MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, "Türk milletinin varlığının ve birliğinin yegane temsilcisi MHP'ye yönelik fitne-fesat yuvalarının sistemli saldırılarının devam ettiğini hatırlatarak, "MHP sahipsiz değildir. MHP adını ve amblemini kullanan bu şahısların partimizle uzak yakın ilgilerinin olmadığı küçük bir araştırmayla dahi ortaya çıkabilecektir. Bazı karanlık mahfillerin piyonu olmaktan öteye geçemeyecek olan bu zavallıları Türk yargısına havale ediyoruz" dedi. Büyükataman, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundukları dilekçede, adı geçen kişiler hakkında kamu davası açılmasını istediklerini vurguladı.

Delicious ile paylaşDigg ile paylaşFacebook ile paylaşGoogle Bookmarks ile paylaşStumbleupon ile paylaşTechnorati ile paylaşTwitter ile paylaşLinkedIn ile paylaş


Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, "Türk milletinin varlığının ve birliğinin yeg‰ne temsilcisi MHP'ye yönelik fitne-fesat yuvalarının sistemli saldırıları devam ettiğini belirterek, Kamu düzeni ve barışını bozmak isteyen bir güruh, bir yerlerden işaret almışçasına toplantılar tertip etmekte, bu anlamda ülkenin huzuru ve birliği için gecesini gündüzüne katan MHP'nin Sayın Genel Başkanı ve MHP kadrolarını hedef göstermektedir. Bu gelişmeler göstermektedir ki aylarca önce deşifre ettiğimiz, MİT'e verilen "MHP'yi karıştırın" talimatının gereği, bu zavallı piyonlar kullanılarak gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır " dedi.

MHP sahipsiz olmadığını hatırlatan Büyükataman, " MHP her önüne gelenin saldırıp yıpratacağı bir parti değildir. Partimize yapılan her karalamanın hukuk zemininde takipçisi olacağız. Önce MHP'yi, ardından Türkiye'yi karıştırıp kamu barışının bozulmasına, Türkiye'nin karanlık sokaklarda heba edilmesine, bölünmesine asla fırsat vermeyeceğiz " açıklaması yaptı.

Büyükataman'ın açıklaması şu şekilde:

Türk milletinin varlığının ve birliğinin yegâne temsilcisi MHP'ye yönelik fitne-fesat yuvalarının sistemli saldırıları devam etmektedir. Kamu düzeni ve barışını bozmak isteyen bir güruh, bir yerlerden işaret almışçasına toplantılar tertip etmekte, bu anlamda ülkenin huzuru ve birliği için gecesini gündüzüne katan MHP Sayın Genel Başkanı ve MHP kadrolarını hedef göstermektedir. Bu gelişmeler göstermektedir ki aylarca önce deşifre ettiğimiz, MİT'e verilen "MHP'yi karıştırın." talimatının gereği, bu zavallı piyonlar kullanılarak gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Ancak MHP sahipsiz değildir. MHP her önüne gelenin saldırıp yıpratacağı bir parti değildir. Partimize yapılan her karalamanın hukuk zemininde takipçisi olacağız. Önce MHP'yi, ardından Türkiye'yi karıştırıp kamu barışının bozulmasına, Türkiye'nin karanlık sokaklarda heba edilmesine, bölünmesine asla fırsat vermeyeceğiz.
MHP adını ve amblemini kullanan bu şahısların partimizle uzak yakın ilgilerinin olmadığı küçük bir araştırmayla dahi ortaya çıkabilecektir. Bazı karanlık mahfillerin piyonu olmaktan öteye geçemeyecek olan bu zavallıları Türk yargısına havale ediyoruz.
Bu amaca matuf olarak yasal olmayan şekilde parti amblem ve işaretlerimizi kullanan ve MHP kadrolarına olmadık iftiralar atan şahıslar tarafımızca mahkemeye verilmiştir. Ekte mahkemeye sunmuş olduğumuz gerekçe yer almaktadır. Bundan sonra da partimize yönelik her fiilin karşılığı, demokratik hukuk zemininde tarafımızca aranacaktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

