Dervişoğlu: 'Terörsüz Türkiye' Sloganıyla Erdoğan'ın Yeniden Aday Olmasının Önü Açılıyor
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, 'Terörsüz Türkiye' sloganıyla yürütülen sürecin, anayasa değişikliğine ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden aday olmasına yönelik bir plan olduğunu iddia etti. Dervişoğlu, Türkiye'nin uzun vadede büyük sorunlarla karşı karşıya kalabileceğini belirterek, PKK'nın sözde fesih bildirisinde Lozan Antlaşması'nın hedef alınmasına dikkat çekti ve bu durumu 'Batı emperyalizminin, yaşama geçiremediği Sevr Anlaşması'nın intikamını alma girişimi' olarak değerlendirdi.
Dervişoğlu, SZC TV'de İpek Özbey'in moderatörlüğünde katıldığı programda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'SDG hala oyalama taktiklerine devam ediyor' sözlerine ilişkin olarak süreçte yaşanan sıkıntıları dile getirdi. 'Hükümete bazı teminatlar verilmiş ancak beklentilere uygun sonuçlar alınmamış' diyen Dervişoğlu, sürecin başından beri yaptığı uyarıları hatırlatarak, şeffaflık çağrısında bulundu. Kamuoyunun, STK'ların ve Meclis'in bu süreçte figüran konumuna getirildiğini, TBMM'nin ise olup bitenlerin suç ortağı gibi gösterilmeye çalışıldığını ifade etti. Ayrıca, terör, terörist ve terörizm kavramları arasındaki farkın yeterince anlaşılamaması ve jeopolitik gerçeklerin göz ardı edilmesinin uzun vadede olumsuz sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
Dervişoğlu, KCK'nın 'Öcalan'ın fiziki özgürlüğüne kavuşmazsa silah bırakmayacakları' açıklamasını ve Devlet Bahçeli'nin Öcalan'ın TBMM'ye gelmesi yönündeki çağrılarını değerlendirdi. 2013'teki açılım sürecinde Öcalan'ın Türk milliyetçilerini ikna etmeden sürecin yürümeyeceğini söylediğini hatırlatan Dervişoğlu, Bahçeli'nin Öcalan'ın taleplerini yerine getirdiğini, 'umut hakkı' ifadesinin ise Öcalan'ın serbest bırakılması beklentisini işaret ettiğini belirtti. Ancak, milliyetçileri temsilen sadece bir siyasi partinin genel başkanının görüşlerinin Türkiye ve Türk milleti için yeterli olmadığını vurguladı. 'Terörsüz Türkiye' hedefinin, uzun vadede büyük sorunlara yol açabileceğini ve Batı emperyalizminin Sevr Anlaşması'nın intikamını aldığını savundu. Ayrıca, yeni anayasa tartışmaları ve Yerel Yönetimler Yasası'nda merkezi yönetimin vesayeti tartışmalarına değindi ve tek adam rejimini güçlendirecek anayasa değişikliklerine karşı olduklarını ifade etti.
Kaynak:ANKA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.