İsmail Türk'ten çok konuşulacak "milliyetçilik" açıklaması

Türk Milliyetçiliği tartışmaları yıllardır gündemden düşmüyor. Milliyetçi siyasi partilerin bölünerek artması, ve bir araya gelememeleri tartışmaları daha da alevlendirirken; MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Öcalan açıklaması ile başlayan yeni süreçte, milliyetçilik tartışmaları farklı bir kulvara doğru yöneldi.

Habererk Genel Yayın Yönetmeni İsmail Türk, sosyal medya hesabından yayınladığı yazılı mesajında önemli değerlendirmelerde bulundu.

"Türk Milliyetçiliği: Güven Bunalımının Eşiğinde" başlığı ile yayınladığı mesajında Türk, "Dünyanın her yerinde milliyetçilik yükselirken Türkiye’de Türk milliyetçileri paramparça! Türk milliyetçiliği, bu toprakların binlerce yıllık tarihinden süzülüp gelen, halkın birlik ve beraberliğini, bağımsızlığını ve kültürel değerlerini esas alan bir idealdir. Ancak son dönemde bu ideali temsil ettiğini iddia eden bazı siyasi figürler ve yapılar, milletin güvenini ağır şekilde sarsmıştır. Türk milletine verilen sözlerin tutulmaması, şeffaflıktan uzak siyaset anlayışı ve perde arkasında başka güçlerin etkisiyle hareket edilmesi, milliyetçi camiada büyük bir kırılmaya neden olmuştur." dedi.

Türk Milliyetçiliğinin kullanıldığına vurgu yapan Türk, "Türk milliyetçiliği söylemiyle halktan destek toplayıp, sonrasında farklı çıkar çevrelerinin uzantısı haline gelen bazı isimler ve partiler, bu kutsal davayı araçsallaştırmış, ideolojik bir sapmaya öncülük etmiştir. Bu durumdan sadece bazı bireyler değil; milliyetçilik adına sahneye çıkmış bütün siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri sorumludur. Zira sessiz kalmak da bir tür onay vermek anlamına gelir. Türk milliyetçiliği, tarihi boyunca birçok baskıya, zorbalığa ve ihanete karşı direnmiş bir ideoloji olarak, içinden geçmekte olduğu bu “güven bunalımı” sürecinden de ancak samimi, ilkesel ve tutarlı bir duruşla çıkabilir."

İsmail Türk'ün açıklamalarının tamamı şöyle:

"Türk Milliyetçiliği: Güven Bunalımının Eşiğinde. Dünyanın her yerinde milliyetçilik yükselirken Türkiye’de Türk milliyetçileri paramparça! Türk milliyetçiliği, bu toprakların binlerce yıllık tarihinden süzülüp gelen, halkın birlik ve beraberliğini, bağımsızlığını ve kültürel değerlerini esas alan bir idealdir. Ancak son dönemde bu ideali temsil ettiğini iddia eden bazı siyasi figürler ve yapılar, milletin güvenini ağır şekilde sarsmıştır. Türk milletine verilen sözlerin tutulmaması, şeffaflıktan uzak siyaset anlayışı ve perde arkasında başka güçlerin etkisiyle hareket edilmesi, milliyetçi camiada büyük bir kırılmaya neden olmuştur. Türk milliyetçiliği söylemiyle halktan destek toplayıp, sonrasında farklı çıkar çevrelerinin uzantısı haline gelen bazı isimler ve partiler, bu kutsal davayı araçsallaştırmış, ideolojik bir sapmaya öncülük etmiştir. Bu durumdan sadece bazı bireyler değil; milliyetçilik adına sahneye çıkmış bütün siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri sorumludur. Zira sessiz kalmak da bir tür onay vermek anlamına gelir. Türk milliyetçiliği, tarihi boyunca birçok baskıya, zorbalığa ve ihanete karşı direnmiş bir ideoloji olarak, içinden geçmekte olduğu bu “güven bunalımı” sürecinden de ancak samimi, ilkesel ve tutarlı bir duruşla çıkabilir. Artık ihtiyaç duyulan şey; halkın güvenini yeniden kazanacak, çıkar hesaplarıyla değil, milletin geleceğiyle hareket edecek yeni bir anlayıştır. Çünkü milliyetçilik; sadece bir söylem değil, bir duruştur. Ve bu duruşun yeniden inşa edilmesi, ancak samimiyetle mümkündür."