Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Konferans Salonu'ndaki konferansta konuşan Burhan Kuzu, pek çok liderin geçmişte 'başkanlık sistemi'ni uygulamak istediğini söyledi. Süleyman Demirel, Turgut Özal, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş gibi birçok siyasetçinin başkanlık modelini savunduğunu anlatan Kuzu, "Hepsi diyordu ki; bu modeli getirelim. Ben de bunların tamamına şahidim. Özellikle Özal'a danışmanlık yaptım. Demirel bizzat beni çağırdı 'bu modeli getirelim, bu sistem yürümüyor' dedi. Ama olmadı, güçleri yetmedi" dedi.

'DEVLET BAHÇELİ BÜYÜK HİZMET YAPTI'
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin ülkeye büyük hizmet yaptığını kaydeden Burhan Kuzu, "Çünkü 15 Temmuz'u ve 7 Haziran'ı gördü ve memleketin ancak bu yönetimle ayağa kalkacağına kanaat getirdi. Bu modele karşı olmasına rağmen" diye konuştu.
Türkiye'nin bilineni bilinmeyeni, ortaya çıkanı, çıkmayanı 12 darbe gördüğünü söyleyen Burhan Kuzu, "İyi işleyen bir başkanlık modelinde kriz olmayacağından dolayı darbeler de prensip olarak olmaz" dedi.

'YAPTIĞIMIZ İÇ MİMARLIK, İÇ DİZAYN'
Rejim değişikliği iddialarını da değinen Kuzu, şunları söyledi:
"Rejim değişikliği dediğin; devlet yönetimi biçimidir, hükümet modeli değildir. Cumhuriyet yerinde duruyor. O iş bitmiştir. Cumhuriyet ile alakalı kim saldırırsa, onların karşısında evvela Ak Parti durur, bunu bilesiniz. Cumhuriyet bunların babasının malı mı? Atatürk de İnönü de Osmanlı paşasıydı. Şimdi beni konuşturmasınlar. Cumhuriyeti bunlar kurmuş da babasının tapulu malı mı? Yok böyle bir şey. Hepimizin dedeleri Çanakkale'de beraber savaştı da kurdu. Cumhuriyet meselesini getirip, dayayıp milletin kafasının karıştırılmasının anlamı yok. Üniter yapı, Atatürk, Cumhuriyet, Cumhuriyetin ilkeleri yerinde, İstiklal Marşı ve Ankara'nın başkent olması yerinde, bitti, nokta. Bunların yanından geçen yok. O zaman ne rejim değişikliğinden bahsediyorsunuz. Ana kolonlar duruyor. Yaptığımız iç mimarlık, iç dizayn." 

'YENİ MODELİN EN ÖNEMLİ GETİRİSİ KOALİSYONLARA PAYDOS'
Türkiye'nin bugünkü modelden kurtulması gerektiğini anlatan Burhan Kuzu, şöyle konuştu: 
"Diyoruz ki artık koalisyonlara son verelim. Cumhurbaşkanlığı modelinin en önemli getirisi koalisyonlara paydos. Koalisyonda ülke kim vurduya gidiyor. Arabayı kullanan var, 50 kişi de yanında. Biri debriyaj basıyor, biri frene dokunuyor, biri vites arttırıyor. Kim sürüyor bu arabayı? Araba kaza yaptığında birbirini suçluyorlar. Halbuki başkanlık olsa, 5 sene gidecek, arabayı kimin sürdüğü belli. İyi mi sürüyor? Devam kardeşim, kötü mü sürüyor? İn aşağı arkadaş, başka birini getirirsin. Bu kadar net. Ülke bu modelde kim vurduya gidiyor, bizim getirdiğimiz modelde ülkeyi kimim yönettiği belli."

'MECLİS GÜÇLENECEK'
Yeni sistemin Meclisi güçlendireceğini anlatan Kuzu, "Bundan böyle bütçe kanunu hariç, bütün yasaları Meclisin kendisi hazırlayacak. Cumhurbaşkanına 'al sen bunu uygula' diyeceğiz. Esas Meclis şimdi kavuşuyor şahsiyetine ve yetkilerine. Milleti kandırmanın anlamı yok. Bir ülkede başkanlık modeli varsa, kuvvetler ayrılığı vardır. Başka bir modelde kuvvetler ayrımını bulamazsınız" diye konuştu.

KANUNUN ESAS SAHİBİ MECLİS OLACAK
Cumhurbaşkanına verilen kararname yetkisinin sadece yürütme konusunda kullanılacağını vurgulayan Kuzu, kanunun esas sahibinin Meclis olacağını belirtti. Yeni sistemle Türkiye'nin bölüneceği iddialarının da gerçek dışı olduğunu savunan Burhan Kuzu, "Bir defa anayasa buna müsait değil. Buna kimsenin gücü yetmez. Ne özerk bölge, ne özerlik, ne öz yönetim, ne eyalet, ne federal yapı. Böyle bir şey yok. Böyle bir şey olsa PKK balıklama dalar bu işe, hemen 'evet' der. Böyle bir şey yok, hiç bir zaman da düşünmedik" dedi.

Editör: TE Bilişim