~~Göktürk Ömer Çakır

Bu Yeni Osmanlıcılar bilmez; bu günleri anca bizim gibi Osmanlılar hatırlar: Bugün, Budin'in, en uzak serhadlerimizden birinin kaybının 328. yıl dönümü. Biz bu uzak memleketleri balkon konuşmalarında siyâset mezesi yapmayız, onların hâtırâlarını mesela bir Yahya Kemal şiirindeki
"Üsküp ki Yıldırım Bayezid Han diyârıdır
Evlâd-ı Fâtihân'a onun yâdigârıdır"
mısrâlarından yükselen tahassürle taa içimizde hissederiz. Bizim hissettiğimizi eski Osmanlılar da hissedip nice türküler yakmışlardır kayıplarımız için. 19. asrın sonlarında Tuna'daki son topraklarımızdan Ada Kale'den geçen Dr. Kunuş, buradaki gençlerden birinin ağzından hazin bir türkü döküldüğünü duymuş. Budin'in kaybının acısını hâlâ içinde duyan ve muhtemelen o şehit torunlarından biri olan gencin dilindeki türkü, asker şâir Gâzi Âşık Hasan'ın "Nazlı Budin"idir. Belli ki hudutlarda sürekli el değiştiren veya tehditlere açık olan serhat boylarını Türk irfânı "nazlı" olarak vasıflandırmış:
Ötme bülbül ötme, yaz bahar oldu,
Bülbülün figanı bağrımı deldi,
Gül alıp satmanın zamanı geldi,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i .
Çeşmelerde abdest alınmaz oldu,
Camilerde namaz kılınmaz oldu,
Mamur olan yerler hep harap oldu,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i .
Budin’in içinde uzun çarşısı,
Orta yerinde Sultan Ahmet Camisi,
Kâbe suretine benzer yapısı,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i .
Budin’in içinde serdar kızıyım,
Anamın, babamın iki gözüyüm,
Kafeste besli kınalı kuzuyum,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i .
Cephane tutuştu, aklımız şaştı,
Selâtin camiler yandı, tutuştu,
Hep sabi sıbyanlar ateşe düştü,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i.
Serhatlar içinde Budin’dir başı,
Kan ile yoğrulmuş toprağı taşı,
Çerkez Alemdar şehitler başı
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i.
Kıble tarafından üç top atıldı,
Perşembe günüydü, güneş tutuldu,
Cuma günü idi, Budin alındı,
Aldı Nemçe bizim nazlı Budin’i.

 


Not: Bazı yazmalarda nakarat kısmı, "Geldi küffâr aldı nazlı Budimi" ve ayrıca üçüncü kıtanın ikinci mısraı "Orta yerde Sultan Selim Camisi" şeklindedir. Birkaç farklılıkla beraber bazen şu kıtalar da okunuyormuş:


Sabah namazında hep göründüler
Yetişin imdada ağalar, beyler
Öğlen namazında analar ağlar
Geldi küffâr aldı nazlı Budimi
Akşam namazında doğdu bir yıldız
Deftere alındı on iki bin kız
Küffâr bırakmadı ne namus ne ırz
Geldi küffâr, aldı nazlı Budimi.
Alaman dağından bir duman bürüdü
Başı şapkalılar nice yürüdü
Deli dal kılıçlı Boşnak var idi
Geldi küffâr, aldı nazlı Budimi.


Mesela 1938'de Antalya'dan bir derlemede türkü şu şekilde söylenirken kaydedilmiş. Budin nere Antalya nere, değil mi? Değil işte:

Karpat dağından doğdu bir yıldız
Deftere yazıldık on iki bin kız
Duyun kardeşlerim gitti ırzımız
Geldi Nemçe aldı güzel Budini
Üç kız idik bir derede tuttular
Sacımızdan bilekceler yaptılar
Esir deyü şol kâfire sattılar
Geldi Nemçe aldı güzel Budini
Sabah olur kilisesine götürür
Türlü türlü putlarını öptürür
Akşam olur karşısına çıkarır
Geldi Nemçe aldı güzel Budini
Budinin içinde müftü kızıyım
Anamın babamın iki gözüyüm
Altın kafeslerde besli kuzuyum
Geldi Nemçe aldı güzel Budini
Sabah namazında indim varoşa
Ne mutlular olsun kurtulan başa
Yaşa binler Genç Ali Paşa
Ali Paşa bizi ilden alasın
Türk erinde gayret çoktur bilesin.
Bu şekilde anonimleşen pek çok Budin türküsü var. İleride hangi türküleri yakarız bilinmez...

Editör: TE Bilişim