“Ömrünü Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkücü Camiaya adamış, maddi ve manevi herşeyi vermiş bir kişi olarak hareketimizin Genel merkezden iyi yönetilmediğini, Türk Milletine bu zor günlerde ümit olamadığını söylediğimiz için bir yıl önce görevden alındık.

Bizler makamlarda olduğumuz zamanlarda değil her daim Ülkücü ve Dava adamı olduk, her daim hareketin ve davanın emrinde olduk. Bizim kırgınlığımız davaya değil kişilere olmuştur, bu tavrımızı hareketin içerisinde bulunan emek koyan tüm ülküdaşlarımız bilirler. Bizlerin bu hareketten başka gidecek yeri yoktur ve kimsede bizleri bir yerlere yakıştırmaya kalkmasın. Bizim gibi düşünen ve bizimle birlikte hareket eden mensuplarımız, bize her türlü yakıştırmayı yapan ve idareyi elinde bulunduranlardan kat be kat fazladır. Biz ülkemiz ve hareketimiz için, bizlere yapılan tüm bu haksızlıklara karşı mücadele ederek sonuna kadar “HAYIR” diyoruz.

Sayın Genel Başkanımıza ağza alınmayacak hakaretler eden ve iftira atanların bugün göklere çıkarma gayretleri çok manidardır ve tarafımızdan dikkatlice takip edilmektedir. Sayın Genel Başkanı dün söyledikleri ile yargılayıp yerden yere vuranların şimdilerde methiyeler dizmesi dikkatimizden kaçmamaktadır.

Kongre talebimizin akabinde aday olan arkadaşlarımıza olmadık hakaretler yağdıranlar, onlara bakanlık teklif edildiğinde neredeydiler. Bizler tüm aday arkadaşlarımızın şerrinden eminiz. Kimseler kendilerini hakim, savcı yerine koyarak Ülkücü Hareketin içerisinden fetöcü çıkarma gayretinde bulunmasınlar. Ülkücü Türk Milliyetçisinden Vatan Haini, Ülkücü Türk Milliyetçisinden Fetöcü olmazzzzzzz. Ülkücüler, vatanı ve bayrağı için gözünü kırpmadan ölüme gidecek yürekli insanlardır.

Bize bu yakıştırmaları yapan güruhlar, Vatan Haini ve Fetöcü arıyorsanız, arşivlerinizi ve çevrenizi tekrar gözden geçirin. Düne kadar “Ne istediler de vermedik”, “Beraber yürüdük biz bu yollar da” diyenlere baksınlar. 28 Şubat muhtırasında köşe buçak kaçanlar, bugün o karanlık dönemde muhtıranın karşısında dimdik ayakta duranları fetöcü diye yaftalamaya çalışmaktadır. Başbakan Yardımcılığı teklif edildiğinde fetöcü olmayan ancak teklifinizi kabul etmediği için Fetöcü diye yaftalamaya çalıştığınız Hanımefendinin bir sözünü hatırlatmak gereği duymaktayız. Ne diyordu Sayın AKŞENER “elinde bilgi ve belgesi olan Savcılığa buyursun, eğer elinde bilgi ve belge olduğu halde savcılığa gitmeyen şerefsizdir, alçaktır.” Bütün bunların ışığında, anlaşılıyor ki sizlerin işi iftira atmaktır.

Dün 28 Şubat mağdurunu oynayanların, bugünkü uygulamalarının 28 Şubatı aratır hale geldiğini saklamaya çalışmanızdaki çabanızı anlıyoruz.

Ne hazindir ki, bu güne kadar bizleri hiç gören, ilgi alanına dahi giremediğimiz gruplar Milliyetçi Hareket Partisi hakkında keramet ehli gibi konuşmaktadırlar. Siz çöplüğünüzde kalın, Ülkücüler kendi geleceğini tayin edebilecek karakter ve kabiliyette olan, yetişmiş insanlardır. Bu hareketin her mensubu bizim için bir değerdir.

