28 Şubat davasının bir numaralı sanığı dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmailHakkı Karadayı, dün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 48. celsesinde hakim karşısına çıktı. Salona girerken tutuklu sanık Çevik Bir'le konuşmayan Karadayı, ilginç açıklamalar yaptı: 

 Ülke genelinde ciddi bir gerginlik yaşanmıştır. Ancak huzursuzluğun kaynağı kesinlikle Silahlı Kuvvetler olmamıştır. Erbakan-Çiller koalisyonu, temel anayasal prensiplerin zaman zaman dışına kayarak, özellikle, dini siyasete alet ederek, irticai gelişmelere kucak açmak, laikliği yıpratmak, bazı çevreleri tahrik etmek suretiyle kamuoyunda ciddi huzursuzluklara neden olmuştur. Kışkırtma tamamen siyasi boyutta oldu. 

BELGELERDE İMZAM YOK 

 28 Şubat MGK'sı, kaygılar nedeniyle toplandı. Batı Çalışma Grubu'yla (BÇG) ilgili hiçbir şey hatırlamıyorum. Grubun rutin bir çalışma grubu olduğu ortada. Savcının gösterdiği belgelerde imzam yok. 

 Hükümetin görevini yapmasını engellediğimizi asla ve asla kabul etmiyorum. Böyle bir olaya şahit olanlar varsa gelip açıklasınlar. Çoğu hayattalar. Silahlı Kuvvetlerimiz, bu süreçte, hükümetin hangi görevine mani olmuş, nerede ne şekilde bir cebir şiddet kullanmış, bunun kesinlikle açıklanması gerekir. Bu iddianın iddianameye konması, bu iddianameyi çürüttüğü gibi, tarihe de bir hukuk rezaleti olarak geçer. 

NEDEN YILLAR SONRA? 

 Merhum Erbakan'ın dilekçesi kabul edilip, Çiller Başbakan olsaydı, dava açılacak mıydı? Bu dava merhum Erbakan hayatta olduğu süre içinde neden açılmadı? 

 Sincan'da tanklardan haberim yoktu. Sordum, 'Tatbikattır' dediler. Hayatın cilvesine bakınız ki, 17 yıl sonra, gazete kupürlerine dayanan hayali darbe iddianamesi karşısında, savunmadayım. 

* Saat 09.45'de adliye gelen Karadayı bir süre baro odasında avukatları ile sohbet etti. Daha sonra duruşma salonuna geçen Karadayı'nın, sanıklar için ayrılan bölüm yerine avukatının yanındaki sandalyeye oturması dikkat çekti. Hakim, Karadayı'ya, "Eğer bir sağlık sorunu yaşarsanız, mutlaka haber verin" dedi.

Editör: TE Bilişim