CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'de yaşanan olağanüstü kongre krizine ilişkin açıklama yapıptı. Kılıçdaroğlu, kararı darbe olarak değerlendirerek "4 Mayıs saray darbesini bir partinin bir iç meselesi olarak görmemesi lazım. Aydınlar demorkasiden yana olanların hepsinin darbeye dirnemesi bir zorunluluktur. Bir dikta zeminin hazırlanması için ülkenin başbakanı için saray darbesi yapanlar asla unutmasın CHP oldukça amaçlarına asla ulaşamayacaklardır" dedi. 

 

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: 

 

"Helallik boynumuzun borcudur, tüm haklarımızı helal ediyoruz. Başarılarını anlattı ama başbakanlık koltuğundan ayrılmasının kendi tercihi olmadığı da ifade etti. Kendi tercihi değilse hangi gerekçeyle başbakanlıktan ayrıldı. Bu sorunun yanıtı verilmedi. izin verirseniz bu sorunun yanıtını vben vereyim. 17 Aralık 2012, dönemin Başbakanı şu ifadeyi kullandı: Yasama ve yargı benim için ayak bağıdır. Yani güçler ayrılığı ilkesini açıklıkla reddetti. Sonra devam etti. 21 Mart 2015, sayın Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçildikten sonra: Parlamenter sistem artık bekleme odasına girmiş bulunmaktadır. Bu cümleyi birkaç yerde tekrar etti.

 

"4 MAYIS SARAY DARBESİ"

 

Bu söylemler aslında sivil görünümlü bir darbenin, bir dikta yönetimi özleminin ayak sesleriydi.Bunu defalarca dile getirdik. Dünkü görüşmede darbe fiilen gerçekleşti. Darbenin adı 4 Mayıs Saray Darbesi'dir.4 Mayıs saray darbesi, 28 Şubat'ı da aşan bir niteliğe sahiptir. 4 Mayıs saray darbesi ile Sayın Davutoğlu başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştır. Bu darbe 'yol arkadaşım' dediği bir kişi tarafından gerçekleşmiştir. Sayın Davutoğlu başbakan olarak iki kere seçimlere girdi. Parlamenter demokratik sistem içinde Sayın Davutoğlu başbakanlık koltuğuna oturmuştur. Meşruyeti yargılanmamıştır. Kendisinin de sıklıkla vurguladığı milli irade getirmiştir.

 

"23 MİLYONUN İRADESİYLE DEĞİL 1 KİŞİNİN İRADESİYLE KOLTUĞUNDAN AYRILDI"

 

Sayın Davutoğlu 23 milyonun iradesiyle değil, bir kişinin iradesiyle koltuğundan ayrılmıştır. O bir kişi 4 Mayıs'ta saray darbesini gerçekleştiren kişidir. Ülkesinin demokrasisini değil, dikta rejimini isteyen kişidir. Sayın Davutoğlu, dikta yönetimine zemin hazırlamıştır. Demokrasiden yana olan herkes darbeye direnmelidir.

 

Bir dikta yönetiminin yasal zeminini hazırlamak için 4 Mayıs saray darbesini yapanlar CHP olduğu sürece asla amaçlarına ulaşamayacaklar. 150 yıllık parlamenter rejimimizi bir diktatöre teslim etmeyeceğiz. Darbecileri yeneceğiz. Tarih de bunu hep böyle yazmıştır.


YENİ BAŞBAKAN KİM OLACAK?

 

Sayın Davutoğlu başbakan olarak iki kere seçimlere girdi. Parlamenter demokratik sistem içinde Sayın Davutoğlu başbakanlık koltuğuna oturmuştur. Meşruyeti yargılanmamıştır. Kendisinin de sıklıkla vurguladığı milli irade getirmiştir. Sayın Davutoğlu 23 milyonun iradesiyle değil, bir kişinin iradesiyle koltuğundan ayrılmıştır. O bir kişi 4 Mayıs'ta saray darbesini gerçekleştiren kişidir. Ülkesinin demokrasisini değil, dikta rejimini isteyen kişidir. Sayın Davutoğlu, dikta yönetimine zemin hazırlamıştır. Sayın Davutoğlu'nun 4 Mayıs saray darbesine direnmesi gerekirdi. Sayın Davutoğlu'nu savunmak da bize düştü.

 

ERDOĞAN: BAŞBAKAN'IN KENDİ KARARI

 

AKP'nin neredeyse bütün kadrolarının 4 Mayıs saray darbesini kabullenmeleri de demokrasimiz için acı tablodur. Demokrasilerde darbeler desteklenmez, direnilir. Davutoğlu maalesef bunu yerine getirememiştir. 4 Mayıs saray darbesi 64. Hükümet'e karşı yapılmıştır. Demokrasiden yana olan herkes darbeye direnmelidir. Bir dikta yönetiminin yasal zeminini hazırlamak için 4 Mayıs saray darbesini yapanlar CHP olduğu sürece asla amaçlarına ulaşamayacaklar. 150 yıllık parlamenter rejimimizi bir diktatöre teslim etmeyeceğiz. Darbecileri yeneceğiz. Tarih de bunu hep böyle yazmıştır."

Editör: TE Bilişim