Aksakal: 'Herkes birbirini yokluyor, sonuç alınacağını sanmıyorum'

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, PKK'nın fesih kararının ardından yaşanan süreci değerlendirdi. Aksakal, ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, karşılıklı bir beklenti olduğunu, devletin silahların teslim edilmesini beklerken, PKK ve Demokratik Toplum Partisi'nin (DEM) bayrama kadar süreçte bir rahatlama yaşanmasını umduğunu belirtti. Aksakal, "Herkes birbirini yokluyor şu anda. Dolayısıyla bu işin gideceği yer, kaldığımız yerdir; bana göre bir sonuç alınabileceğini ben öngörmüyorum" dedi.

İnfaz Kanunu'ndaki değişikliklerle ilgili olarak Aksakal, kanunun baştan ele alınması gerektiğini vurguladı. Aksakal, bin ila bin 500 kişinin hasta olduğu iddialarına değinerek, bu sayının tüm mahkumları kapsamadığını, farklı suçlardan hüküm giyenlerin de bulunduğunu hatırlattı. Aksakal, karşı tarafın niyetinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni dize getirmek olduğunu savundu ve bu sürecin ülkenin bölünmesine yol açabileceğini ancak hiçbir siyasi yapının buna müsaade etmeyeceğini belirtti.

'Umut hakkı' tartışmaları hakkında Aksakal, umut hakkının evrensel bir kural olduğunu ancak 40 bin insanın ölümüne sebep olanların bu haktan beklentisi olmaması gerektiğini ifade etti. TBMM'de komisyon kurulması tartışmalarına ilişkin olarak Aksakal, terör örgütüyle pazarlık yapılamayacağını, toplumun tüm kesimlerini temsil eden bir komisyonun kurulması gerektiğini ve mevcut Meclis'in yeterli olduğunu söyledi. Aksakal, Cumhur İttifakı'na verilen desteğe rağmen, DSP'nin bu ittifak içinde anılmadığını ve süreçle ilgili sınırlı bilgiye sahip olduğunu dile getirdi. Aksakal, Anayasa'nın ilk dört maddesindeki hiçbir unsura halel gelmesini istemediklerini, 42. ve 66. maddelerde değişikliğe asla müsaade etmeyeceklerini ve Anayasa'nın ilk üç maddesinin değiştirilemez olması gerektiğini vurguladı. Erken seçim olasılığına ilişkin olarak ise Aksakal, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2028'den önce seçimlerin öne alınması kararı almayacağını düşündüğünü belirtti. Ayrıca, iktidarın ekonomi politikalarını eleştirdi ve dış politikada zafiyetler yaşandığını ifade etti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki soruşturmaların adaletin işlemesi gerektiğini savundu ve ülkeyi yönetecek kişiler için yüksekokul mezuniyet şartının kaldırılması gerektiğini belirtti.