Bu günlerde söyleyecek söz bulamayanlar, Dokuz Işık Doktrinindeki Şahsiyetçilik ve Hürriyetçilik İlkeleri doğrultusunda vermiş olduğumuz bir karardan dolayı, ömrünü Vatan, Millet ve Bayrak sevdasına adamış Ülkücüler için hain ve terörist yakıştırması yapanlara, Bizleri 15 yıldır yönetenlere, ellerinde ki gücü kullanarak Türklüğe ve Türk Milliyetçilerine her türlü hakareti edenlere cevabımızdır.

* Askeri diktatörlükten bile daha kötü bir anayasa yaptığınız için HAYIR,

* Milli İradenin seçtiği vekillerden değil de, Başkanın keyfiyetine göre atanan Bakanlıklar dönemi için HAYIR,

* Seçen Milli İradeye değil de, atayan başkanına karşı sorumlu bakanlık dönemi başlayacağı için HAYIR,

*Ülkedeki bütün Devlet kurumlarının varlığı ve seçiciliğinin bir kişiye bırakılacağı için HAYIR,

*Başkanın tek başına Özerk Bölgeler kurabileceği bir sistem olduğu için HAYIR,

*2010 Yılında yapılan ve FETÖ ile birlikte geçirdiğiniz Anayasa oylamasının sonuçlarını gördüğümüz için HAYIR,

*Dereyi geçtikten sonra, nasıl bir yol izleyeceğiniz, kimlerle yol arkadaşlığı yapacağınızı bilmediğimiz ve sizlere güvenmediğimiz için HAYIR,

*Hala derin dondurucu da bulunan açılım sürecinin ne zaman oradan çıkarılacağını bilemediğimiz için HAYIR,

*Türk isminden rahatsızlığınızı, Andımızın kaldırılmasını, T.C. ibaresinin kaldırılmasında emeğiniz olduğu için HAYIR,

* 15 yıldır Ülkücülere reva gördüğünüz zulüm devam ettiği için HAYIR,

*Atanacak başkan yardımcılarının ve bakanların nasıl ve neye göre atanacağını bilmediğimiz için HAYIR,

*Yargı ve Yasama tek adama bağlandığı için HAYIR,

*Yarınlarımız ve geleceğimiz olan çocuklarımıza ve torunlarımıza demokrasinin tam olarak yaşandığı, eşitlik ve evrensellik ilkelerinin hüküm sürdüğü tam bağımsız bir Türkiye bırakabilmek için HAYIR,

*Başkanın, Başkomutanlık yetkisini kullanarak tek başına savaş kararı alabilmesine HAYIR,

*Anayasa Mahkemesinin 15 üyesinden 12 sini, diğer yargı organlarının neredeyse tamamını Başkan atayacağı için HAYIR,

*Gücün, halkın seçtiği meclisten alınarak tek elde toplanmasına HAYIR,

*2002 den beri torba kanunlar da dahil olmak üzere 2000 nin üzerinde kanun çıkaran TBMM ne, çok ağır çalışıyor diyerek, milletin kandırılmasına HAYIR,

Ülkenin yönetiminde 15 yıldır bulunduğu halde hala prangalardan bahsedenlere şunu sorma hakkımız vardır. Bu prangalar nedir ve kimlerdir. Bizler Millet iradesi olarak sizlerden bunu öğrenmek hakkımızdır diye düşünüyoruz.

Ne istediler de vermedik diyerek FETÖ ile, Çözüm süreci ile PKK ya istediklerini verebilenler, başka hangi prangadan bahsetmektedirler. Bunu Yüce TÜRK Milletine açıklamak zorundadırlar.

Karar siz değerli Hemsehrilerimizin vijdanlarına kalmıştır.

Tekrar söylemek istiyorum, Bu parti meselesi değildir Sizler yine seçimlerde oyunuzu görüşünüze uygun fikirlerinizin örtüştüğü siyasi partinize verebilirsiniz.Genel başkanı parti liderinizi sevebilirsiniz ama bu

referamdumda bir kişiye tüm yetkileri vermeyiniz,Türkiye cumhuriyetinin geleceğini bir kişinin iki dudağının arasında olmasın.

Bugün fikirlerin doğrultusunda seçeceğin başkan yarınlarda senin hiç istemediğin bir görüşten seçildiği zaman elinden bir şey gelmeyecek.Bunu unutma Bu günler için değil yarınlarımız için HAYIR.

Editör: TE Bilişim