Kurultay sürecini başından beri izleyen ve adaylar içerisinde Meral Akşener’i destekleyen biri olarak; fotoğrafın tümünü gösterebilmek adına bu yazıyı yazmak benim için bir zaruretti.
1 Kasım’dan sonra Genel Merkezin hiçbir şey olmamış gibi davranarak kulağının üzerine yatmasıyla birlikte MHP mensubu genel başkan adayları imza süreci başlatarak Olağanüstü Kongre’ye gitme iradesini ortaya koymuşlardır. Bu irade aslında MHP tabanı ve delegelerin baskısı üzerine başlamıştır. Bugün itibariyle gelinen sonuç da bu durumun göstergesidir. Beş aylık süre sonunda Genel Merkez direnmiş ancak delege ve taban vazgeçmemiştir. Vazgeçmeyeceğini de 15 mayısta Ankara’da göstermiştir.
Bütün adayların ortak paydası Genel Merkez yönetiminin değişmesidir. Bu 5 ay sonunda Meral Akşener adı delege ve tabanın gösterdiği iradeyle ön plana çıkmıştır. Bu saatten sonra bahanelerle bu gidişe engel olunması dürüstlükle bağdaşmaz. Tarih ve taban bunu affetmez. Bir toplantının nasıl yapılacağındaki bir aksaklık bahane edilerek çizdim oynamıyorum diyemezsiniz.
Bahaneleriniz şikayetleriniz olabilir. Aslan gibi arkadaşlarımız bir köşede itilmiş dururken dünün Devlet Bey yalakalarının yeni yapıda yer almak için nasıl taklalar attığını bizler de görüyoruz. Bir şey beklemeden emek veren insanların emeğinin pazarlanarak “hallettik efendim, o iş tamam efendim.” diyerek gerdan kıranları görüyoruz. Kara gözlüklü tiplerin sırtını Meral Hanıma dayayarak sağa sola emirler verdiğini ve hatta kendilerini Meral Akşener’in bilmem necisi olarak gösterip demeç verenleri de biliyoruz. Ancak bunlar büyük meseleyi ve fotoğrafı görmemizi ve bu iradeye olan desteğimizi engellememelidir. Burada büyük bir haksızlığa karşı hakkını aramanın kavgası varken bu problemleri şimdilik görmezden geliyoruz.
Bugünkü durumda bir kongre olduğunda üç aşağı beş yukarı Meral Akşener’in kazanacağı ortaya çıkmışken diğer adayların da genel merkezle aynı tavrı göstererek “ kim öle kim kala süreç uzasın Meral Akşener’in adaylığı bir şekilde engellenirse bize de gün doğar” tavrı içine girmeleri hiçbir hukuka sığmamaktadır.
Her şey milletin gözü önünde cereyan ediyor. Bugün itibariyle bütün adaylar önde olan adayın etrafında birleşmeli onu desteklemeli ya da adaylıktan çekilmelidir. Meral Akşener’in önde olduğunu kim söylüyor? diye bir soruyu elbette sorabilirsiniz. Görünen şeyler ispat gerektirmez ancak emin olmak istiyorsanız hemen değişim isteyen delegeyi toplayarak bir temayül yoklaması yaptırıp kimin önde çıktığını göreceksiniz.
Hangi adayı desteklerse desteklesin arkadaşlarımız bu teklifi adaylarına götürmeli sandık kurulmalı ve önde çıkan adayın etrafında birlik sağlanmalıdır. Devlet Bey’i destekleyen varsa o da bu tavrını açıkça belli etmelidir. Bu durum ortadayken genel merkez gibi işi zamana yayarak başka bir adayın diskalifiyesini beklemek bu harekete ihanettir.
Bir çok olumsuzluğu görmesine rağmen binlerce ülkücü bu hareketin başarılı olması için tehditlere aldırmadan makamlarını bıraktılar. Sürdürdüğünüz bu tavırla görevden alınan il ve ilçe teşkilatlarına ihanet edemezsiniz. Bu haklı mesele adaylar arasındaki bir kavgaya kurban edilemez. Eğer ipe un sermiyor ve de gizli bir “ o elensin bana kalsın” demiyorsanız, “o öyle dedi bu böyle dedi” senaryolarını bırakınız. Koyun sandığı ortaya , en fazla talep gören aday etrafında birleşin ya da adaylıktan çekilin. 
Eğer ki benim desteklediğim aday bunu kabul etmez ise ben bugün bu işi bırakırım. Diğer adayları destekleyen arkadaşlarımız da kendi adaylarına aynı teklifi yapmalıdır. Adayların bazısı ekarte edilsin ihraç edilsin meydan bana kalsın diye düşünürseniz biliniz ki hiçbir ülkücü sizi affetmez.
Samimi olun koyun yarın sandığı ortaya önde olanın etrafında birleşin. Aksi durumda Ben kazanamıyorsam Devlet Bey devam etsin dediğinizi duyar gibiyim .
bizim nazarımızda kazanamayacağını bilen genel merkezin kongreyi 2018 e uzatmasıyla ,adaylardan herhangi birinin kazanamam endişesiyle olağanüstü kongreyi sekteye uğratması bizim için aynıdır.
adaylara sırtını dayayıp gariban ülkücülere emir yağdıranları şimdilik kaydıyla yazmıyorum.
genel merkezin hastalıklı davranışlarının bu tarafta da devam ettiği yönünde gelen uyarıları biliyoruz, bunlara asla müsaade edilmez. Gündemdeki acil konular biraz erteliyor.

Yavuz Ceylan

Editör: TE Bilişim