Başbakan Davutoğlu'nun tarihi MYK toplantısı 36 dakika sürdü. Toplantıda 22 Mayıs'ta kongre yapılması kararı alındı.
Başbakan Davutoğlu'nun MYK toplantısı sonrasında açıklama yaptı. Davutoğlu açıklama sonrası beklendiği gibi soru kabul etmedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan, 28 Ağustos 2014'te kutsal bir görev devraldığını belirten Davutoğlu, "Aziz milletimin hizmetinde olmak benim için gurur vesilesi olmuştur." dedi.
Canla başla çalıştım, milletim şahittir
AK Parti Genel Başkanlığı döneminde parti içinde tek bir istifa yaşanmadığına dikkati çeken Davutoğlu, "En önemli hedefim partimin birliğini korumaktı. Canla başla çalıştım, milletim şahittir." diye konuştu. 22 Mayıs'ta kongre kararı alındığını açıklayan Başbakan Davutoğlu,"Aday olmayı düşünmüyorum!" dedi ama Ak Parti'de milletvekilliği görevine devam edeceğinivurguladı.
Cumhurbaşkanımızla ilgili tek bir olumsuz söz ağzımdan çıkmayacak
Davutoğlu, "Cumhurbaşkanımız ile insani ve kardeşlik hukukumuzu gözeteceğim, asla spekülasyon yapılmasına müsade etmem. Ben verdiğim söze sadığım, Cumhurbaşkanımız hakkında tek bir olumsuz söz ağzımdan çıkmadı, çıkmayacak." ifadelerini kullandı.
Herkese hakkımı helal ediyorum
Davutoğlu, "Kimseye sitem, öfke, kırgınlık taşımıyorum. Herkese hakkımı helal ediyorum." dedi.
4 yıl sürmemesi benim tercihim değil, zaruretin sonucudur
Davutoğlu görevi bırakmasıyla ilgili olarak da, "Görev süremizin 4 yıl sürmemesi benim tercihim değil, bir zaruretin sonucudur." ifadelerini kullandı.
Davutoğlu'nun açıklamasından satır başları:
"Herkesi saygı ve muhabbetle selamlıyorum. 25 yıllık tarihte bir akademisyen olarak bir başbakan başdanışmanı, dışişleri başkanı ve başbakan olarak aziz milletin hizmetinde olmak en büyük gurur vesilesi olmuştur.
28 Ağustos 2014 tarihinde kurucu genel başkanımız liderimiz sayın Erdoğan'dan kutsal bir emanet devraldım.
Genel başkanlığım dönemimde tek bir istifa yaşanmamış, tek bir kardeşimiz kopmamıştır.
En önemli hedefim partimin birliğini korumaktı. Canla başla çalıştım, milletim şahittir.
Başbakanlık dönemimde hiçbir yatırım yarım kalmamıştır. 7 Haziran sonrasında puslu havayı seven bütün çakallar ortaya çıkmıştı. 7 Haziran - 1 Kasım arası en kritik dönemdi.
Bu ülkeyi hiçbir zaman hükümetsiz bırakmadık, zor bir dönemdi.
Ülkemiz 20 Temmuz Suruç saldırısının ardından kapsamlı savaş ilanıyla karşı karşıya kaldı. Hiçbir taviz vermedik.
1 Kasım'da gurur duyacağımız bir netice ortaya çıktı. Yeni bir dönem başladı.
Kimse ekonomi konusunda spekülasyon yapmasın, ekonominin dengesiyle oynamasın. Güven ve istikrar devam edecek.
Herhangi bir ilçe ve il teşkilatı atamasında dahi şahsi bir müdahalem olmamıştır.
Cumhurbaşkanımız emanetçi başbakan istemiyorum demişti, ben de bunun için çalıştım.
Son gelişmeler ve istişareler sonucunda 22 Mayıs 2016 tarihinde olağanüstü kongre kararı aldım.
Yüzde 49,5 oranımız son anketlerde yüzde 52'yi aşmıştır. Görevi hakkıyla yaptım.
Mutabakatla genel başkan seçildim, mutabakatın olmadığı yerde genel başkan olmam.
MKYK'da takip edilen yöntemi refik olma durumuyla bağdaştıramadım. Bu anlamda yaptığım muhasebe, bütün dostlarımla yaptığım istişare neticesinde AK Parti'nin birlik ve beraberliğinin devamı için, refik değişmesindense bir genel başkan değişmesinin daha hayırlı olacağını düşündüm. MKYK yenilenmesi gereksiz tartışmalara sebep olacaktı.
Bu bakımdan önümüzdeki genel kongrede aday olmayı düşünmüyorum!
AK Parti'nin birliğinin ve beraberliğinin devamı için genel başkan değişiminin doğru olduğunu düşünüyorum.
AK Parti'nin kaderi sadece AK Parti'nin kaderi değildir, Türkiye'nin kaderidir.
Cumhurbaşkanımız ile insani ve kardeşlik hukukumuzu gözeteceğim, asla spekülasyon yapılmasına müsade etmem. Ben verdiğim söze sadığım, Cumhurbaşkanımız hakkında tek bir olumsuz söz ağzımdan çıkmadı, çıkmayacak.
Cumhurbaşkanımızın onuru benim onurumdur. Kimse yeni fitne kapıları açmaya çalışmasın.
AK Parti vekilliğimi sürdüreceğim. AK Parti milletvekili olarak siyaset mücadeleme son ana kadar devam edeceğim.
Bu süreçte kimsenin şu veya bu sebeple partimizden ayrılmasını istemiyorum.
Bundan sonraki dönemde teşkilatımızın içinde olacağım.
Kimseye sitem, öfke, kırgınlık taşımıyorum. Herkese hakkımı helal ediyorum.
Görev süremizin 4 yıl sürmemesi benim tercihim değil, bir zaruretin sonucudur."
