Ordu’da yapılan arkeolojik kazılarda, Türkiye’de tahtında oturan ilk “Ana Tanrıça Kibele” heykelinin bulunduğu 2 bin 300 yıllık Kurul Kalesi’nde kazı çalışmaları tekrar başladı. Mülkiyet itibariyle Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nin ilk bilimsel arkeolojik kazısı olma unvanına sahip bulunan Kurul Kalesi’nde 8 yıldır süren kazılar bu yıl da başladı. Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt başkanlığında yine Gazi Üniversitesinden 15’i arkeolog olmak üzere yaklaşık 35 kişilik ekip tarafından sürdürülecek kazı çalışmaları 2 ay sonra sona erecek. “GÜN YÜZÜNE ÇIKACAK ESERLER BEKLİYORUZ” Kurul Kalesi Kazı Başkanı Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt, 2016 tarihinde “Ana Tanrıça Kibele” heykelinin bulunduğu bölgeden, arkeolojiye ve Anadolu kültürüne katkı sağlayacak yeni eserleri bulmak için ümitli olduklarını söyledi. Şenyurt, “Yaklaşık 35 kişilik personel ile 2018 yılı kazı çalışmalarını sürdürüyoruz. 2016 yılında Kurul Kalesi hem bölge arkeolojisine, hem de Anadolu arkeolojisine önemli bir katkı sağladı. Özellikle bu bölgeden beklemediğimiz, şimdiye kadar benzeri Doğu Karadeniz bölgesinden çıkmayan mermerden yapılmış bir kibele heykeli bulduk. O, hem bilim camiasında, hem de kamuoyunda büyük bir yankı getirdi. Ümit ediyoruz ki yine benzer şekilde arkeolojiye katkı sağlayacak, eski Anadolu kültürlerine katkı sağlayacak, bu Doğu Karadeniz’in bilinmezliği içerisinden tekrar günümüze çıkacak eserler bekliyoruz” dedi. “DOĞU KARADENİZ ARKEOLOJİSİNE ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLAMAYI ÜMİT EDİYORUZ” Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleri ile yürütülen kazı çalışmalarında katkı sağlayan ve desteklerini esirgemeyen Ordu Valisi Seddar Yavuz ile Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz’a da teşekkürlerini ileten Şenyurt, Kurul Kalesi’nde el birliği içerisinde güzel bir kazı çalışması yaptıklarını kaydederek, “Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden gelen öğrencilerimiz ve arkeolog arkadaşlarımız ile Doğu Karadeniz arkeolojisine önemli katkılar sağlamayı ümit ediyoruz” şeklinde konuştu. Bölgenin, şimdiye kadar arkeolojik potansiyel olarak zayıf göründüğünü ancak Kurul Kalesi sayesinde bu düşüncenin ortadan kalktığını da ifade eden Şenyurt, “Özellikle bitki örtüsünün altında kalmış birçok tarihi zenginliklerimizin mevcut olduğunu kazılar ispatlıyor” ifadelerini kullandı. "BİZİM DE BEKLEDİĞİMİZ SÜRPRİZLER VAR"Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi ve aynı zamanda 2010 yılından itibaren de Kurul Kalesi kazı ekibinin üyesi olan Dr. Atakan Akçay ise, “Kurul Kalesi özellikle 2010 yılında başlamasına rağmen 2016 yılında açığa çıkarttığımız mermer kibele heykelinden sonra hem ulusal, hem de uluslar arası anlamda arkeoloji camiasının ve kamuoyunun oldukça dikkatini çeken bir kazı alanı. Hala devam edecek kazılar ile birlikte bizim de beklediğimiz sürprizler var. Hem Karadeniz’i, hem de Anadolu arkeolojisi için oldukça güzel sonuçlar ortaya koyuyor” şeklinde konuştu. (İHA)