Şunu artık anlayalım. Bu siyasi partinin İktidar olma gibi bir derdi yok. Bir şekilde sisteme hizmet ediyor ve belli bir sermaye tarafından kontrol ediliyor.
Gündeme göre şekil alıyor ve Türk Milliyetçisi olarak kendisini tanımlandıran insanları kontrol altında tutuyor. Görevi bu.
"Cumhurbaşkanı adayı olacak mısınız ?" Sorusuna "Biz haddimizi biliriz." Cevabıyla, yaşadığımız süreçte hukuki kurumlardan aldığı destekle yapının muhafaza edilmesinin sağlanması bunu ispatlıyor.
Meral Akşenere ne dediler ?
"Paralelin adayı"
Oysa Meral Akşener "Wikileaks" belgelerine göre "Tehlikeli bir Türk Milliyetçisi" şeklinde tanımlanıyor.
Ama o zat ve yakın çevresi "Uyumlu, aristokrat" şeklinde tarif ediliyor.
İnanmayanlar Wikileaks belgelerinin orjinallerini internet üzerinden temin edip- çeviri yaparak göreceklerdir.
Kısacası bunlar "Tatlı Su Milliyetçileri".
Bağırırlar, çağırırlar, nutuk atarlar, Servet Avcının dediği gibi bir son sözden bahsederler; ama icraata geldiğinde hiçbir şey yapamazlar.
Çünkü Sistemin bunlara verdiği görevin sınırını aşma yetkisi yoktur.
Artık uyanmak lazım. Ezberlerden, tabulardan kurtulmak lazım.
Yukarıda dönen başka şeyler var. Aşağıda ise kendisini kandıran, oyalanan ve kontrol altında tutulan geniş bir taban var.
Bu taban dönemin şartlarına göre sağa sola taşınır. Bu sayede sistem içerisinde görev i'fa edilir.
İnsanlar Kongrelerde Amerikan Askerleri için bestelenmiş bir eserle, şehidlere saygı duruşu yaptığının farkında bile değildir.
Keza Amerikanın Türkiye'de konumlandırdığı hiçbir stratejiye itiraz ettiklerini göremezsiniz. "Hadlerini bilirler."
15-16 Yaşlarındaki genç çocukları adeta Putlaştırdıkları bir adamın önüne kıyama dikerler. Kıyama diktikleri vakitler namaz vakitleridir.
Namazla-niyazla alakası olmayan belli aristokrat-akademisyenlerin peşlerinde "Dava, Dava" diye slogan atan , başkalarının gerçeklerini kendisine ticari ve siyasi rant haline getiren iç sistem ve propaganda mevcuttur.
Kontrgerilla ve AntiKomunist döneme ait propaganda yöntemleriyle sürekli "Hain, ajan, istihbaratçı" üretirken, asıl ajanlar yukarıda cirit atarlar.
Şimdi ben bu kadar somut gördüklerimden sonra bu amerikan modeli trene biner, amerikan düdüğü çalar mıyım ?
Kurumsal Kimlikler ve İdeolojik tanımlar dogma değildir. Beşeri olan herşey sorgulanabilir, red edilmeside mümkündür.
Varlığından bugüne kendi kesimine "Bizden değilsiniz" yakıştırması yapan daha somut ifadeyle- Ülkücüye "Ülkücülük" satarken, Ülkücüyü "Ülkücülükten" atmakla veya Ülkücü olmamakla itham etmekle/ tehdit eden, ahlaki anlamda büyük bir yozlaşma, bozulma haline getirilmiş bir kuramda- etkenin edilgeni olmak neden kaderimiz olsun ? Emre Çakir
