BİRİNCİ DARBE DAVUTOĞLU'NA, 
2. DARBE MHP KURULTAYINA MI?

Rubil Gökdemir

1 Kasım 2015 seçimlerinde %49,5 oy oranı ve 317 milletvekili sayısıyla milletimizin ortaya koyduğu irade, bir gecede ve bir kişinin şahsi tercihiyle hiçe sayılmış ve ortadan kaldırılmıştır. Objektif hukuk normlarının ve demokratik teamüllerin geçerli olduğu hiçbir ülkede karşılaşmayacağımız bu tablonun adı ancak saray darbesi olarak nitelendirilebilir. Daha da vahimi bu tablo karşısında algılarımız adeta felç edilmiş şekilde, bu durumun normal olarak karşılanması veya öğretilmiş çaresizlik psikolojisinde kabul edilmiş olmasıdır.

Bu durumun AKP'nin iç işi olduğu ileri sürülebilecek olsa bile, iktidar partisindeki genel başkan ve başbakan değişiminin bu kadar sakil bir yöntemle gerçekleştirilmiş olması vatandaşlık bilincine sahip herkesi rencide edecek kadar hukuka ve ahlaka aykırıdır.

11.05.2016 tarihinin gece yarısında twitter fenomeni Fuat Avni'nin paylaşımlarını okuyunca, benzer bir darbenin Yargıtay 18. Hukuk Dairesi vasıtasıyla MHP Kurultayı üzerinden yapılmış olduğu kanaati hepimizde hakim oldu. Ayrıntılarını twitter'dan takip edeceğiniz gelişmelere bakıldığında, Türk siyasetindeki sıkışmışlığın çaresi olarak gözüken MHP'deki değişim hareketinin bir saray darbesine muhatap olduğu açıkça ortadadır.

Tarihin akışı ve tecrübelerimiz göstermektedir ki, bir milletin demokratik taleplerinin saray darbeleri ve derin devletin karanlık dehlizlerinde üretilmiş senaryolarla engellenmesi mümkün değildir.

Ülkücüler ilk defa ve bu kadar köklü olarak bir demokrasi mücadelesinin asli aktörü olma fırsatını saray darbeleri ve karanlık senaryolara bırakmayacak kadar derin bir tecrübenin sahibidirler.

Sevgili kardeşlerim; sakın yeise düşmeyin. Ümitsizlik iman zaafiyetidir. Başlattığınız değişim ve demokrasi hareketi er veya geç mazlum milletimizin arzuları doğrultusunda tahakkuk edecektir.

DEMOKRASİ ŞÖLENİNDE BULUŞMAK ÜZERE...

ALLAH'A EMANET OLUNUZ.

Editör: TE Bilişim