Tanrıkulu, partisinin İzmir İl Teşkilatındaki bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin zorlu, sosyal ve ekonomik maliyeti oldukça ağır terörle mücadele sürecine devam ettiğini, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, bunun daha da ağırlaştığını gören MHP'nin bu mücadelede devletin yanında yer aldığını belirtti.

Türkiye’de siyasetin, halen siyaset dışı mihraklar tarafından şekillendirilmeye çalışıldığını kaydeden Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu demokrasi dışı faaliyetler, gerek bazı medya kanallarıyla gerekse yabancı sivil toplum kuruluşlarının ülkemizde gerçekleştirdiği faaliyetlerde açıkça görülmektedir. Bunlar akıllarınca siyasi kurumları yıpratmaya çalışmakta, diğer yandan ise bazılarını parlatmaktadırlar. Eğer demokrasiye inanç tam ise tüm dünyada olduğu gibi bu tür faaliyetler ilgili kurumlar tarafından esasen tam olarak irdelenmeli, milletimizin siyasi değerlerine, siyasi tercihlerine saygı gösterilmesi sağlanmalıdır. Türkiye’nin beka mücadelesi verdiği bu zaman aralığında Milliyetçi Hareket Partisi için siyasi polemik yaratmak isteyen, siyasette kavga ve kutuplaşma arayışında olan kim varsa art niyetlidir ve dikkatle izlenmelidir diyoruz."

Tanrıkulu, Türkiye'yi batılı medya kuruluşlarına şikayet ederek, ekonomik anlamda zarar görmesini bekleyenleri Türk insanının affetmeyeceğini, ABD’nin YPG'ye ve PKK'ya verdiği silah ve mühimmat desteğinin artık milli güvenlik sorunu haline dönüştüğünü kaydetti.

Almanya'nın kendisini AB'nin patronu olarak gördüğünü ve Türkiye karşıtı terör örgütlerini desteklediğini belirten Tanrıkulu, "Türkiye'nin iç tartışma ve anlaşmazlıklara gömülmesini projelendirenler, eş zamanlı olarak da çevremizde korsan terör devletinin temellerini atmaya çalışmaktadırlar." dedi.

Tanrıkulu, Türkiye'de yüksek enflasyonun devam ettiğini, iç piyasadaki nakit akışını canlandırma çabalarının sonuç vermediğini, işsizliğin arttığını, Türkiye'nin dünya ticaret pazarından aldığı payı artıramadığını anlattı.

İzmir'in 15 yıl öncesine göre hak ettiği kamu yatırımlarını alamadığını, İzmir'de gelişmiş bir belediyecilik anlayışının olmadığını belirten Tanrıkulu, İzmir’in yaşam kalitesini artıracak, gerçek anlamda hizmetlere ihtiyacının olduğunu bildirdi.

Tanrıkulu, Çiğli'de okul servisinde yaşanan sorumsuzluk ve ihmaller sonucunda minik Alperen'in hayatını kaybettiğini hatırlatarak, "Alperenimiz de bizim Fırat Çakıroğlumuz'dur. Fırat'ın hukuki sürecini nasıl takip ettiysek, Alperen’in ölümüne neden olan sorumluların da en ağır cezayı alması için gereken hukuki mücadele verilecektir." diye konuştu.

MHP İzmir İl Başkanı Necat Karataş ise MHP'nin kurucu üyelerinden Muzaffer Kayıhan'ın hayatını kaybettiğini belirterek, cenazenin Kemalpaşa'nın Halilbeyli Mahallesi'nde kılınacak namazın ardından, toprağa verileceğini aktardı.

Kaynak: aa