Öztürk konuşmasının bir bölümünde, 1992 yılında MHP'den ayrılan Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarını FETÖ'nün teşvik ettiğini ima etti.

Bu duruma çok sert tepki gösteren eski Kahramanmaraş BBP Milletvekili Ökkeş Şendiller "Bu alçak iftiraları ispatlamayan haysiyetsiz ve şerefsizdir.Başka şeyler söylemeye terbiyemiz elvermez.Ayrıca hukuk önünde de görülecek hesabımız vardır." dedi.

Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama şu şekilde,

Oktay Öztürk'e Kısa Bir Cevap

Oktay Öztürk MHP Milletvekili ve halen Genel Başkan Yardımcısı.
Zat-ı Muhteremleri bu gün sabah havuz medyasının bir televizyon kanalında AKP iktidarına yalakalık tazeleme programına çıktı.

Çıkabilir kocaman vekil ve Genel Başkan yardımcısı.Konuşabilir,partisinin propagandasını yapabilir,Devletin ve Milletin bekasının ne kadar tehlikede (!) olduğundan dem vurabilir. Buna kimsenin bir diyeceği olmaz.Çünkü: yalakalıkta sınır tanımaz bir iklim yaşanıyor.
AKP ve Genel Başkan Tayyip Erdoğan'la ilgili dünkü politikaları ve söyledikleri ile bu günkü geldikleri durumu programcıya dahi izah edemedi.inandıramadı...

İşin bu tarafı da bizi fazla alakadar etmiyor doğrusu.

Öztürk işin izahında tıkanınca iflas etmiş tüccar gibi,edebi,geçmişte yaşanmış birliktelik hukukunu ve ahlaki değerlerin tümünü bir kenara iterek geçmişte beraber olduğu Ülkücülere saldırmakta buldu çareyi.
 

Neymiş efendim"1992 yılında MHP'den ayrılan Muhsin YAZICIOĞLU ve arkadaşlarını FETÖ TEŞVİK etmiş".

Oktay Efendi FETÖ cü arıyorsan yakalığına soyunduğunuz "Ne istedin de vermedik" diye feryat figan edenlere. Devleti o hainlere teslim edenlere bakacaksın.

Delil yok,bu saçma iddiaya inandırıcı en ufak bir belge yok.

Yani Oktay efendi "ortaya böyle adi,hiç bir dayanağı olmayan saçmalığı atmışsa, belgeye,delile ne gerek var"mı?

Demek istiyor?

Hayır Oktay Efendi bu işler o kadar ucuz değil.
 

İktidar ve Özellikle i.Melih Gökçek tarafından Referandum öncesi Şehit Muhsin Yazıcıoğlu'nu "FETÖ KATLETTİ "diye günlerce havuzun gazete ve televizyonlarında (Referandum istismarı için de olsa) diziler yayınlandığını,haber programları yapıldığını ne çabuk unuttunuz. Doğrusu bu kadar hafıza kaybı hayra alamet değil.

Şimdi sana çağrımız şudur :Hakk'a yürümüş,Senin gibi iftiracılara cevap verme imkanı kalmamış Şehit Muhsin Başka'na ve O'nun onurlu,haysiyetli,Şerefli ve bu kutlu davada her türlü bedeli Ödemiş dava arkadaşlarına attığın bu alçak iftirayı ispatlamak zorundasın.
Bu alçak ve şerefsiz iftira bizlerin hazmedeceği bir saldırı değildir.Bu ne demek Oktay Efendi ?
Bizi, Milletimizin silahı,uçağı,helikopteri,tankı ve topu ile Meclis'imizi ,halkımızı,Polisimizi,askerimizi kahpece şehit eden hainlerle aynı kefeye koymak senin ve kimsenin haddi değildir.

 

Bu alçak iftiraları ispatlamayan haysiyetsiz ve şerefsizdir.Başka şeyler söylemeye terbiyemiz elvermez.

Ayrıca hukuk önünde de görülecek hesabımız vardır.

Gelelim MHP'den ayrılma meselesine.

