Dervişoğlu açıklamasında "Daha bir ay önce, Papa’nın huzurunda el pençe poz verdiği Vatikan ziyaretinden dolayı, aklına imam değil, kardinal gelmesi de normaldir.. Anormal olan, sandık başlarına dikilebilsinler diye, bahsi geçen kardinalin militanlarına müşahid kartı dağıtılmasına sessiz kalan bu zatın, iktidar eteğinin altına saklanarak efelenmesidir.. Sonuç olarak hakkı da teslim edelim; Doğrudur, “Cahil sohbetini kelam, densiz gıybetini selam bilir”

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu'nun açıklamsı şu şekilde;

“Bu beylerin, ellerini ovuşturarak ‘hayalini kurdukları bazı ittifak senaryoları’, İYİ Parti’nin düşeceği bir tuzak değildir. Kendilerinin olmayabilir ama İYİ Parti’nin Cumhurbaşkanı adayı vardır, ‘Adı da Meral Akşener’dir.”

Bildiğiniz üzere, Ankara-Balgat’ta mukim, edep yoksunu bir Genel Başkan Yardımcısı, İYİ Parti’nin sayın Genel Başkanı’nın siyasi tespitleri üzerine, muhtemel ki internetin başına geçip “Google-lamış” ve özlü sözler sıraladığı bir açıklama yayınlamıştır.

Özlü sözler, kültürel zenginliğimizin bize emanetleridir, onlara itirazımız olamaz.

Ancak, muhterem Genel Başkanımız ile ilgili saygısızlıklarına, hak ettiği üslupla yanıt vermek, ertelenemez bir görevdir.

Semih Yalçın adlı bu zatın da belirttiği üzere, “Terbiye kavramının cinsiyeti yoktur.”

Türk Milliyetçileri’nin bağına destursuz çöktüklerinden, edilen her sözü, ‘destursuz bağa girmek’ olarak değerlendirmesi normaldir. Fıtratlarındaki ‘gel-git’ler kendi sorunlarıdır. Ancak, terbiyesine kefil olmadığımız gibi, terbiyesizliğinden de mesul olmadığımız bu zatın, İYİ Parti’nin sayın Genel Başkanı için, “fetö’nün ipine sarıldı” demek, haddi değildir. İYİ Parti’nin ipi, kendisini kuran Türk Milleti’nin elindedir. Kendileri ise iplerini, “Türk Milleti” diyemeyenlere teslim etmişlerdir.

CÜMBÜŞ İTTİFAKI ÖYLE Mİ!

Bu beylerin, ellerini ovuşturarak ‘hayalini kurdukları bazı ittifak senaryoları’, İYİ Parti’nin düşeceği bir tuzak değildir. Kendilerinin olmayabilir ama İYİ Parti’nin Cumhurbaşkanı adayı vardır, “Adı da Meral Akşener”dir.

Dolayısıyla, ‘Cümbüş’ diye bir ittifak da yoktur. Ortada tek bir ittifak vardır, o da “Cumhur değil, CUKKA İttifakıdır”

Bu gerçeğe rağmen, fıtratı gereği “Cümbüşü” makul gören bu zat, en azından İYİ Parti ve onun sayın Genel Başkanı hanımefendiden söz ederken, düştüğü çukurdan çıkmayı denemelidir.

“Eylemsiz Doçent” deyimi bir hakaret değil, aksine bir ‘Durum Tespitidir”

“Partisi var, delegelerin çoğunu kaybetmiş… Siyasette ama hiçbir iddiası yok… Ülke seçime gidiyor ama aday olmuyor…Seçim çalışması yapacak ama aday çıkarmıyor…” Bu anlamsız tabloyu özetleyebilecek daha sağlam bir deyim var ise, buyursun paylaşsınlar.

Ancak, sayın Genel Başkanımıza; ‘fetö muhipleri ittifakı’ önermek, ‘Darbe ittifakı’nı işaret etmek, ‘pensilvanya kardinalinin sözcüsü’ demek,

7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde, “fetö’nün haber ajansı üzerinden” fetö mensuplarına, ‘Müşahid Kartları’ dağıtanların haddi değildir.

Daha bir ay önce, Papa’nın huzurunda el pençe poz verdiği Vatikan ziyaretinden dolayı, aklına imam değil, kardinal gelmesi de normaldir..

Anormal olan, sandık başlarına dikilebilsinler diye, bahsi geçen kardinalin militanlarına müşahid kartı dağıtılmasına sessiz kalan bu zatın, iktidar eteğinin altına saklanarak efelenmesidir..

Sonuç olarak hakkı da teslim edelim;

Doğrudur, “Cahil sohbetini kelam, densiz gıybetini selam bilir”

Editör: TE Bilişim