Tanrıkulu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, OHAL nedeniyle Türkiye'nin, insan hakları ihlalleri enkazına dönüştüğünü savundu.

Parlamentonun nasıl bir cezaevine dönüştüğünün çok açık bir kanıtı olduğunu ileri süren Tanrıkulu, hazırladığı " AKP OHAL'inin insan hakları enkazı" ve "Mart ayı AKP hükümetinin insan hak ihlalleri raporu" başlıklı iki tabloyu, milletvekili çalışması olarak parlamentoya sokmakta zorlandığını söyledi.

Tanrıkulu, bunlara el konulmaya çalışıldığını öne sürerek, "Parlamentonun kendi giriş kapılarında bile bu kadar çok yasağın milletvekillerine karşı uygulandığı başka bir dönem, 12 Eylül darbe döneminde bile olmadı." görüşünü savundu.

OHAL ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti yetkililerin gerçek olmayan bilgiyi kamuoyuyla paylaştığını iddia eden Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Erdoğan, Van'daki il kongresinde, 'İktidara geldiğimizde sorduk, yurttaşlar OHAL'i istemediklerini söyledi ve biz de kaldırdık' dedi. Tümüyle çarpıtma. Tutanak Dergisi'ne göre, dönemin İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, '19 Haziran 2002'de Şırnak ve Tunceli'de 30 Temmuz 2002 itibarıyla OHAL'i kaldırıyoruz.Diyarbakır ve Hakkari'de son kez 4 ay uzatma istiyoruz' diyor. 3 Kasım 2002'de seçimler oldu, AK Parti 18 Kasım 2002'de güvenoyu aldı. 12 gün sonra 30 Kasım'da Diyarbakır ve Şırnak'taki OHAL kendiliğinden kalktı. Çünkü önceki koalisyon hükümeti, parlamentoya gönderdiği tezkerede son kez uzatıldığını bildirmişti. Geldiklerinde hiçbir ilde olağanüstü hal yoktu, sadece Diyarbakır ve Şırnak'ta12 gün sürdü. Şimdi 81 ilde OHAL var."

Tanrıkulu, Mart 2018'de 33 kişinin gözaltında işkence gördüğünü, en az 2 vatandaşın cezaevinde yaşamını yitirdiğini, 700'e yakın çocuğun, anneleriyle birlikte cezaevinde olduğunu, en az 33 gazeteciye hapis cezası verildiğini, 3 gazetecinin tutuklandığını, 200'den fazla çocuğa karşı istismar suçunun işlendiğini savundu.

Tanrıkulu'na, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik "Kendine yakışanı yap, Mekapları ve YPG üniformasını giy" sözleri de soruldu. Tanrıkulu, "Biz siviliz, sivil siyaset yapıyoruz, şiddete, çatışmaya, teröre karşıyız. Hiçbir zaman da sivil elbiselerimizi çıkartıp, kamuflaj giymeyeceğiz." dedi.

Editör: TE Bilişim