KRT Haber Müdürü Çağlar Cilara’nın konuğu olan CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, AKP’nin, yüzde 50+1’i elde etmek uğruna MHP ve küçük partilere muhtaç kaldığını belirterek, AKP’nin MHP’nin her istediğini yapmak zorunda kalan bir parti olduğunu söyledi.

Barış Yarkadaş, “Milliyetçi Hareket Partisi’nin dediği her şeyi yapmak zorunda kaldı AKP. Örneğin Milliyetçi Hareket Partisi, AKP’yle yaptığı yerel seçim pazarlığında 8 büyükşehiri istedi” dedi.

Barış Yarkadaş sözlerine şöyle devam etti:

“Bunu bir daha söyleyeyim.  Millyetçi Hareket Partisi, AKP’yle yaptığı görüşmelerde 8 büyükşehiri istedi. AKP, 8 büyükşehir yerine 6 büyükşehiri Milliyetçi Hareket Partisi’ne verebileceğini söyledi.

Bu sözler üzerine Çağlar Cilara, “Ama şimdi bakın, bunu her konuğuma soruyorum. Eskiden AK Parti’nin, ne MHP’ye, ne yüz bin oyu olan Büyük Birlik’e, ne kırk bin oyu olan Vatan Partisi’ne ihtiyacı yoktu. Yüzde 30’la da, 40’la da yöneten tarafta olurdu, tek başına iktidar olmasa da ama şimdi MHP’ye, hatta bin oyu olan bir partiye bile muhtaç hale geldi. Bu yüzde 50+1’le iktidar olunacağı için meydana geldi bu tablo” dedi. Bu sözler üzerine, Yarkadaş, “MHP’nin istediği olur sonuçta. MHP, AKP’ye İzmir’de, Antalya’da, Adana’da, Mersin’de, Balıkesir’de, bildiğim kadarıyla Bilecik’te aday çıkarmamasını istedi. Muhtemelen bu uzlaşmalar onlar açısından olumlu sonuçlanırsa, saydığım illerde AKP’nin adayı olmayacak yerel seçimlerde. Milliyetçi Hareket Partisi’nin adayları olacak. Yani İzmir’de AKP aday çıkarmayacak, bunun yerine Milliyetçi Hareket Partisi aday çıkaracak. Adana’da AKP aday çıkarmayacak, Milliyetçi Hareket Partisi aday çıkaracak. Niye? Çünkü; AKP’nin, MHP’nin yüzde 3’lük, 4’lük, 5’lik artık her ne kadarsa o oya ihtiyacı var. Devlet Bahçeli, AKP’ye istediği her şeyi yaptırabilme gücüne sahip. Neden? Yüzde 50+1’le. Şimdi düşünün. Hemen geriye dön. Ne oldu? Devlet Bahçeli, bir sabah kalktık, başkanlık sistemini ortaya attı ve 50+1 geldi. AKP ve Tayyip Erdoğan buna hiçbir şey diyemedi ve o kulvara girmek zorunda kaldı.”

Çağlar Cilara programın devamında, “Peki o zaman AK Parti’nin tek başına iktidarı elinden alınmış oldu? Artık muktedir değil o zaman? AK Parti’den kim cüret edebilirdi, bir önceki parlamenter sistemde gel bana 8 büyükşehir ver demeye. Hele yüzde 10 oyuyla” dedi. Yarkadaş ise, “AKP’nin siyasi bir tuzağa düştüğünü ve elindeki iktidarı, Milliyetçi Hareket Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin bileşenleri ile paylaşmak zorunda kaldığını görüyoruz. AKP iktidarı hem başkanlık sisteminin referandumdan hileli yol ile de olsa geçmesinden rahatsız, hem Milliyetçi Hareket Partisi’nin kendisine her şeyi yaptırmasından oldukça tedirgin. Şimdi düşünün. Milliyetçi Hareket Partisi ne derse AKP onu yapmak zorunda kalıyor. Meclis içtüzüğünü bile Milliyetçi Hareket Partisi değiştirdi. HDP milletvekillerine kürsü konuşmalarından dolayı verilen cezalar bile MHP’nin önerisiydi. AKP milletvekillerinin itirazlarına rağmen, parti içinde yaptıkları tartışmaların itirazlarına rağmen bu kabul edildi. Niye? Çünkü; 50+1 olarak adlandırılan formülasyonda Milliyetçi Hareket Partisi’nin desteğine ihtiyaçları var. Şu an Türkiye, örtülü bir koalisyonla yönetiliyor, AKP iktidarı, Türkiye’de koalisyonlar devrini sonlandıracağız derken kendisi Milliyetçi Hareket Partisi’yle koalisyon kurdu. Şimdi o koalisyona Büyük Birlik Partisi’ni ve Saadet Partisi’ni de eklemek istiyor. Bunun iki sebebi var: 1- Büyük Birlik Partisi, Saadeti’ni bu koalisyona ekleyerek hem 50+1’i garanti altına almaya çalışıyor, hem de Cumhuriyet Halk Partisi, HDP ve İYİ Parti’yi marjinalize etmeye çalışıyor. Efendim şimdi bunlar da; ‘’biz milliyiz, bunlarda terör örgütlerinin desteğiyle hareket ediyorlar’’ algısı yaratmaya çalışıyor ama AKP şunu bilsin ki: Ne yaparlarsa yapsınlar, şu an da dün telefonlarına bile çıkmadıkları, o küçük parti olarak aşağıladıkları partilere muhtaç hale geldiler. Milliyetçi Hareket Partisi, bu bağlamda AKP’nin yaşam destek ünitesidir. Devlet Bahçeli, fişi çektiği an Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarı sona erer.”

Çağlar Cilara, “Peki o zaman Sayın Devlet Bahçeli çok iyi bir politikacı. Bakın seçime girmeden iktidarı aldı. Hem de Erdoğan gibi güçlü bir liderin elinden aldı. Bakın çok önemli değil mi bu politika açısından? Ne kadar başarılı, oy almadan, işte yüzde 40’ları bulmadan, seçime girmeden AK Parti gibi bir iktidardan devletin kadrolarını alıyorsun” dedi. Yarkadaş bu sözler üzerine, “Şimdi sen durumu özetledin. Ben sana yeni bir bilgi daha vereyim. Sen her seferinde buradan manşetler çıkartıyorsun ve çok da beğeniyle izlenen bir programın var. Adalet ve Kalkınma Partisi, Devlet Bahçeli’nin kendilerine dayattığı ve kabul ettirdiği, farkına şimdi şimdi vardıkları, ‘’eyvah başımıza ne geldi’’ dedikleri 50+1 formülasyonundan kurtulmaya çalışıyor ve bunun için kendi içlerinde, ‘’acaba bir anayasa değişikliği yapsak da Cumurbaşkanlığı seçimini iki turdan çıkartıp, tek tura mı çevirsek diye’’ tartışıyorlar, bunun da hukuki zeminin olup olmadığına bakıyorlar. Devlet Bahçeli’den, MHP’den aslında AKP kurtulmaya çalışıyor ama şunu söyleyeyim; AKP, Devlet Bahçeli’den kurtulmaya çalıştıkça, Devlet Bahçeli öyle taktikler üretiyor ki AKP hareketsiz kalıyor” dedi.

Editör: TE Bilişim