Bu ayrılma konusunu sizlerde çok iyi bilirsiniz de gerçekleri konuşmak iftiracıların işine gelmez.Yoksa ayrılma konusu en ince noktasına kadar kamuoyu tarafından da bilinmektedir.

Biz yeniden bu dosyayı açmanın kimseye bir faydası olmayacağına inanıyoruz.Çünkü:O yaşanan olayların muhataplarının bir kısmı bu gün Rahmeti Rahman'a kavuştur Nur içinde yatsınlar.

O İnsanların ruhlarını incitmek istemeyiz.

Ancak hafızaları tazelemek bakımından bir konuyu hatırlatarak konuyu şimdilik kapatmak istiyorum.

Bilindiği gibi 1991 sorası PKK TEMSİLCİLERİNİN İÇİNDE BULUNDUĞU DYP-SHP-DEP KOALİSYONU KURULDU .O zamanki bizim partimiz MÇP ile kurulan hükümetin hiç alakası ilgisi yoktu.
 

Talimatı Beka'daki Bebek katili APO'dan alan bir DEP HÜMET ORTAĞI OLMUŞ,hatta Meclis insan Hakları Komisyonu onlara verilmişti.Bende O komisyonu üyesi idim. Ahmet Türk komisyon Başkanı,Sırrı Sakık sözcü, Komisyon Başkan Yardımcısı ise şimdi PKK'nın Avrupa sorumlusu olan Zübeyir Aydar .

Böyle bir hükümet kuruldu.
 

Ve hükümetin güven oyu alma konusunda hiç bir sıkıntısı yokken MÇP'NİN BU HÜKÜMETE GÜVEN OYU VERECEĞİ GENEL BAŞKAN TARAFINDAN AÇIKLANDI.Biz Dört kişi :Rahmetli Şehit Muhsin Başkan,Esat Bütün,Saffet Topaktaş ve Ben.vicdanızın sesini dinleyerek,teşkilatlarımızın da talepleri ile O PKK'LI hükümete güvenoyu vermedik.MÇP'NiN diğer 15 MİLLETVEKİLİ Hükümete güven oyu verdi.Ama konu kapanmadı ve partinin iç meselesi haline getirildi.
 

Konu çok tartışıldı ve çok ciddi olaylar yaşandı.Netice malum olduğu üzere ayrılmaya kadar gitti.
Sonrası malum BBP'NİN KURULUŞU VS.

Tekrar ifade etmek istediğim mevzuu şu ki o süreç doğrusu ile yanlışı ile tartışmaya açık.Lakin bunun bir faydası yok. Yoksa pandora kutusu bir kere açılırsa iftiracılara,yalakalara ve siyasi oportünistlere söyleyecek çok sözümüz var.
 

Son söz: Oktay Öztürk'ten cevap bekliyorum.

Öte yandan Eski Kahramanmaraş BBP Milletvekili Ökkeş Şendiller BBP'ninn nasıl kurulduğunu şu şekilde açıklamıştı.

"Muhsin Yazıcıoğlu ve dava arkadaşları, her adımını istişare ederek atmış ve hiçbir zaman aklını, iradesini ve onurunu başkalarına teslim eden "biatçı anlayışlara itibar etmemiştir." diyen Şendinler sözlerini şöyle sürdürdü; "Partinin kuruluş sürecinde 7 milletvekili arkadaşımız bankalardan araç kredisi kullanarak maddi problemi çözmüşlerdir. Bu meczupların yalanları defaatle suratlarına çarpılmış ve yargı önünde cezalar almışlardır. Ancak bu utanmazlarda iftira, yalan, şantaj başvurulacak tek yol olduğu için anlaşılıyor ki takip ettiğimiz yol yeterli olmuyor. Biz şehit liderimizle çıktığımız yolda tuzak kurmaya, iftira ve şantajlarla kahpelik yapmaya kalkanlara anladıkları dilden cevap vermeyi de bilenlerdeniz. Bunu en iyi bu iftiracı ve meczuplar bilirler." dedi.

Editör: TE Bilişim