Bugün Türk Ekonomisinin lokomotifi sayılan ilk 500 sanayi kuruluşuna dair 2019 yılı verileri yayınlandı.

* En büyük 500 sanayi kuruluşumuzun 2002 yılında toplam kaynaklarının %40'ı kredi, %60'ı ise öz kaynaklardan oluşuyormuş. En büyük 500 kuruluşumuzun 2019 yılı itibariyle öz kaynakları %60'dan %31,6'ya düşmüş ve kredi borçları ise %68,4'e çıkmış. (Bu oran dünya ortalamasının bile üstündedir.)

* 2019 yılında en büyük 500 kuruluşumuzun toplam ihracatı 73 milyar $ olmuş. Alman şirketi Wolksvagen'ın ise tek başına yıllık ihracatının 238 milyar $ olduğunu bu vesileyle hatırlatmamız gerekiyor.

* Türkiye'nin en büyük 500 sanayi şirketinin toplam satışları sadece 176 milyar $ (1 trilyon TL), toplam faaliyet kârı 92 milyar TL (16,2 milyar $) ve ödeyecekleri yaklaşık vergi ise 3 milyar $ (18 milyar TL) olmuş. (Sadece sigara ve alkol tüketicileri ise bu miktarın tam 5 katı dolaylı vergi ödüyorlar.)

Görüldüğü üzere ortada "komisyonculuk ekonomisi" dışında Türk sanayi ve hatta Türk ekonomisi diye bir şey bile yok... Senelerdir bildiğiniz tek şey; sadece "kamu kaynakları" üzerine çöreklenmektir... Bize dünya çapında ürettiğiniz bir marka gösterin, hep birlikte susalım.

Maalesef ki, YANAŞMA DÜZENİNİN akıl, bilim, hukuk ve demokrasi dışı; tüketim, rant, sömürü ve yandaşlığa dayalı siyasi mekanizmaları işlemeye devam ediyor...

Aksini iddia eden varsa yandaş TV'lerinizde, en iyi uzmanlarınız önünde dediklerimizi ispat etmeye hazırız...

Ne gam Ayasofya'yı ibadete açtık ya, gerisini boş verin gitsin...