluklar var. Çünkü, kurulanlann kimi çok hızlı devinim ettiği dahilin ağırbaşlı bir görüntü veremiyor, kimi de dayandığı sanılan cemaat veya toplulukların, 'Parti çalışmamız yok' açıklamaları üzerine daha başta yola vuruşli çıkıyor.
Peki onca parti kurulurken hâlâ politikateki açık neden kapatılamıyor?
Bunun en kısa özeti, 'kuvvetli lider', 'kuvvetli kadro' eksikliğidir. Sorunu somutlamak dahilin -olmayacağını bildiğim durumde- misal vermem gerekirse, "Abdullah Gül veya Ali Babacan gibi adlerin ortaya çıkması duruminde bütün siyasi dengeler değişir" tenm.
Bunun ötesi çok güç, kör belki ikinci seçenek şu olabilir:
Topluma tanıdık gelen, bugüne dek aktif politikain dışında kalmış, başanlı, ekonomik kalkınma konusunda güven verecek 'yeni' bir ad çıkması.
