Bangladeş'te Cemaat-i İslami liderlerinden Abdülkadir Molla idam edildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bangladeş Başbakanı Hasina'yı arayarak infazın engellenmesini istemişti; ancak Bangladeş yönetimi kimseyi dinlemeyerek idamı gerçekleştirdi. İdamdan sonra Türkiye'den kınama geldi.

Dışişleri Bakanlığı, Bangladeş'teki Cemaati İslami liderlerinden Abdul Kadir Molla'nın idam edilmesini şiddetle kınadıklarını duyurdu. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Cemaati İslami liderlerinden Abdul Kadir Mullah hakkında verilen idam cezası kararının, Sayın Başbakanımız dahil uluslararası alanda dile getirilen endişe ve telkinlere karşın infaz edilmesi büyük bir üzüntü ve infial yaratmıştır. Bu infazı şiddetle kınıyor ve merhuma Allah'tan rahmet diliyoruz."

"Türkiye bu üzücü sonucun ortaya çıkmaması için Sayın Cumhurbaşkanımızın Bangladeş Cumhurbaşkanı ve Başbakanına 2012 Aralık ayında gönderdikleri mektuplar da dahil, hem ikili temelde hem de uluslararası toplum nezdinde her türlü gayreti göstermiş ve her düzeyde gerekli girişimlerde bulunmuştur."

"Türkiye, geçmişin yaralarının bu yöntemlerle sarılamayacağı ve toplumsal uzlaşının bu yolla sağlanamayacağı görüşündedir. Cezanın infazının ve bu zihniyetle hareket edilmeye devam edilmesinin Bangladeş'te gerginliğin daha da tırmanmasına yol açmasından endişe etmekteyiz."

"Türkiye, her zaman yanında durmaya devam edeceği dost ve kardeş Bangladeş halkının bu kritik süreçlerden toplumsal barış içinde çıkmasını samimiyetle temenni etmektedir."

BOZDAĞ'DAN MENDERES BENZETMESİ

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da Abdülkadir Molla'nın idam edilmesine tepki göstererek, "Haksız, hukuksuz ve dayanaksız bir karar ile adalet, insan hakları ve hukuk ayaklar altına alınmıştır" dedi.

Bozdağ, "Haksız bir kararla idam edilen Abdülkadir Molla'ya Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine, sevenlerine ve kardeş Bangladeş halkına başsağlığı diliyorum. Abdülkadir Molla, haksız idam kararı verenler ve bu kararı infaz edenlerden çok çok uzun yaşayacaktır.

Tıpkı Türkiye'de merhum Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ı idam eden ve infazını gerçekleştirenler hayırla anılmadığı gibi Abdülkadir Molla hakkında da verilen haksız kararı alanlar, aldıranlar infaz edenler, infazı durdurma imkanı varken durdurmayanları da asla tarih hayırla anmayacaktır, yad etmeyecektir" dedi.

ÇAVUŞOĞLU: TARİHİ SİYASİ HATA

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu ise, Molla'nın idamının Bangladeş tarihine kara bir leke olarak geçtiğini, utançla hatırlanacak bir siyasi hata olduğunu belirterek, "Gerçekleşen infazı lanetle kınıyor, bu infazda payı olanların ellerinin kirlendiğini düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Abdülkadir Molla’nın idam cezasının infazının gerçekleştirilmesini "insanlığın ortak değer yargıları adına bir utanç tablosu" olarak nitelendirdi.

Dünyanın her yerinden insan hakları savunucularının son birkaç gündür yürüttüğü kampanyaların, sayıları milyonları bulan imzaların, Bangladeş halkının iradesinin bu insanlık dışı kararın durdurulması için gösterilen diplomatik çabaların hiçe sayıldığını belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Tarafsızlığı sorgulanan ve şüpheli görülen Bangladeş Ceza Mahkemesi 1970'li yıllara isnat edilen bir suç nedeniyle, delillerin zayıflığına rağmen 65 yaşındaki saygın cemaat lideri toplumda yaratacağı infiali de göze alarak infaz edilmiştir. Kendisine isnat edilen suçları reddeden Abdülkadir Molla, işlemediğini beyan ettiği suçlar nedeniyle Cumhurbaşkanından af dilemeyi de reddederek onurlu bir duruş sergilemiştir. 1971'de Pakistan'a karşı bağımsızlık savaşı sırasında savaş suçu işlediği gerekçesiyle idam cezası verilen davada kararın yeniden gözden geçirilmesi için Birleşmiş Milletler, İnsan Hakları İzleme Örgütü, insan hakları ve hukuk kurumları ile çeşitli diplomatik kanallardan uyarıda bulunulmuştur. Biz bu idamdan anlıyoruz ki, Bangladeş’te bugün insan hak ve hürriyetleri, insan hayatı, insan onuru, demokrasi ve hukukun üstünlüğü ucuz siyasi hesaplara kurban verilmiştir."

İdam cezasının medeni bir ceza yöntemi olarak kabul edilmediğini bildiren Çavuşoğlu, yargıdan kaynaklanan hatalar veya yalan beyanlar, gösterilen şahitler ve benzeri sebeplerle varılacak yanlış bir cezadan geriye dönüşün mümkün olmadığını belirtti. Hiçbir özür ve tazminatın bir canı geri getirmeyeceğini vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'de idam cezasının 2004'te tüm suçları kapsayacak şekilde kaldırıldığını hatırlattı.

Çavuşoğlu açıklamasında, "Abdülkadir Molla’nın idamı Bangladeş tarihine kara bir leke olarak geçmiş, utançla hatırlanacak bir siyasi hata olmuştur. Gerçekleşen infazı lanetle kınıyor, bu infazda payı olanların ellerinin kirlendiğini düşünüyoruz. Temennimiz odur ki bu yaşanan Bangladeş'teki son idam olur ve bu zorlu süreçten kardeş Bangladeş halkı zarar görmeden çıkar" ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim