Akıllı ilaçların hücre yollarını kapatarak kanser hücrelerinin kendiliğinden ölmesine sebep olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yücel, “Kanser tedavisi klasik olarak cerrahi tedavi, kemoterapi, radyo terapi, hormon tedavisi gibi alt gruplara ayrılıyor. Hastasına göre bu tedavilerden biri ya da birkaçı kombine olarak kullanılabiliyor. Kemoterapi, kanser hücresini öldürmeye yöneliktir. Biz kemoterapi verdiğimiz zaman istenmeyen kanser hücrelerinin yok edilmesinin hedefleriz. Bunlar hücreyi öldüren özelliğe sahiptir. Kimisi hücrenin DNA’sını parçalayarak kimi metabolizmasını bozarak bu etkiyi gösteriyor. Son zamanlarda akıllı ilaç denilen uygulamalar hücre öldürücü değildir. Hücrenin biyolojisine yönelik hareket ediyor. Mesela bir hücrenin varlığını sürdürebilmesi için birçok fonksiyonu yerine getirebilmesi lazım. Hücre içerisinde sinyal yolakları vardır. Hücre zarından başlayıp çekirdeğe kadar ulaşan bir takım sinyal yolakları vardır. Bu sinyal yolakları hücrenin yaşamasını, bölünmesini ve çoğalmasını sağlar. Kanser hücresinde de anormal bölünme ve çoğalma olduğunu zaten biliyoruz. O halde biz bu yolakları eğer bloke edersek hücre çoğalmasını durdurabilir miyiz? Bunlar keşfedildi. Bu sinyal yolaklarını bloke eden bir takım ilaçlar keşfedildi. Akıllı ilacın mekanizması hücre öldürücü olmayıp yani hücrenin elektriğini kesiyor, suyunu kesiyor gibi örnek verebiliriz. Bu şekilde hücre fonksiyonlarını yerine getiremiyor ve hücre kendi kendini ölüme götürüyor olmasıdır” dedi.

TÜMÖRÜ TAMAMEN YOK EDİYOR

Bazı hastalarda akıllı ilaç kullanımının ardından kanserin tamamen yok olduğunu gördüklerini anlatan Yücel, kullanım alanı giderek genişleyen akıllı ilaçlar hakkında şu bilgileri verdi:

“Kemoterapi ile akıllı ilaç kullanımında aralarındaki en önemli fark yetki mekanizmasıdır. Kemoterapi yüzey öldürücü, akıllı ilaç ise hücrenin biyolojisini bozuyor. Meme kanserinde ve yumurtalık kanserinde melanom dediğimiz agresif bir cilt kanserinde kullanıyor. Akıllı ilaçların kullanım alanı giderek genişliyor. Eskiden tedavisi çok zor olan kanserlerde akıllı ilaçların sayesinde daha başarılı sonuçlara imza atıyoruz. Yani hastalar daha uzun yaşıyorlar diyebiliriz. Yaygın metastaz yapmış kanser türlerinde bir kere yaşam süresini uzatıyor. Tam cevap dediğimiz tümörün tamamen ortadan kalkmasını da sağlayabiliyor. Ama sonunda hastalık tekrardan nüksedebiliyor. Akıllı ilaçlar her hastaya verilebilen ilaçlar değildir. Ona uygun hasta olması lazımdır. Akıllı ilaç kullanımı kanserde çığır açtı ama ‘akıllı ilaç çıktı kanser bitti’ diye bir şey henüz maalesef diyemiyoruz”

BİRÇOK KANSER TÜRÜNDE DENENİYOR

Kemoterapinin yorucu ve sancılı sürecinin akıllı ilaç kullanımında görülmediğini bildiren Prof. Dr. Yücel, bu yüzden akıllı ilaç kullanımının kemoterapiye göre kullanımının daha kolay olduğunu vurguladı.

Yücel şöyle devam etti:

“Ülkemizde akıllı ilaçların bazılarının ruhsatı ve geri ödemesi vardır. Bazılarının ruhsatı var, geri ödemesi yoktur. En çok kullanıldığı yerler meme kanseri, yumurtalık kanseri gibi hastalıklarda kullanılıyor. Akıllı ilaçların aslında kullanma alanları çok geniştir. Çeşitli kanserlerde deneniyor. Hücre biyolojisine yönelik, hücre biyolojisini bozarak tedavi eden ilaçlardır. Çok pahalı ilaçlardır çünkü ileri teknoloji ile elde ediliyor. Çok pahalı olduğu içinde sağlık otoritesi ruhsat verse bile geri ödemesinde sıkıntılar yaşanabiliyor. Bu olaylar umarım zaman içerisinde çözülecektir.

Kemoterapi çok zor bir süreçtir. Hastayı bayağı hırpalayan bir süreçtir. Akıllı ilaçların da yan etkileri var. Onlar da o kadar masum ilaçlar değiller ama kemoterapiye göre daha kolay kullanılabilirdir. Bunların çoğu tabletle ağızdan alınabilir ilaçlardır. O nedenle çok ciddi şekilde hasta muhafaza edilebiliyor. Kemoterapide alınan cevaba bağlı olarak hastanın toleransına göre kemoterapi yaparsınız ama belki hasta bunu kaldıramaz ve bırakmak zorunda kalabilirsiniz. Hastalığın seyrine göre süre uzayabilir, kısalabilir. Uzun programlar ve kısa programlar vardır. Hangi hastaya ne kadar kemoterapi uygulanacağı hasta ve hastalığa göre değişir. Akıllı ilacın yan etkileri olarak cilt dökümü, el ve ayaklarda yanma ve kavrulma, deri kalkması, tiroit fonksiyonları bozulması gibi olayları söyleyebiliriz. Bunlar tolere edilebilen, yönetilebilen yan etkilerdir. Bu yüzden kemoterapiye göre akıllı ilaç kullanımı daha kolaydır.

Akıllı ilaçlar, kemoterapinin yerine kullanılacak ilaçlar değildir. Kendi gelenekleri içerisinde, kendi özellikleri içerisinde kullanılan ilaçlardır. Kemoterapiyle kombine de edilebilir. Tek başına da kullanılabilir. Yani zannedilmesin ki akıllı ilaçlar çıktı, kemoterapini pabucu dama atıldı. Böyle bir şey düşünmemek lazım. Bugün için hala kanserde en çok kullanılan tedavi yöntemi hali hazırda kemoterapidir.”

Editör: Yadigar Hanım