Şırnak ve Cizre ilçesine gitmek için uçak ile Diyarbakır'a gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Diyarbakır Havalimanı'nda Kürtçe, Zazaca ve Türkçe, 'Baba ocağına hoşgeldiniz', 'Hoşgeldiniz Meral bacı', 'Hoşgeldiniz Başbakanımız Meral bacımız' yazılı pankartlarla karşılandı.

Havalimanı önünde yöresel kıyafet giyen iki çocuk tarafından karşılanan Akşener, havalimanın VIP salonunda gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Akşener, 15 yıl aradan sonra Şırnak'a gideceğini ifade ederek, bölge halkıyla bir araya gelip sorunlarını dinleyeceğini söyledi. Güneydoğu'daki seçmenin AKP ile HDP arasında tercih yapmak zorunda bırakıldığını dile getiren Akşener, İYİ Parti olarak, güçlü bir alternatif oluşturduklarını aktardı. Akşener, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"15 yıl sonra Şırnak'a gideceğim. 15 yıl öncesi ve bugün arasında ne kadar fark olduğunu çok merak ediyorum. Şırnak'ta pek çok şey yaşandı. Oradaki vatandaşları dinlemek bizim görevimiz. Gittiğimiz her yerde insanlarımızın elini sıkıyoruz. Gittiğimiz yere bizden sonra ya diğer gün ya da diğer hafta bakanlar da gidiyor.

"TÜRKİYE'NİN YÜZDE 100'ÜNE TALİBİZ"

Rakebet iyi bir şeydir. Türkiye'de maalesef seçmenin seçenek sayısı ikidir. Doğu da batı da iki seçeneği vardır. Batıya gittiğinizde CHP ile AK Parti arasında tercihe zorlanan bir seçmen kitlesi var, Güneydoğu ve Doğu Anadolu'ya geldiğimiz HDP ile AK Parti arasında tercih yapmak zorunda kalan seçmen kitlesi var. Biz güçlü ve alternatif seçenek oluşturuyoruz. Partimiz dikkatle izlenildiğine inanıyoruz. Türkiye'nin yüzde yüzüne talibiz. Böyle olunca İYİ Parti'nin kuvvetli bir seçenek olması seçmene iyi gelecektir. Çünkü, rekabet iyi bir şeydir.

"SEÇMEN KUTUPLAŞMASININ OLDUĞU YERLERDE VATANDAŞIN SORUNU DİNLENMİYOR"

Şöyle anlatayım, Anavatan Partisi, Şırnak'ta iktidarda ise Refah Partisi ile DYP'nin orada milletvekilleri olurdu. O iktidarda bir rahatsızlık olduğu zaman, derdinizin çözülmesiyle ilgili bir problem olduğunda diğer iki millletvekiline gitme durumunuz oluyordu. Bu durum iktidar partisinin seçmene daha iyi davranmasına neden oluyordu. Şırnak milletvekili Salih Yıldırım'ı hatırlıyorum, bizi Meclis'te lime lime ederdi, Şırnak'ın sorunlarıyla ilgili. Şimdi bu kalmadı.

Seçmen kutuplaşmasının olduğu yerlerde sizin sorunlarınız yerine daha farklı meselelerin gündeme geldiğini biliyorum. Biz bugün gezip vatandaşlarla bir araya geleceğiz. Biz programımızı yazdık ama seçime yönelik projelerimizi şehir şehir gezerek insanları dinleyip hazırlıyoruz."

'İTTİFAK DEĞİL, İKTİDAR DİYORUZ'

Seçim barajı ve seçim ittifakı konusuna da değinen Akşener, "Parti programımızıda seçim barajının yüzde 5 olması gerektiği ve bir de Türkiye Milletvekili diye bir kavramı getiriyoruz. Bunun bir dağıtım sistemi var. Hangi şekilde olursa olsun barajı aşamayacak ama belli yerlerde güçlü siyasi alanlar var, onların da Meclis'te temsilini sağlayacak önerimiz var. Ama bugün baktığımızda bizim baraj ile ilgili bir sorunumuz olmadığını, ittifak açısından da biz iktidar diyoruz" dedi.

'BABAMIN AİLESİ DİYARBAKIR'DAN YUNANİSTAN'A GİTTİ'

Havalimanı önünde 'Baba ocağına hoşgeldin' pankartıyla karşılanan Akşener, babasının ailesi Diyarbakır'dan Yunanistan'a gittiğini hatırlattı. Akşener, "Babamın ailesi Yunanistan'a Diyarbakır'dan gitme. Burada Küçükkadı köy ile Büyükkadı köyü var, oradan gitme. Ben bunu yıllardır söylüyürum ama genel başkanlığına yürüyünce o zaman duyuruldu. DYP'de ilk seçildiğim dönemlerde Salim Ensarioğlu'na derdim, benimle iyi geçinin yoksa Diyarbakır'dan aday olurum diye. Babamın tarafı buralıdır" diye konuştu.