ŞİKAYETÇİ : 1-Milliyetçi Hareket Partisi
2-İsmet Büyükataman (MHP Genel Sekreteri)

VEKİLİ : Av. Dr. Hamit Kocabey
İzmir Caddesi, Fevziçakmak 1. Sokak, No: 7/5 Kızılay /Ankara

SUÇ: Hakaret, Kamu Barışını Bozmak,

ŞÜPHELİLER: 9 Kasım 2014 tarihinde Ankara ilinde bulunan Stardust Kokteyl Salonunda düzenlenen toplantıda Milliyetçi Hareket Partisinin bayrak, amblem ve işaretlerinin kullanılarak Milliyetçi Hareket Partisinin sahibi olduklarını ve Parti yönetiminin ülkenin bölünmesi projesine hizmet eden kişiler olduğunu iddia eden kişiler (ek olarak sunulan belgede Mustafa Kafalı, Ulvi Batu, Osman Kaçmaz, Kerim Yılmaz,Ömer Ay,Turgut Bakırel, Selim Kaptanoğlu, Şenol Uğurlu, Temel Kahveci, Hanım Halilova, Nizamettin Aktay, Nurullah Çetin,Necip Dinçer, Suat Akgüre isimleri sayılmıştır)

KONUSU: 9 Kasım 2014 tarihinde Stardust Kokteyl Salonunda düzenlenen toplantıda Milliyetçi Hareket Partisinin bayrak, amblem ve işaretlerinin kullanılarak Milliyetçi Hareket Partisinin sahibi olduklarını " ...Türk milliyetçiliğinin siyasi yapısı olan MHP bu ahval ve şerait içerisinde öne çıkmak, millet de, devlet de bölünemez diye meydanları inletmek, dosta gurur düşmana korku vermek yerine AKP'nin dolayısıyla da PKK'nın yolunu açacak tarzda Türk milliyetçilerinin önce bilincini sonra da reflekslerini yok etmektedir. O halde durum, lider ve yönetim kadrosunun basit bir başarısızlığından daha çok bilinçli bir proje olarak ülke bölünürken ülkücülerin sessiz kalmasını sağlayan bir yapı olarak algılanmasına başlamıştır" şeklinde açıklamalarda bulunarak mevcut parti yönetiminin küresel bir projenin parçası olduğunu, bilerek ve isteyerek Türk Devletinin bölünmesine katkı sağladıklarını, bu amacın gerçekleştirilmesi için önce Türk Milliyetçilerinin bilincini, daha sonra da reflekslerini yok ettiklerini basın toplantısı ile açıklayan şüphelilerin cezalandırılması için Kamu Davası açılması dileğidir.

KONUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1- 9 Kasım 2014 tarihinde Stardust Kokteyl Salonunda düzenlenen toplantıda Milliyetçi Hareket Partisinin bayrak, amblem ve işaretlerinin kullanılarak Milliyetçi Hareket partisinin sahibi olduklarını " ...Türk milliyetçiliğinin siyasi yapısı olan MHP bu ahval ve şerait içerisinde öne çıkmak, millet de, devlet de bölünemez diye meydanları inletmek, dosta gurur düşmana korku vermek yerine AKP'nin dolayısıyla da PKK'nın yolunu açacak tarzda Türk milliyetçilerinin önce bilincini sonra da reflekslerini yok etmektedir. O halde durum, lider ve yönetim kadrosunun basit bir başarısızlığından daha çok bilinçli bir proje olarak ülke bölünürken ülkücülerin sessiz kalmasını sağlayan bir yapı olarak algılanmasına başlamıştır" şeklinde açıklamalarda bulunarak mevcut parti yönetiminin küresel bir projenin parçası olduğunu, bilerek ve isteyerek Türk Devletinin bölünmesine katkı sağladıklarını, bu amacın gerçekleştirilmesi için önce Türk Milliyetçilerinin bilincini, daha sonra da reflekslerini yok ettiklerini iddia ederek ihanet içinde olmakla suçlamışlardır. (ek-1)
Şüpheliler, basın yayın organlarına verdikleri açıklamalarında açıkça parti yönetimini ihanet içinde olmakla suçlamışlardır. Konuya derinlik sağlamak için Türk Ceza Kanunun aşağıya aldığımız hükmünü incelemekte yarar vardır. Şüphelilerin iddiasına göre MHP Yönetimi Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayrılması projesine destek vermektedir. Bu fiilin adı da ihanettir.
DEVLETİN BİRLİĞİNİ VE ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAK
Madde 302 - (1) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./36.mad) Devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya Devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmaya yönelik bir fiil işleyen kimse, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır
Ülkemizdeki yıkıcı ve bölücü örgütlerin ve siyasi uzantılarının amaç ve gayeleri ülkemiz topraklarının da bir kısmını kapsayan Büyük Kürdistan Devleti kurmaktır. Bu konuda ciddi mesafeler alınmıştır. Mevcut siyasi iktidar çeşitli isimlerle bu bölücü unsurlarla görüşmektedir. Ana muhalefet partisi de aynı minvalde siyasi iktidarla yarış halindedir.

Şüpheliler, MHP Yönetiminin Büyük Kürdistan'ın kurulması projesine destek verdiğini, "PKK'nın yolunu açacak tarzda Türk milliyetçilerinin önce bilincini sonra da reflekslerini yok etmektedir. O halde durum, lider ve yönetim kadrosunun basit bir başarısızlığından daha çok bilinçli bir proje olarak ülke bölünürken ülkücülerin sessiz kalmasını sağlayan bir yapı olarak algılanmaya başlanmıştır" şeklindeki sözlerle ifade etmişlerdir. Bu iddialarını desteklemek adına, gençlerin, kadınların, ülkücülerin ve kendilerinin parti teşkilatlarına sokulmadığını iddia etmişlerdir.

VİCDAN SAHİBİ HER VATANDAŞIMIZ VE BÜTÜN HAİNLER VE BÖLÜCÜLER ŞUNU İYİ BİLMEKTEDİR Kİ, BÖLÜCÜLERİN VE ONLARIN BÜTÜN DESTEKÇİLERİNİN TEK DÜŞMANI MHP VE ONUN ŞEREFLİ MENSUPLARIDIR. BU CAMİAYI VE ONUN YÖNETİCİLERİNİ VATANA İHANETLE SUÇLAMAK ÇOK AĞIR BİR TAHRİK OLMASININ YANINDA AÇIKÇA HAKARETTİR.

Milliyetçi Hareket Partisi Merkez Yönetim Kurulunun, partiyi idare etmek üzere seçerek oluşturduğu başkanlık divanı üyelerinin büyük bir kısmı Milletvekili yani kamu görevlisidir. Milliyetçi Hareket Partisi adına yöneticilerin gösterdiği faaliyetler kamu hizmetidir. Bu yöneticilere karşı görevlerinden dolayı işlenmiş suçlar ise kamu görevlisinin görevinden dolayı işlenmiştir. Müvekkilim İsmet Büyükataman Halen Bursa Milletvekili ve partinin genel sekreteridir. Parti yöneticisidir. Kamu görevlisidir.
HAKARET
Madde 125 - (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dinî, siyasî, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi hâlinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./15.mad) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./15.mad) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin Madde hükümleri uygulanır.
Şüpheliler, kamu görevlisi olan müvekkilim İsmet Büyükataman hakkında görevinden dolayı hakaret etmişlerdir. Bu nedenle cezalandırılmaları gerekir.

