Burası Türkiye mi?
Türkiye isminin ilk dört harfi “Türk” mü?
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir” demiş mi kurucu irade?
Türkiye tahıllarda ve yağlı tohumlarda ithalatçı mı?
Örneğin 2019 yılında Türkiye yaklaşık 9,8 milyon ton buğday ithal etmiş mi?
Evet…
Şimdi sadede gelelim.
Türkiye’nin özellikle tohum ve damızlık konularında görevli ve yetkin bir kurumu var. TİGEM, yani Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü, (eski ismiyle DÜÇ). Burada çalışan bir Ziraat Yüksek Mühendisinin (Ali Koç), TİGEM adına 12 yıl boyunca sürdürdüğü ıslah çalışmaları sonucu 7 buğday çeşidi yine TİGEM adına 2019 yılında tescil ettiriliyor. Bunlardan iki çeşit bisküvilik buğday ki Türkiye’de ıslah edilen ilk çeşitler. Yani daha önce bisküvilik çeşit hiç ıslah edilememiş dolayısıyla ihtiyaç tamamen ithal tohumlukla karşılanmış.
Dünyanın her yerinde olduğu gibi ıslah edilen her çeşide bir isim veriliyor. Burada da aynısı olmuş, çeşitler isimlendirilmiş.
Peçenek, Karakalpak, Başkurt, Bilden, Kıpçak, Somuncuoğlu (bisküvilik) ve Ahıska (bisküvilik)…
Buraya kadar bir sorun yok.
Aniden bir şeyler oluyor. Hem de “korona” belasıyla gıdanın önemi daha iyi anlaşılmaya başlanmışken, hem de gıdanın anasının tohum ve damızlık olduğu görülmüşken, hem de özellikle de medeni(!) ülkelerin birbirinin maskesine bile el koyduğu ortamda yerliliğin ve milliliğin önemi beyinlere mıh misali çakılmışken, bir şeyler oluyor.
Tescil edilmiş olan bu çeşitlerin koruma altına alınması gerekirken tohumların isim değişikliği için Bakanlığa müracaatta bulunuluyor.
Bu isimlere karşı çıkan her kim veya kimler ise onlara sormak lazım.
Şimdiye kadar kendi çabanızla geliştirdiniz çeşit var mı?
Var ise ne isim verdiniz?
İkinci soru, bu isimlerden neden rahatsızlık duydunuz?
Karakalpak… Bir Türk boyu, benim boyum. Bir Karakalpak Türkü olarak bilmek istiyorum.
Peçenek… Asya'da, Güneydoğu Avrupa ve Balkanlarda bir Türk kavmi…
Başkurt… Rusya'daki Başkurdistan Federe Cumhuriyeti'nde yaşayan Türk halkı…
Kıpçak… Hazar ve Karadeniz’in kuzeyinde, Mısır’da ve Suriye’de bir Türk boyu…
Ahıska… Tarihteki en acı sürgünlerden birisinin yaşandığı, kadim bir Türk Halkının yaşadığı şimdi Gürcistan sınırları içinde bulunan bir yer adı…
Tohumun önemini-emeğini-değerini en iyi araştırmacı bilim adamları bilir. Bakın Selçuk Üniversitesi’nden Prof. Dr. S. Ahmet Bağcı ne demiş? “Tohumda yerli ve milli bir atak, seferberlik başlatılmışken yerli tohum isimlerinin değiştirilmemesi gerekir.”
Sayın Bakandan ve Bakanlıktan tohumların isimlerinin değiştirilmesi talebinin reddi ve 5042 sayılı “Yeni Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı Haklarının Korunmasına İlişkin Kanun” gereği çeşitlerin mevcut haliyle koruma altına alınması beklenmektedir.
Es-selam olsun, ves-selam olsun, has-kelam olsun yerliliği ve milliliği pratiğe dönüştürenlere.