Akşener, açıklamasının ardından partililer tarafından davul zurnayla Şırnak'a uğurlandı. 

AKŞENER, CİZRE'DE ESNAFI ZİYARET ETTİ

Diyarbakır'dan karayolu ile Şırnak'ın Cizre ilçesine geçen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, burada esnafı ziyaret etti. Akşener için polis güvenlik önlemi alırken, esnaftan bazıları hendek- barikat operasyonları ile mağdur edildiklerini evlerinin yıkıldığını ancak yerel yönetimlerin ev yapmak yerine park yaptıklarını söyledi. Akşenir ise bu konunun takipçisi olacaklarını söyledi.
'TRUMP, MISIR VE SUUDİ ARABİSTAN'LA GÖRÜŞMEDEN HAREKETE GEÇMEMİŞTİR'

Cizre'deki temasları sırasında kendisini takip eden gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak kabul etmesi ile ilgili bir soru üzerine şöyle dedi:

"Sanıyorum ABD’de de artık dış politika iç politikanın öznesi olmaya başladı. Dünyada akıl firarda. ABD kabul etmişti zaten Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu ama 6 ayda bir başkanlar erteliyordu. Birden kabul edildi. İslam dünyası açısından kabul edilebilir değil. Ama itirazlara bakınca çok cılız.

Mısır ve Suudi Arabistan’la konuşmadan Trump’ın böyle bir hareket böyle bir eyleme geçebileceği bu sözleri söylemesi gerçekçi görünmüyor. Bizim açımızdan bakınca iktidarımızın verdiği tepkiye itirazımız yok. Fakat, İsrail’e bir tepki gösterirken, Trump hakkında başta Cumhurbaşkanı olmak üzere kimsenin ağzından bir kelime duymadım. 

Kararı veren Trump, İsrail’e salvo var. Eğer İsrail’i bu konuda sorumlu tutuyorsanız Küreciği kapatın. ABD’yi sorumlu tutuyorsanız ona göre tavır almanız lazım. ‘Heyt Heyt’ sonu yok, arkası yok tavırlarla Türkiye’nin inandırıcılığını kaybettiğine inanıyorum."

'LOZAN'IN TARTIŞMASININ İKİ MOTİVASYONU VAR; MAN ADASI, ZARRAB DAVASI'

Akşener, Lozan Antlaşması ile ilgili yapılan tartışmalar konusunda ise "Kudüs, arkasından Lozan’ın tartışmaya açılması. Biz neyi tartışıyorduk bundan önce Man Adası’nı, Zarrab davasını. Ben tarihçiyim üniversitelerde 15 yıl bu konuları anlattım. Bildiğim bir konu. Öncelikle ben bizi yönetenlere 100 sayfa tarih okumalarını tavsiye ediyorum. Lozan’ın tartışmaya açılmasının iki motivasyonu var.

"LOZAN, DEVLETİMİZİN KURULUŞ BELGESİDİR"

Birincisi Man Adası, Zarrab Davası, Kudüs konusunda bağırdın çağırdın da ne oldu sonra sorusunu örtmek üzere bir davranış olarak görüyorum. İkincisi ise, bu arkadaşlarımız yıllarca ‘Lozan zafer mi hezimet mi’ şeklindeki kitapları okuya okuya geldikleri için bununla ilgili bir şuur altları var. Lozan’ın lüzümsuz olduğuna dair bir şuur altları var. İç politikadaki dertleri örtmek içinse bunu anlarım amenna. Ama geçmişin getirdiği şuur altları ise sakıncalı bir durum. Çünkü, Lozan bizim devletimizin kuruluş belgesidir. Anlaşma değildir, ‘Antlaşma’dır. Yalnızca Yunanistan’la Türkiye arasında değildir. Milli mücadele sonrasında Türkiye’yi işgal eden herkesledir"diye konuştu. 

"ERDOĞAN'IN ENİŞTESİ O PARAYI NASIL BİRİKTİRDİ?"

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gösterdiği belgeler konusunda ise İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, "Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği belgeleri görmediğim için bir şey söyleyemeyeceğim. Ama şöyle bir soru var: Sayın Kılıçdaroğlu 'Buradan para gitti' diyor. Sayın Erdoğan ‘Gitmedi, oradan geldi’ dedi. Ne enişteymiş. Öğretmen emeklisi 2.5 milyon doları nasıl biriktirdi. Bu paranın kaynağıdır esas olan. Ha gitmedi geldiyse neyin karşılığı geldi? Geldiğini kabul edelim. Nereden abi? Gittiğini kabul edelim, nasıl biriktirdin abi? İktidar medyasına bakıyorsunuz Zarrab hain oldu, kripto FETÖ’cü oldu, Savama ajanı bile oldu. Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği belgeyi zaten herkes biliyormuş. Üzüldüğüm konu rüşvet konuşuluyor.  ABD’de yaşananlar ülkem adına itibar kaybettirici herkesi rahatsız ediyor" diye konuştu.

Editör: TE Bilişim