2- Vatan ve Millet düşmanlarının korkulu rüyası olan ülkücülerin, birbirine düşürülmeye çalışılması, parti yönetim kadrosunun hainlikle suçlanması, devamında ise MHP BİZİM – MHP BİZİZ şeklindeki afişlerin asılması, yine MHP bayrak ve afişleri altında bu açıklamayı yapmak ne manaya gelmektedir?

Bu açıklamaları yapan şüpheliler, parti teşkilatlarına sokulmadıklarını iddia etmişlerdir. Ancak yaptığımız incelemede hiç birisi parti üyesi olmak için dahi başvuruda bulunmamıştır. Yine şüpheliler bu iddiayı ileri sürerken MHP'nin bütün teşkilatları üye yapma seferberliği ilan etmişlerdir. Hayatlarının bir döneminde ülkücü kuruluşlarla irtibatı bulunan insaf sahibi bir kişinin partiye üye olmak, parti teşkilatlarında görev almak ve var olduğunu iddia ettiği ağır suçlamayı ortadan kaldırmayı düşünmeden, basının karşısına geçerek ülkenin tek umudu ve bölünmenin önündeki tek engelden gedik açmaya çalışması hangi amaca matuftur.

Ülkemizde, bir yandan genel seçimler yaklaşmaktadır. Diğer yandan, çözülme süreci ile ülke bölünmenin eşiğine götürülmektedir. Ayrıca MHP, kongre sürecini başlatmıştır. İlçe ve il kongreleri 26 Şubat 2015 tarihinde tamamlanmış olacaktır. Genel seçimlerde siyasi iktidar, Anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip olmak için söylemlerini değiştirerek sahte milliyetçi söylemler geliştirmeye başlamıştır. Bu tavır değişikliği tamamen milliyetçi oyları toplamaya yönelik sahte bir söylemdir. Seçimden sonra yine milliyetçiliğin ayaklar altına alınma nutuklarına şahit olunacaktır.

Böyle bir ortamda, MHP TÜZEL KİŞİLİĞİNİ TARTIŞMALI HALE GETİRMEK, MİLLİYETÇİ İNSANLAR ARASINDA KAVGAYA, FİTNEYE VE KAFA KARIŞIKLIĞINA SEBEP OLMAK KİME YARAR SAĞLAYACAKTIR? Ya da ülkücüler arasında bir kavganın başlanmasına neden olacak kıvılcımları yakmak, yangına neden olmak kime yarar sağlayacaktır? Bu durumda siyasi çıkar sağlayacakların çıkarı bir yana, hedef gösterilen MHP yönetimi ve teşkilatlarına karşı tahrik edilen insanların saldırısında çıkacak kargaşada, kamu barışı da zarar görecektir. Şüpheliler, MHP yönetim kadrolarını ihanetle suçlamışlardır. Şüpheliler, basın ve yayın organlarındaki bu beyanatları ile ülkemizin iyiniyetli vatansever insanlarını, MHP yöneticilerine ve teşkilatlarına saldırması için tahrik etmişlerdir. Bu nedenle Ceza Kanunun aşağıya alınan hükmünü de ihlal etmişlerdir.

Suç işlemeye tahrik
MADDE 214. - (1) Suç işlemek için alenen tahrikte bulunan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Halkın bir kısmını diğer bir kısmına karşı silâhlandırarak, birbirini öldürmeye tahrik eden kişi, onbeş yıldan yirmidört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Tahrik konusu suçların işlenmesi hâlinde, tahrik eden kişi, bu suçlara azmettiren sıfatıyla cezalandırılır.

NETİCE VE TALEP:
Yukarıda açıklanan ve Sayın Başsavcılığınızca yapılacak soruşturmada ortaya çıkacak nedenlerle, suç işleyen şüphelilerin tespitinin yapılarak cezalandırılmak üzere kamu davası açılmasını saygıyla arz ve talep ederiz. 14.11.2014

Şikâyetçiler Vekili; Av. Dr. Hamit KOCABEY

Editör: TE Bilişim