Çin hükümetinin yayımladığı veriler zulmün boyutunu gözler önüne serdi. Kendi verileriyle kendini ele veren Çin'in uzun hapis cezasına çarptırdığı kişi sayısında ciddi artış yaşandı. Verilere göre, 2014'te 21 bin kişi hapis cezasına çarptırılmışken bu sayı 2018'e gelindiğinde 6 katına çıktı. Ayrıca Çin, 2018'den beri hapishane verilerini yayımlamıyor.

Çin'in Doğu Türkistan'daki Uygur Türkleri üzerinde uyguladığı insanlık dışı politikalar, zulmü gün geçtikçe daha da net bir şekilde ortaya çıkarıyor. Çin'in ısrarla reddettiği fakat birçok ülkenin soykırım olarak tanıdığı ve kınadığı politikalar bu kez de Çin'in kendi paylaştığı verilerle ortaya çıktı.

HAPİS CEZALARINDA CİDDİ ARTIŞ

Independent Türkçe'nin aktardığı habere göre, Çin hükümetinin verileri, Pekin'in bölgedeki Müslüman Uygurlara yönelik baskılarını başlattığı 2014'ten bu yana Doğu Türkistan'daki uzun hapis cezalarına çarptırıldığı bildirilen kişi sayısında ciddi bir artış olduğunu gösterdi.

CNN'in haberine göre, gözaltı sisteminin yanı sıra yürütülen ayrı bir program kapsamında uzun hapis cezaları verildi. Program kapsamında iddia edilen terörizm, ayrılıkçılık ve etnik nefreti kışkırtma gibi suçlar için çok uzun hapis cezalarına karar verildi.

Fakat kayıtlar hapis cezasına çarptırılanların işlediği suçları göstermiyor. Hüküm giyenlerin etnik ve dini profilini de açıklamıyor. Yayın kuruluşu, programın hâlâ yürürlükte olup olmadığını bağımsız olarak teyit edemediklerini de kesin bir şekilde belirtti.

UYGURLAR 'GİZLİLİKLE ÖRTÜLÜ DEVASA BİR TOPLAMA KAMPINDA'

Çin, Müslüman Uygurları bir BM panelinin deyimiyle "gizlilikle örtülü devasa bir toplama kampında" gözaltında tutması nedeniyle birçok kesim tarafından kınanıyor. Doğu Türkistan bölgesinde bir milyondan fazla Uygur'un, eskiden gözaltında tutulanların gardiyanlara ve yetkililere sistematik tecavüz ve cinsel şiddet suçlaması yönelttiği kamplara yerleştirildiği bildiriliyor.

Ülke, tesisleri gönüllü "mesleki eğitim merkezleri" diye adlandırıp aynı zamanda terörle mücadele çabalarının gerekli bir parçası olarak göstererek bölgedeki tesisler ağını defalarca kez savundu.

6 KAT ARTIŞ

CNN'nin haberine göre, 2014'te Doğu Türkistan'da yaklaşık 21 bin kişi hapis cezasına çarptırılmıştı. 2018 itibariyleyse bu sayı 6 kat artarak 133 bin 200'e ulaştı. Çin , 2018'den beri hapishane verilerini yayımlamıyor.

Habere göre 2016'da tutuklananların sadece yüzde 27'si 5 yıldan uzun hapis cezasına çarptırılırken bu oran 2017'de yüzde 87'ye yükselmiş.

"RAKAMLARLA OYNUYORLAR"

Çin'i rakamlarla oynamakla suçlayan İnsan hakları İzleme Örgütü Çin araştırmacısı Maya Wang "(Çin hükümet yetkililerinin) özellikle de daha siyasallaşmış ortamlarda rakamları saklama ve rakamlarla oynama yönünde bir uygulaması olduğunu düşünüyorum. Neler döndüğü bir nevi ortada" dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, şubatta da yine benzer bir rapor yayımlamıştı. Rapora göre Doğu Türkistan'da Uygurlara ve diğer Müslümanlara yönelik uzun hapis cezalarıyla beraber "temelsiz hapis cezalarında" hızlı bir artış yaşandı.

İnsan hakları kuruluşu, 2016 ve 2018 arasındaki yaklaşık 60 ceza davasını analiz ederek "birçok kişinin gerçek bir suç işlemeden hüküm giydiği ve hapse atıldığı" sonucuna vardı.

HAPİSHANE ALTYAPISI GENİŞLETİLMİŞTİ

Sincan Uygur Özerk Bölgesi Başkanı Şohrat Zakir 2019'da bu kamplarda tutulan herkesin artık "mezun olduğunu" söylese de, Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI) tarafından yayımlanan bir raporda yer alan uydu görüntüleri hapishane altyapısının genişletildiğini göstermişti.

2020'de yayımlanan raporda, neredeyse yarısı yüksek güvenlikli olan bazı mevcut tesislerin genişletildiği de öne sürülmüştü.

Düşünce kuruluşuna göre bu durum, "düşük güvenlikli 'yeniden eğitim merkezlerinden' daha yüksek güvenlikli hapishane tarzı tesislere doğru bir geçişe" işaret ediyor olabilir.

Washington DC'deki düşünce kuruluşu Newlines Strateji ve Politika Enstitüsü'nün ayrı bir raporunda, Mayıs 2013'ten itibaren bölgedeki önemli geliştirmeler incelenerek Sincan bölgesinde inşa edilen toplama kamplarında yaklaşık bir ila iki milyon kişinin gözaltında tutulduğu sonucuna varıldı. 2017'den bu yanaysa bölgede 380'den fazla yeni inşa edilmiş ya da kayda değer ölçüde genişletilmiş gözaltı alanı olduğu belirtildi.

Editör: TE Bilişim