TBMM’de Meclis İdare Amiri Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz’ın da hazır bulunduğu basın toplantısında konuşan Vural, Adana’da yeni bir ’milli irade hazımsızlığı ve hırsızlığına’ yönelik çabaların kabul edilemez olduğunu söyledi. Konuşmasında ’hukuk’ vurgusu yapan Vural "Yargının bir silah olarak kullanılmasını istemiyoruz. Ama maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi’nde yargı bir silah olarak kullanılmış ve bu yönde uygulanan çifte standartla çok farklı uygulamalar tecelli ettirilmiştir" dedi. Vural, şu görüşleri dile getirdi: "Zamanında Aytaç Durak’ın MHP’den Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı da hazmedememişlerdir. Maalesef görevden alınmalar yapıldı ve sonuçta Aytaç Durak’la ilgili iddiaların gerçek olmadığı ortaya çıktı. Ama Adanalılar’ın iradesi elinden alınmıştı. Şimdi aynı şekilde Adanalılar bir ders daha verdi. Hüseyin Sözlü’yü Belediye Başkanı yaptılar. Daha sandıkta bu iradeyi hazmedemediler. Bir çok oyunlar oynandı. Hüseyin Sözlü’ye mazbatası 10 gün geç verilmişti."
Oktay Vural, yurt dışı yasağıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Adana Büyükşehir Belediyesi’nin yurt dışında projeleri yok mu, temsil edilmeyecek mi, hakkını kim koruyacak? Adana Büyükşehir Belediye Başkanı kaçacak mı, ülkeden mi gidecek? Bu bir itibarsızlaştırma aracı olarak kullanılıyor. Bir kısım medya, Hüseyin Sözlü’nün kelepçelenmemesi ve tutuklanmamasıyla ilgili eleştirilerde bulunarak, algı operasyonuyla itibarsızlaştırma çabalarını yoğunlaştırmışlardır. Hüseyin Sözlü’nün 17 yıllık belediye başkanlığı geçmişinde hakkında tek dosya yoktur. Dolayısıyla 17 yıldır hakkında hiçbir soruşturma olmayan kişinin daha sonra çıkan bir takım yayınlar münasebetiyle yargılanmaya başlanması ve yurt dışına çıkma yasağı konmasıyla, bir suç varmış gibi halkta şüphe oluşturulmak istenmektedir. Adanalıların iradesine yine darbe vurulması amaçlanmaktadır."
